Bugün Merkür burç değiştiriyor. Uzun zamandır dolaştığı Yay burcundan çıkıp Oğlak burcuna giriyor.
Akıl, iletişim ve iletişim araçlarını sembolize eden Merkür’ün Oılak burcunda dolaşmaya başlamasıyla birlikte düşünceler en yüksek zirveye yönelir. Hedef zirvedir ve buraya oluşmak için planlar, projeler yapılır. Şimdi dikkatin zirveye yöneldiği zaman. Acele etmeden uygulanacak kararlar başarıya ulaşacaktır. Çünkü gökyüzünün konumu yeterince sakin, dikkatli, yavaş fakat kararlı davranılacağını işaret ediyor.
Benzerin benzerle tedavisi
Homoepati, alternatif tedavi yönteminde ‘Benzerin benzerle tedavisi’ anlamına geliyor. Daha açık bir tanımlama yapmak gerekirse, şöyle örnekleyebiliriz;
Yılan sokması sonucu zehirlenmiş olan kişinin yine yılan zehiri ile tedavi edilmesi. Bunun son günlerdeki en tipik uygulaması sarılıkla ilgili tedavi biçimi. Bir karaciğer hastalığı olan sarılığın tedavisinde yapılan hepatit B aşısı, aslında sarılık mikrobunu şırınga etmekten ibaret. Kişi Hepatit B aşısı olarak vücuduna zerkedilen sarılık mikrobuyla tanışıyor ve vücut bununla başa çıkmayı öğreniyor. Böylece, daha sonra kendisine hastalık bulaşmış olsa bile, vücut bu mikrobu tanıdığı için direnci yükselmiş oluyor ve sonuçta kişi hasta olmuyor. Hatta, kişi hasta olmuş olsa bile, bir tek tedavi yöntemi var. O da, yine bu aşıyı yapmak. Böylece benzeri, benzerle etkileyip etkisiz hale getirmek. Ya da diğer bir tanımla ‘Etkilemek’
Şimdi, tıpkı bu örnekte olduğu gibi aynı prensibi kullanarak yapılan büyücülük uygulamaları diğer tanımıyla ‘Sihir’ neredeyse insanlık tarihi kadar eski bir yöntem. (Kimbilir, belki de bilimadamlarına ışık tutan en önemli unsur, bu büyücülük yöntemleridir)
Sanırım Frazer da ‘İlkellerin!’ kullandığı bu yöntemle, ‘Homoepatist’lerin yöntemi arasındaki benzerliğin farkına vardığı için, ‘Homeopatik Sihir’ adını vermiştir.
Nedir bu homoepatik sihir ve neleri içine alır? Şeklindeki bir soruya en iyi örnek ‘Yağmur yağdırmak’ için yapılan işlemlerdir.
Kuraklık döneminde ilk yağmur yağdırmak niyetiyle yapılan çalışmalar arasında, suların tıpkı yağmur izlenimi uyandıracak biçimindeki uygulamasıyla karşılaşıyoruz. Daha sonra bu uygulamalar biçim değişitirip din adamlarına baş vurmak ya da evliyalara adaklar adamak biçimine dönüşmüş.
Tarım yapan kabilelerde, geceleyin tarlalara çıkıp toprağın üzerinde çiftleşmek, mahsülün bol ve bereketli olması için yapılan bir çeşit ayindir.
Avcılar ise, ava çıkarken bir çok kuralı yerine getirmenin dışında korunmaya yönelik ilginç önlemler alırlar. Örneğin, kendileri ava gittikleri zaman çocuklarının kumsalda kumun ya da toprağın üzerine şekiller çizip resimler yapmasını yasaklarlar. Taa ki, avdan dönünceye kadar... Çünkü, sık ormanlardaki patikalar bu resimlerdeki çizgiler kadar karışabilir ve avcının peşinde olduğu avın yolunu şaşırmasına neden olabilir.
Ve, bütün bunlar, bir olay ya da nesneyi benzeriyle etkilemenin mümkün olduğu fikrini ortaya çıkarıyor. Frazer’e göre, kutsal kitabın canlı şeylerin resminin yapılmasını yasaklamasındaki neden, plastik sanata olan düşmanca duygular olmayıp dinin yasakladığı sihir aracını ortadan kaldırmaktan ibaret.