Eşiniz, sevdiğiniz, kardeşleriniz, ebeveynleriniz, iş arkadaşlarınız, patronlarınız ve ilişkide bulunduğunuz kim varsa hemen herkesle aranızdaki astrolojik bir bağ olduğunu biliyor muydunuz?
Sevdikleriniz ve sevmedikleriniz gökyüzünün muazzam tasarımı içinde yer alıyor.
İlişkilerin astrolojik boyutuna girdiğimiz zaman şaşırtıcı bir tabloyla karşılaşıyorsunuz ve sonra aranızdaki sürtüşmelerin neden çıktığını, sizi birbirinize çeken şeyin ne olduğunu, hangi alanlarda anlaştığınızı ve hangi konularda neden anlaşamadığınızı böylece anlamaya başlıyorsunuz.
İkili ilişkilerde kadın ve erkeğin haritası üst üste getirilerek yapılan bu incelemeye astroloji dilinde sinastri, uyumluluk haritası deniliyor.
Kadının doğum haritasındaki Mars ve Güneş erkeği sembolize ediyor. Erkeğin haritasında ise, Venüs ve Ay kadını sembolize ediyor. Tabii bu arada yükselen burçları da unutmamak gerek. Yıldırım aşklarında erkeğin ve kadının yükselen burçları birbirinin zıt burçlarında durduğu görülüyor. Yani birinin yükselen burcuyla diğerinin alçalan burcu aynı olduğu durumlarda bir de erkeğin Venüs'ü ile kadının Mars'ı etkileşim içinde bulunuyorsa, birbirlerini gördükleri dakikada aşık oluyorlar.
Bir zamanlar böyle bir çiftle tanışmıştım. O sırada henüz aşık olmuşlardı. Yıldız haritalarını çıkartmış ve tanıştıkları anı sormuştum. Öylesine heyecanlıydılar ki, dakikasına kadar söylemişlerdi. Ben de müthiş meraklanmış, hemen incelemeye başlamıştım.
Bu kişilerin burçları birbirine zıt burçlardı. Biri Terazi, diğeri Koç. Burçlarını ilk öğrendiğim anda 'zıtlıkların çekimi' diye içimden geçirmiştim. Fakat daha sonra her ikisinin haritasını çıkartıp üst üste yerleştirdiğimde şaşkınlıkla kadının Mars'ı ile erkeğin Venüs'ünün kavuşum halinde bulunduklarını gördüm. Ayrıca birinin yükselen burcu ile diğerinin alçalan burcu şaşırtıcı biçimde derece dakika olarak tam üst üste bulunuyordu. Birbirleriyle karşılaştıkları anda ise, Ay ile Mars kavuşum halinde kadınla erkeğin Venüs-Mars'ının üzerine gelmişti. İşte o dakikadan itibaren her gün birlikteydiler.
Benimle karşılaştıkları zaman beraberlikleri henüz bir ay olmuştu ve evlilik hazırlıkları yapıyorlardı. Çok mutlu ve heyecanlıydılar. Sonra ikisinin arasındaki aşk potansiyelleri üzerine çok hoş bir astrolojik sohbet başladı. Tabii konu sadece aşktı ve başka hiçbir şey konuşmadık. Ben de başka bir şey söylemek istemiyordum. Onların etrafa ışıl ışıl yayılan aşk halleri çok hoşuma gitmişti.
Sonra evlendiler. Aradan sanırım yedi ay geçmişti ve bir gün kadınla yolda karşılaştım. Ayrılmak üzere olduklarını söyledi ve nedenini sordu. Hemen eve gidip yıldız haritalarını çıkardım. Baktığımda daha önce görmüş ve söylemek istememiş etkileri hatırladım.
Evet, aralarında sadece aşk potansiyeli vardı, o kadar. Bunun dışında iki harita arasında uyumlu olan etki olmadığı gibi kişilik çatışmaları ve değer farklılıkları gibi etkiler vardı. Üstelik ilişkiyi birlikte sürdürmelerini sağlayacak hiçbir etkileşim içinde bulunmuyorlardı. Geçiş yapan Mars bu kadınla erkeğin birbirlerine aşık olmalarına neden olmuştu ve yaklaşık yedi-sekiz ay sonra aynı Mars, ayrılmalarına neden olacaktı. Ve oldu. Birbirine yıldırım aşkıyla tutulmuş olan bu çift yıldırım hızıyla ayrıldılar.
Astrolojik ilişkiler incelenirken sadece Venüs-Mars değil, aynı zamanda diğer gezegenlerin iki harita arasında birbirleriyle uyumlulukları da incelenmeli, diyorum, Yasemin'ce...