Paylaş
Deli Dumrul kuru bir çayın üstüne köprü yapar.
Köprüden geçenden 30 akçe alır.
Geçmeyenden döve döve 40 akçe...
* * *
Kentlere yeni vergiler geliyormuş.
"Özel kent vergisi", Büyükşehir vergisi"....
Mesela, büyükşehirlerde yaşayan ev sahipleri yüzde 3-5 vergi verecekmiş.
Büyükşehirin "nimet"lerinden yararlandıkları için.
Peki ya "külfet"in bedeli kime kesilecek?
* * *
Misal, okul, işçi servislerinden de vergi alınması planlanıyormuş.
Eskişehir Yolu'nda neden servis izdihamı var?
Metro 15 yıldır yapılmadığı, otobüsle ulaşım aynı nedenle eziyete dönüştüğü ya da yetersiz kaldığı için.
* * *
Meselenin bir başka yönü de var.
Son günlerde sık çalınıyor kulağıma.
Ankaralı bir çok emekli sahillere yerleşiyor.
Ya da sahildeki yazlığında geçirdiği süreyi uzatıyor giderek.
Yarı Ankaralı, yarı kıyılı bir yaşam kuruyor kendisine.
"Kaçma" nedenlerden birisi büyük kentin yarattığı stres.
Kaos, karmaşa...
Yazlıkta doğayla iç içe, daha sakin, yavaşlatılmış bir yaşam arzusu.
Ama daha çok, büyük kentte yaşamın pahalı olması sanırım.
Sahildeki hayat, giyim, ısınma, yeme-içme, ulaşım gibi kent alışkanlıklarına dayalı harcamalarında önemli azalmalar yaratıyor.
* * *
Emlakçılar da "kısmi göç"ü doğruluyor.
Özellikle yaşlı kuşakta. (Yoksa Cumhuriyet kuşağı mı desek)
Yeni "kent vergileri", büyük kentlerden uzaklaşmayı teşvik edebilir.
Acaba bu da istenen bir hedef midir diye sormadan edemiyorum.
Paylaş