Paylaş
Demokrasi sadece seçim değildir. Demokrasi halkın çeşitli katmanlarının yer aldığı güç dengesidir. Politika ise, sadece politikacıların işi değildir. Adı üstünde, politika halkın katılımı demek. Halk aniden karar verir, ‘Biz bu hükümeti değiştirmek istiyoruz’ diye. Bu politikadır. Demokrasi ise, iktidarın, gücün yoğunlaşması değildir”.
Dün sabah keyifli bir kahvaltıda buluşuyoruz Sosyalist Enternasyonal’in (SE) Başkanı Yorgo Papandreu ile. CHP Genel Başkan Yardımcısı, milletvekili Umut Oran, Papandreu ile bir grup gazeteciyi bir araya getiriyor. Sohbetin başında Papandreu’nun danışmanı “Türkiye’nin iç politikasına dönük sorular yok” diyor. Kabul, başka çare yok.
İLERİCİ BİRLİK
SE sosyal demokratların en büyük örgütü. Buna karşı bazı köklü sosyal demokrat partiler alternatif örgüt kuruyor, “İlerici Birlik” adıyla. Bu, SE Başkanı olarak Papandreu’yu rahatsız ediyor mu? Papandreu:
“En büyük politik örgüt biziz. 160 üyemiz var, bunların ellisi kendi ülkelerinde iktidarda. Biz demokrasi, insan hakları, çevre, kadın hakları, ekonomik refah için mücadele ediyoruz. Küresel pazar varsa, küresel değerler vardır. Ayrılıklar olabilir”.
- Kim daha etkili?
- “Etkili ne demek? Kim etkili ki? Örneğin, G-20’mi? G-20 eşittir G sıfır. Hepimiz daha iyi bir dünya için çalışmalıyız. SE olarak biz daha fazla büyümek istiyoruz”.
‘KRİZDEN HERKES SORUMLU’
- Yunanistan’da ekonomik kriz patladığında başbakan sizdiniz.
- “Yunanistan krizi Avrupa’nın krizidir. Wall Street’te kriz çıkar, Çin’de patlar, küresel ekonomi böyle bir şey. Yunanistan’da bizim de hatalarımız oldu, ama Avrupa ile pek çok ortak sorumluluklar ve kompleks bir zincir var, hepsi birbirini tetikliyor. Milliyetçilik sorunu çözmüyor”.
- Kemal Kılıçdaroğlu Suriye sorununda SE’nin daha aktif rol almasını önerdi.
- “Suriye bir ülke içindeki değil, uluslararası çatışmadır. SE olarak bölge partileri, BM ile görüşüyoruz, ateşkes için çalışıyoruz, bütün taraflarla bir araya geliyoruz. Ben arabulucu İbrahimi ile de görüştüm”.
MISIR’DA DARBE
- Mısır’daki darbeye ne diyorsunuz?
Papandreu yanıt yerine, SE’nin Mısır’la ilgili aldığı kararı gösteriyor. Önceki gün alınan kararda şu yazıyor:
“Mısır halkının özgürlükleri korunmalıdır. Bunların çiğnenmesini şiddetle protesto ederiz. Halka şiddet uygulayanlar yargılanmalıdır. Aynı şekilde geçmiş iktidar da, eğer varsa, demokrasi dışı uygulamalarının hesabını vermelidir. Ordu tarafından devrilen, seçilmiş Başkan Mursi ve taraftarları bağımsız yargı önüne çıkmalı, ceza almaları için hukuki gerekçe yoksa, derhal serbest bırakılmalıdır”.
Ve aynı açıklamadan şu cümle:
“Devrilen Başkan Mursi’nin yönetimin bütün mekanizmaları üzerinde tam kontrol kurmuş olması demokrasiye onulmaz biçimde zarar vermiştir”.
Daha ne desin.
VE TÜRKİYE
- Türkiye ile ilgili soru yok dedi danışmanınız. Yine de kısa bir siyasal fotoğraf çeker misiniz?
“Türkiye ile çok ortak çıkarlarımız var. Ben Dışişleri Bakanı iken, kırk yıl aradan sonra ilk kez İsmail Cem ile birlikte uğraştık, değişik alanlarda pek çok anlaşma imzaladık. Bugün Türkiye, Kıbrıs ve azınlıklar sorununu çözmeli. Temel hak ve özgürlükler önemli. Sadece Türkiye için değil, demokrasinin her yerde gelişmesini isterim”.
- Ya Gezi?
- “Yönetim olarak uygun bulur ya da bulmazsınız, ama daha çok ve farklı ses, daha çok katılım gerekir”.
Teşekkürler Sayın Papandreu. Canını sevdiğim demokrasi, ne kadar özlemişiz ve özlüyoruz seni.
Papandreu’dan Gezi’ye ağaç
BİZLERLE sohbet ettikten sonra Papandreu ve Umut Oran birlikte Gezi Parkı’na yürüyor. İşte, Gezi burası. Papandreu Gezi’ye ağaç dikiyor:
“Barış ve özgürlük için, direniş sırasında hayatlarını kaybedenlerin anısına saygıyla”.
Demokrasi ve Batılı politikacı olmak böyle bir şey. Bizim bir zamanlar iyi bildiğimiz, şimdi aradığımız.
Duymayan kalmadı
DÜNYA âlem Türkiye’de demokrasi dışı olup biteni artık gayet iyi biliyor, tam 160 ülke durumu öğreniyor. Gezi ve tutuklu milletvekilleri Sosyalist Enternasyonal’in sonuç bildirgesinde yer alıyor. Bildirgede, “Gezi park olarak kalmalı. Şiddetten sorumlu olanlar yargılanmalı. Biber gazı ve benzer kimyasal maddeler yasaklanmalı. Yakalanan yurttaşlar serbest bırakılmalı. Toplantı ve gösteri özgürlüğüne saygı gösterilmeli” deniliyor.
SE ayrıca Meclis’e ve hükümete sesleniyor:
“SE, seçme ve seçilme hakkı gibi demokrasinin temel kurallarının yerine gelmesi, seçilmiş ve fakat tutuklu milletvekillerinin derhal serbest bırakılması için gerekli yasal girişimlerin başlatılması çağrısında bulunur”.
SE’de iki gün boyunca buram buram demokrasi nefesi alıyorum. Darısı hepimize ve her gün.
Başbakana tek koruma
YUNANİSTAN’da ekonomik kriz patlamış, halk sokaklara dökülmüş, Girit’te uluslararası bir toplantı var.
Girit’te halk Yunan Başbakanı Yorgo Papandreu’yu protesto ediyor. O halkın ortasında, halka anlatmaya çalışıyor, onu koruyan tek bir polis, evet sadece tek bir polis var, o da biraz ileride.
Papandreu üzgün ama, halkına hak veriyor, “Demokrasi varsa, protesto var” diyor. Olayı dün Osman Korutürk’ten dinliyorum.
Paylaş