On dört, bir hırs rekoru

BİR, iki, üç. Yetmiyor, on iki, on üç, on dört olsun. Aynı yasada şu anda tam on dördüncü değişiklik. Kamu İhale Yasasında.

IMF çok hassas. Aynı duyarlık AB’de de var. Yolsuzlukların önlenmesi adına, IMF ve AB aynı yasa üzerinde duruyor. Yolsuzluk en çok kamu ihaleleri üzerinden yapılıyor. Bunu önlemek için bir önceki iktidar 2002’de bir yasa çıkartıyor.

Yasa o tarihte Brüksel’de hazırlanıyor. Maliye Bakanlığı elemanları ile AB uzmanları Brüksel’de uzun uzun çalışıyor. Ortak çalışmanın öngördüğü temel nitelikler saydamlık, denetim, rekabetçi ve kamu kaynaklarının verimli kullanılmasına dönük.

YÜKSEK KURUL

Bu yasa sadece yolsuzlukları önlemekle sınırlı değil. Aynı zamanda AB standartlarına uyumun ürünü.

Yasanın önemli bir kurumu var. Kamu İhale Kurumu.

Kurum bağımsız, hükümetin ve sektörlerin etkisinden uzak. Herhangi bir ihalede ortaya çıkabilecek pis kokuların üzerine gidecek yetkilere sahip. Yolsuzluklara fren görevi, bu kuruma ait.

VERDİMSE VERDİM

AKP bu yasayı daha önce on üç kez değiştiriyor. Şimdi yeniden.

Değişiklik halen Meclis’te. On dördüncü kez değişikliğe uğruyor. AKP iktidarının rekorlarından biri. Altı yılda on dört değişikliğin on dördü de, AKP iktidarının imzasını taşıyor.

On dördüncü değişiklik, Kamu İhale Kurumu’nun yetkilerini kısıyor. Gerçekleşen herhangi bir ihaleye itirazda, kurumun elini kolunu bağlıyor.

Örneğin, bir kamu ihalesi sonuçlanıyor. Orada pis koku var. Ama, yüksek kurum bu değişiklikten sonra, eskisi gibi değil, devre dışı.

Devrede başka bir mantık var. Verdimse verdim, yaptımsa yaptım, mantığı.

TERCÜMESİ VAR

Bu mantık tehlikeli uzantıya sahip. Yolsuzluk uzantısına. Uzantının iki tercümesi var:

1-AKP üç Y ile mücadele için yola çıkıyor. Yasaklar, yoksulluk ve yolsuzlukla mücadele. Ama, yolsuzlukla mücadelede şimdi en önemli araçlardan birini ortadan kaldırıyor.

2-AKP, AB üyeliği için yola çıkıyor. AB yolsuzluklara duyarlı. Yasa ilk haliyle onun için AB ile birlikte hazırlanıyor. Ama, o yasa şimdi tanınmaz halde. AB üyeliği için yola çıkan AKP, bu değişiklikle AB’nin çok uzağına düşüyor. "Ben AB’yi istiyorum", hikayeden ibaret.

Bu nasıl bir yasa ise, AKP’nin başını döndürüyor. Bir, iki, üç, beş, on, nihayet on dördüncü değişiklik.

Bu sayı bile, AKP’yi ele vermeye yetiyor.

Korsanlar ve PKK

BENZETME çok rahat. Denizlerde gözüne kestirdiği gemiyi ele geçiren korsanlar PKK gibi. Korsanların barındığı Somali, komşumuz Kuzey Irak gibi.

Korsan bataklığı Somali’de. Somali’yi içinden çıkılmaz hale getiren Amerika.

Korsanlarla NATO bile başa çıkamıyor. Çünkü, karşıda düzenli bir ordu yok. Sayıları her gün artan çapulcular, Doğu Afrika kıyılarından geçen gemilere göz açtırmıyor.

Korsanları yakalamak kolay değil. NATO gemilerinin tamamı 24 saat orada nöbet tutsa, yine de kıyısından köşesinden bir gemi ele geçirmek mümkün.

NATO ve üye ülkeler, terörle mücadelede davulun sesini şimdi daha yakından duyuyor olmalı. Bu eylemlerle başa çıkmak, akıl vermeye benzemiyor.
Yazarın Tüm Yazıları