Köprüler rahatladı çünkü yaşanan Edgeworth Paradoksu
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
HURRAAA, bu köprü tıkalı, haydi şimdi öteki köprüye.
Hurraaa, öteki köprü de tıkalı, şimdi tekrar ilk köprüye.
İki köprü arasındaki bu macera biter mi, yoksa çözümü var mı? Ya da kendiliğinden bir çözüme mi kavuşuyor?
İstanbul’da Fatih Sultan Mehmet Köprüsü depreme karşı dayanaklı hale getirilmek üzere, bakıma alınıyor. İki şeridi kapatılıyor. Normal ve gerekli bir işlem. Heyecana kapılmak yersiz.
Fatih Sultan Mehmet köprüsü trafiğe açılalı yirmi yılı geçiyor. Zaman zaman ufak tefek onarım yapılıyor. Ancak, şimdiki bakım daha temelde.
Trafiğe kapalı iki şerit, İstanbul’da Asya-Avrupa hattını tıkamaya çoktan yetiyor. İnanılmaz bir yoğunluk.
İstanbul’da günde altı yüz araba trafiğe çıkıyor, bu yol ve bu alt yapı ile bunun altından kalkmak zaten zor, bir de kapalı iki şerit, işler Arap saçına dönüyor. Kan, insanların beynine sıçrıyor.
Aslında mesele trafik ve günde trafiğe çıkan araba sayısı değil. Mesele, imar planları ve imarla elde edilen rant. İnsanlara saç, baş yolduran, kenti kilitleyen bu karmaşanın altında, hesapsız imar planları ve ondan kaynaklanan rant yatıyor.
TEORİDE YERİ VAR
Fatih Sultan Mehmet köprüsündeki bakımla birlikte ortaya çıkan trafik faciasının maliye teorisinde yeri var.
Adına, olayı bulan kişiden dolayı, Edgeworth Paradoksu deniyor.
Edgeworth bir maliyeci. Dolaylı vergilerle ilgili bir teori üzerinde çalışırken, ortaya bir tren örneği atıyor.
Trende iki mevkii var, birinci ve ikinci mevkii. Birinci mevkide fiyat artınca, insanlar ikinci mevki ile gidiyor. İkincide yer bulmak zorlaşıyor, bu sefer yeniden birinci mevki vagona dönüş başlıyor.
Fiyat önce bir dengesizlik yaratıyor, sonra o denge yeniden kuruluyor.
Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nde onarım başlayınca, teorideki gibi, insanlar aşırı reaksiyon gösteriyor ve Boğaziçi Köprüsü’ne hücum ediyor.
İlk köprü onarım nedeniyle yoğun. Boğaziçi Köprüsü de, oraya hücum nedeniyle yoğun hale geliyor. Bir süre köprülerin ikisi de tıkanıyor. Ancak, hemen sonra Fatih Sultan Mehmet Köprüsü biraz rahatlıyor.
Ama, bakın sonra ne oluyor?
İKİSİ DE AZALDI
Boğaziçi Köprüsü’nde de tıkanma başlayınca, insanlar bu kez yeniden Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’ne yöneliyor. İnsanlar iki köprü arasında gidip geliyor.
Bir o köprüye, bir bu köprüye derken, trafikteki yoğunluk iki köprü arasındayine eskisi gibi dağılıyor. Yine eski dengesine geliyor. Kapalı şeritlere rağmen, insanlar hafif tertip rahatlıyor.
Ama, bu arada çok başka bir şey daha yaşanıyor.
İki köprüden de geçiş azalıyor.
İnsanlar köprüleri daha az kullanmaya başlıyor, ilk günkü feryatlar sona eriyor.
Vergilerde ve ekonominin başka alanlarında görülen bu talep düşüklüğüne, buradaki talep düşüklüğü, köprülerden daha az geçiş, anlamında, maliye teorisinde Edgeworth Paradoksu deniyor.
Şu anda İstanbul’daki köprülerde Edgeworth Paradoksu yaşanıyor.
Geçişler azalıyor, trafik rahatlıyor.
Haberler görüyor ve okuyorum, bilmem şeritlerden biri açılmış da, köprüler rahatlamış, filan. İlgisi yok.
Yaşanan Edgeworth Paradoksu. Rahatlık ondan.
Çok sayıda Deniz Feneri sorusu
DENİZ Feneri yolsuzluk iddiaları karşısında muhalefet Meclis’te boş durmuyor. Ama, iktidar boş duruyor.
Değişik partilerden milletvekilleri başbakana ya da başta İçişleri ve Adalet bakanları olmak üzere, bazı bakanlara soru önergeleri veriyor. Ancak sorulara yanıt ya hiç yok ya da suya sabuna dokunmadan geçiştiriliyor.
Son örneklerden biri, CHP İstanbul milletvekili Sacit Yıldız’ınönergesi. Yıldız 11 Eylül 2008’de Tayyip Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle Deniz Feneri’ne ilişkin sorular yöneltiyor. Buna, aylar sonra Erdoğan değil, İçişleri Bakanı Beşir Atalay sözüm ona yanıt veriyor, ama işin özüne dönük tek satır yok.
Sacit Yıldız 20 Mart’ta Beşir Atalay’a yeniden soruyor, üç ay geçiyor, hálá yanıt yok.
Bizler de saf mıyız, neyiz, Deniz Feneri sorularına hálá yanıt bekliyoruz.