‘İsmet Paşa başarısız mıydı?’

19 Eylül 2003, cuma. Yani, on gün önce. CHP Parti Meclisi toplantısı. Hava hayli elektrikli.

CHP kurultaya gidiyor ve blok liste tartışması var. Blok liste ne demek?.. Kurultayda benden olanlar yönetime, diğerleri dışarı demek!.. Tipik hizipçilik provası!.. O nedenle, CHP'de yine gerilim var. Bu konular Parti Meclisi'nde bazı üyelerce dile getiriliyor. Sözü Deniz Baykal alıyor ve çeşitli konulara değiniyor. Önce güncel DEHAP olayı ve YSK:

‘‘Yargıtay, DEHAP nedeniyle, büyük olasılıkla, mahkeme kararını onaylayacaktır. Sonra, karar Yüksek Seçim Kurulu'na aittir. Yüksek yargı organı olan YSK, zaman zaman hukuka dayanmayan, siyasal kararlar vermektedir. Bunun kabul edilebilir yanı yoktur.’’

Eleştirilerden ilk nasibini YSK alıyor, sıra sonra medyaya geliyor:

‘‘İktidar dururken, medyada CHP'ye karşı bir tavır vardır. Çünkü, bugün medya yozlaşmıştır. Biz yozlaşmış medyanın kurbanıyız.’’

YSK seçimi iptal eder ya da Meclis kompozisyonunu değiştirecek bir karar verirse, ilk suçlu YSK!.. İkinci suçlu ise, kim olursa olsun, başarısız iktidarları ve parti yönetimlerini eleştiren medya!.. Eleştiriler doğru mu, yanlış mı, yanlışsa nasıl düzeltilir, diye düşünmek yerine, medyayla kavga etmek Baykal'ın şaşmaz doğrusu.

Sadece medya ile mi?.. Farklı düşünen herkesle!.. Geçmişte yaşanan pek çok örnek ortada. Aynı nedenle, Baykal yönetimindeki CHP 1999 seçimlerinde baraja çakılmıyor mu?..

Geçmişten ders almayan Baykal, geçmişten muhteşem bir örnek veriyor. Sözü CHP oylarına getiriyor:

‘‘Bizim parti yönetiminde hiç bir eksiğimiz, hiç bir yanlışımız yoktur. Siz partiyi iyi yönetseniz de, iç ve dış koşullar, başarısızlık getirebilir, oyunuz düşebilir. Örneğin, 1950 ve 54 seçimlerinde CHP'nin oyları düşmüştür. İsmet Paşa partiyi kötü mü yönetmişti?.. İsmet Paşa başarısız mıydı?..’’

Hayır başarılıydı, ama 1950'de iktidarı kaybediyor!.. 54 ve 57'de başarısı sürüyor ve yeniden oy kaybına uğruyor!.. Askeri darbe sonuna kadar da, onbir yıl iktidar yüzü göremiyor!..

Aslında, son DSP-MHP-ANAP koalisyonu da çok başarılı, ama halk hepsini sandığa gömüyor!.. Zaten iktidarlar ve parti yönetimleri ne zaman başarılı olsalar, hep seçim kaybediyorlar!..

Seçim kaybeden liderleri başarılı gösterme çabası, acaba kılıf hazırlamak mı?.. Erken genel veya yerel seçimler için, kaybetme olasılığına karşı, Baykal şimdiden gardını mı alıyor?..

‘İki milyon seçmen CHP’yi terk etti'

CHP Parti Meclisi'nde kurultaya sunulmak üzere bir çalışma raporu hazırlanıyor. Bazı üyeler rapora karşıoy yazısı yazıyor. Onlardan biri de Haluk Özdalga. Çarpıcı uyarıları var:

‘‘... Partiye oy veren 6 milyon seçmenden 2 milyonu CHP'yi terketmiştir. CHP'nin kan kaybettiğini herkes görmektedir. (...) CHP'nin 80. kuruluş yıldönümünde medyada haber ve yorumlar çıkmıştır, ama büyük bir üzüntüyle gördük ki, medyada CHP ile ilgili tek bir olumlu değerlendirme yoktur. (...) Türkiye şimdi bir erken seçime gidecektir. Ama, CHP Yönetimi buna şiddetle karşı çıkmaktadır. CHP seçimden korkuyor mu?.. Oysa, CHP eğer iyi yönetilseydi, her şey farklı olurdu ve Türkiye AKP iktidarından kurtulurdu. Bunun sorumlusu, CHP'nin bugünkü kötü yönetimidir. (...) CHP'nin kurumsal yapısının zaafa uğramasının nedeni, parti bünyesini saran hizipçiliktir. (...) Medyada çıkan eleştiler yanlış bile olsa, partiler medya ile kavga etmez. Kavga, partiye zarar verir.’’

Haluk Özdalga
'nın uyarılarına kim kulak asar?.. Onu dokuz köyden kovmak varken!..
Yazarın Tüm Yazıları