Paylaş
Adana Büyükşehir Belediye Başkan Vekilliği, kura ile de olsa, AKP’ye gidiyor.
Ayrıntılar müthiş, ama Adana’dan çıkan siyasal ders ondan da müthiş. Neden AKP hep ilerde ve kazançlı, muhalefet neden bu kadar beceriksiz ya da kim bilir hangi ayak oyunlarına teslim, Adana bunun somut örneği.
Adana Büyükşehir Belediye Başkan Vekilliği için önceki gün Adana Belediye Meclisinde seçim yapılıyor. Belediye Meclisinde AKP 13, CHP 10, MHP 9 üyeye sahip, iki de bağımsız var. Üç partinin de başkan vekili adayı var.
CHP artı MHP eşittir 19. Bağımsızlar AKP’den yana olsa bile, böyle bir seçimde, CHP ile MHP’nin anlaşması, AKP’ye üstün gelmek için yetiyor.
Ne var ki, üç CHP’li kendi partilerine kazık atıyor. MHP ve CHP’lilerin şaşkınlıkları arasında.
AKP VE MHP FİNALDE
Başkan Vekilliği için ilk iki turda gerekli üçte iki çoğunluğu hiç bir aday sağlayamıyor.
Üçüncü turda en çok oy alan iki aday, son turda yarışıyor. Kural öyle.
CHP’de ilk çömlek üçüncü turda patlıyor. 10 üyeli CHP’den CHP adayına 9 oy çıkıyor. 9 üyeli MHP adayına 11 oy çıkıyor.
CHP’den bir üye kendi adayına oy kullanmıyor. Kim? Belli değil, çünkü oylama gizli. Neden? Belli değil, rivayet muhtelif.
Son turda CHP eleniyor, finale AKP ve MHP adayları kalıyor.
ACELE TOPLANTI
CHP ile MHP’nin arasında centilmenlik anlaşması var. Son tura kim kalırsa, diğeri onu destekleyecek.
Bu anlaşmayı bir kez daha perçinlemek üzere, son turdan önce CHP kendi içinde acele bir toplantı düzeliyor. Ankara’dan gelen CHP yöneticileri ile Adana İl
Başkanı CHP’nin belediye meclis üyelerine fena halde çıkışıyor:
“Seçim kaybedebiliriz, ama bizim parti üyelerimizden biri, bizim adaya oy vermedi. Bu hiç yakışmadı. Şimdi dürüstlük zamanı. MHP ile anlaşmamız var, MHP’ye destek vereceğiz, üstelik, görevden alınan başkan MHP’den seçildi, Adanalılara karşı bu bizim borcumuz”.
MHP ALEYHİNE SLOGANLAR
CHP’li Meclis üyeleri söylenenleri canı gönülden destekliyor. Toplantı sonunda Adana CHP İl Başkanı yerel TV’lerin önüne geçip, MHP’yi destekleyeceklerini ilan ediyor.
Üyeler son tur seçim için salona geçerken, orada toplanan bir kalabalık koro halinde CHP’lilerin yüzüne tempo tutuyor:
“Balgat katliamını yapan MHP’lilere nasıl oy verirsiniz? 12 Eylül öncesinde devrimcileri öldürenlere nasıl oy verirsiniz?”.
Ve benzeri sloganlar. Kim bunlar, orada ne işler var, birileri mutlaka biliyordur.
İçerde son tura geçiliyor, AKP ile MHP 16-16 berabere çıkıyor.
10 CHP oyunun 7’si MHP’ye gidiyor. İkisi boş, biri AKP’ye. CHP’de çömlek ikinci kez patlıyor.
İki boş oy veren kim, belli değil, AKP’ye oy veren kim, yine belli değil. Bu seçimi bu kadar ayrıntılı anlatmamın nedeni şu:
1-Yerel çapta da olsa, CHP verdiği sözü tutamıyor.
2-Yerel çapta da olsa, AKP amacına ulaşmasını biliyor.
Bence Türkiye’de genel siyasal ortam ve gidiş açısından asıl anlam taşıyan bu sonuç.
Oylar gizli olsa bile, CHP yönetiminin yerinde olsam, ihanet edenleri çıkar bulurum. Bunlar açıkça adam satıyor. Ve neden, neden yapıyor bunu? Partisini satan nasıl olsa ortaya çıkar, ama bugün, ama yarın. Peşini bırakmam, emin olduğum anda, ihanet edenleri partiden sepetlerim.
AKP 13 oyu ile karşıdaki 19 oyu alt ediyor. Şansın yardımı, kura ile de olsa, başkan vekilliğini kazanarak, muhalefeti rezil ediyor. CHP’nin eşsiz katkılarıyla.
Demokratik hak hayatı kolaylaştırıyor
İSTANBUL Valisi Muammer Güler geçmişte yaşadıklarını unutamıyor. I Mayıs Taksim mitingi için, sendika başkanlarıyla toplantıda:
“Vali olarak İstanbul’da üç tane kötü 1 Mayıs yaşadım, bu sefer her şey iyi olacak”.
Sendika başkanları Güler’i desteklerken, gözler DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi’ye dönüyor. Çelebi:
“1 Mayıs mitingine gölge düşmez. İşsizlikten, işten atılanlardan, TEKEL işçilerinden, sendikal engellerden söz edeceğiz. Anayasa değişikliğini, kısıtlanan özgürlükleri anlatacağız, 1977 katliamında yitirdiğimiz insanları saygıyla anacağız”.
Türkiye geçmişte 1 Mayıs’larda çok acı çekiyor. Çıkan olaylara provokasyon, illegal örgütler gibi, yaftalar yakıştırılıyor, ancak sonuç değişmiyor.
Taksim’e karşı çıkmak sanki kural. Tayyip Erdoğan iki yıl önce, “Taksim miting alanı değil” diyor ya da “ayaklar baş olmaz” diyor.
İşte, Taksim şimdi miting alanı, ayak-baş yakıştırması artık çok geride. Demokrat hak verildiğinde, hayat herkes için kolaylaşıyor.
Paylaş