Paylaş
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, rapor için ‘insanlık için kırmızı kod’ diyor. Sözlerine şöyle devam ediyor: “Dünyayı yok eden fosil yakıtları sonlandırmanın zamanı geldi, fosil yakıtların yeni keşif ve üretimine son vermeli, sübvansiyonları da yenilenebilir kaynaklara kaydırmalı.” Bunlar herkesin katılacağı birer dilek; çabuk gerçekleşse keşke, ama mümkün değil. Çünkü dünyada müthiş bir paylaşım savaşı yaşanıyor. Dünyayı felakete sürükleyen sera gazını atmosfere en fazla salan Çin ve ABD sanki başka bir gezegende gibiler.
Rapor büyük çapta yankıya yol açtı. Çünkü büyük çapta can ve mal kayıplarına yol açan sel baskınlarının, orman yangınlarının yaşandığı bir dönemde yayınlandı. Halbuki bu ilk rapor değil. Her 5 ila 7 yılda bir ‘Değerlendirme Raporu’ yayınlanıyor. 1990, 1996, 2001, 2007 ve 2014 yıllarında beş rapor yayınlanmıştı. Hafızalarımızı yoklayalım; kim, neyi, ne kadar hatırlıyor. Örneğin beşinci raporun ana teması ‘Küresel İklim Değişikliğinin Nedeni Biziz. Harekete Geçmemiz Gerekiyor’ idi. Harekete geçtik mi, hayır!
60 ÜLKE 234 BİLİMİNSANI
Hiç merak ettiniz mi, nedir bu IPCC. BM’ye bağlı ‘Çevre Örgütü’ ve ‘Dünya Meteoroloji Örgütü’ tarafından 6 Aralık 1988’de kurulmuş. Merkezi Cenevre’de. Başkanı Ekim 2015’ten beri Güney Koreli 76 yaşındaki Prof. Hoesung Lee; 2007 Nobel Barış Ödülü’ne IPCC ile ABD Başkan Yardımcısı Al Gore layık bulunmuştu. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 200 civarındaki ülke IPCC’nin üyesi, kurucusu. Yönetim kademesinde sanırım Türk biliminsanı yok, belki de var veya vardı. Almanya’dan gazeteci dostumuz Halit Çelikbudak’a sorduk, o da bulamadı. Bilen varsa severek duyururuz.
6.Değerlendirme Raporu, 60’dan fazla ülkeden seçilen 234 biliminsanı tarafından yazılmış. Binlerce araştırma, makale, yayın taranıp incelenmiş. Raporun ilk ve ikinci taslağı için binlerce uzman ve hükümet temsilcisinin yorumu alınmış. Sera gazı emisyonunun hızla radikal biçimde azaltılmaması halinde sıcaklığın sanayileşme öncesi döneme göre 1,5 derece artmasını engellemek artık mümkün değil, diyor rapor. Küresel ısınmanın yüzyılın sonuna kadar 2 derece ve üzerinde seyredeceği tahmininde bulunuluyor.
Raporun altını çizdiği en önemli mesaj şöyle. İklimin değişmekte olduğuna dair tartışma artık sona erdi. Felakete doğru giden küresel ısınmanın tek sebebi ‘insan’. Biliminsanları diyor ki, 1,5 derece ısınmada insan sağlığı, bitki örtüsü, gıda güvenliği, su temini, ekonomik büyüme gibi pek çok konu ağır darbeler alacak. Şimdi artık ‘düşünme zamanı değil, harekete geçmeliyiz’.
Zaman daralıyor!
GÜNÜN SÖZÜ
“Böyle bir çağın insanı olmak, imtihan olarak hepimize yeter.”
Can YÜCEL
BODRUM, YANGINDA ÖRNEK OLMALI
SON 15 günde Bodrum’da 4 bölgede çıkan yangınlarda yaklaşık 17.000 hektar alan yanarak zarar gördü. İlçe yöneticileri yangın sahalarını hiç boş bırakmadılar. Koordinasyon başkanlığını Belediye Başkan Yardımcısı Tayfun Yılmaz üstlenirken, lojistik ve yardım toplama merkezlerinin koordinasyonunu da Bodrum Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Tutkun yaptı. Tutkun, yangın nedeniyle yerli turistten yüzde 20, yabancı turistten ise yüzde 30 kaybın olduğunu, ağustos ayının 3. haftasında bu kaybın hızlı bir şekilde telafi edilmesi için belediye olarak hazırlıklar yaptıklarını bildirdi. “Başkanımız Ahmet Aras’ın sahada mücadelesi ve krizi yönetmesine bizler destek olmaya çalıştık, bu süreçte Bodrum Kaymakamı Bekir Yılmaz, Muğla Valisi Orhan Tavlı, MBB Başkanı Dr. Osman Gürün, Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ve parti yöneticilerimize, bakanlarımıza, bakan yardımcılarımıza, ilçe emniyet ve ilçe jandarma komutanlıklarımıza bağlı komutanlarımıza ve ekiplerine, gönüllü işinsanlarımıza, itfaiyeci kahramanlarımıza, orman işletmelerinde çalışan personelimize teşekkür ediyoruz. Bodrum’daki kriz yönetimi ve bu güçlü birlikteliğin Türkiye’de örnek olması gerekir. Özellikle kriz yönetimindeki birlikteliği sağlayan siyasi parti ilçe başkanlarına ve yetkililere teşekkür ediyoruz” dedi.
MESAJ PANOSU
UNUTMAYIN!
ABD’de bu tür büyük orman yangınlarında yangının önüne alüminyum fosfat gibi kimyasal yani gübre içerikli maddeler atarlar yangın büyümesin diye. Bu Türkiye’de yok.
PTT’nin kargo işlemleri anlaşmalı oldukları uçak şirketi ile yaşanan problem yüzünden (özellikle pandemi döneminde) bazen 2 bazen 4 hafta duraksıyor. Her yere kargo yapılırken neden duraksatıldığı bir türlü açıklanmıyor. “Turpex” denen bir gönderme sistemine yönlendiriliyor. Bu da normal ücretin 3 katı. Öğr.Gör. Yüksel DALGIÇ
ŞİŞELİ içecek satışlarında ne tür olursa olsun şişelerin depozitolu olmasını, depozito fiyatlarının yüksek tutulmasını ve şişelerde renkli cam kullanılmasını talep ediyorum. Biz Türkler depozito parası için o şişeyi piknik yerinde bırakmayız. Malum şişe ve kırıklarının, orman yangınlarının nedenleri arasında olduğunu biliyoruz.
Ahmet TUNCA
Paylaş