Yine su iddialaşması

Okurumuz İlyas Özel’e, ikinci kez yanıtında bu kez sakin; Melih Gökçek benzeri sertlikten uzaklaşmış, konu hakkında aydınlatıcı ve bilgilendirici bir anlayışı öne çıkartmış. Gazeteci kökenli bir kamu görevlisinin, görevi de aslında bu olmalıdır.

Bir kez daha hatırlatalım; bu köşede çıkan eleştirilerin ’kindarlık’ taşımadığını düşünüyoruz. Vatandaş ne düşünüyorsa, saptırmadan ve düzeltmeden görüşünü, yorumu ve eleştirisini veriyoruz.

Bazen biz de kendi bakışımızı ortaya koyuyoruz.

Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, bu köşede çıkan eleştirilere kızmamayı öğrenmelidir artık. Aksine dersler çıkarmalıdır; bu köşenin kendisinin ufkunu açtığını ve çok şeyler öğrendiğini sanıyoruz.

Bunu bize kendisine yakın siyasetçilerden de biliyoruz.

Öte yandan Gökçek gibi diğer belediye başkanları için de aynı durumun söz konusu olduğunu da belirtmek isteriz.

Yine anımsatıyoruz, kimsenin kızmaya hakkı yok bu köşede çıkanlar için.

Sorunlara el atsınlar ve Başkentlilere hizmet etsinler. Gerektiğinde yanlış bir şey varsa doğrusunu aktarsınlar.

Elbette bu kentte yaşayanların doğruları öğrenmeye hakkı var.

BÜYÜKŞEHİR’İN GÖRÜŞÜ

Şimdi İlyas Özel’in, 10 ve 11 Haziran tarihlerinde çıkan ’su’ yazılarına

Avni Kavlak’ın verdiği yanıt şöyle:

"Ankara’nın barajlarında 11 Haziran itibariyle toplam 556.8 milyon metreküp su bulunmaktadır. Barajlarımızdaki doluluk oranı %35’tir. Daha önce de birçok kez açıklandığı gibi barajlarımızın doluluk oranının diğer illere göre düşük görülmesi, bizim barajlarımızın kapasitesinin çok büyük olmasından kaynaklanmaktadır. Örneğin İstanbul’un barajlarının toplam hacmi 868 milyon metreküp iken Ankara’nın barajlarının toplam hacmi Kızılırmak sistemi hariç 1.6 milyar metreküpe yakındır. Ankara’nın günlük su tüketim miktarı ortalama 1 milyon metreküp olduğunu varsayarsak, Ankara’nın şu anda barajlarına hiç su gelmese bile net olarak 1.5 yıllık suyu mevcuttur. İstanbul’un ise nüfusu göz önüne alındığında şu andaki mevcut sularının 1 yıldan az yeteceği hesaplanmaktadır.

Diğer yandan okuyucunuz ’saf Kesikköprü suyu’nun verildiğini ifade etmiş. Kesinlikle Ankara’ya hiçbir zaman sadece Kesikköprü suyu verilmemiştir. En sıkıntılı dönemde bile Kesikköprü suyu mevcut barajlarımızdaki suyla harmanlanarak verilmiş, harmanlama miktarı ve suyun analizleri de günlük olarak ASKİ’nin internet sayfasında yayınlanmıştır.

Suda tasarrufla ilgili konuya gelince okuyucunuzun biraz insafsızlık ettiği, hatta art niyetli davrandığı kanısındayız. Okuyucunuz İSKİ’nin internet sitesindeki tasarrufla ilgili bölümleri görüyor da, neden ASKİ’nin İnternet sitesinde her gün yer alan, "Tasarruf Yöntemleri" "Suyumuzu İsraf Etmeyelim" başlıklarıyla verilen suda nasıl tasarruf edileceğine ilişkin bilgileri görmemezlikten geliyor anlamak mümkün değil.

Sayın İlyas Özel, bir yandan su şebekelerine Kızılırmak suyunun zarar verdiğini, Büyükşehir Belediyesi’nden bunun tazmin edilmesi gerektiğini ileri sürüyor, bir yandan da "Neden şu anda Kızılırmak suyu karıştırılarak verilmiyor" diye eleştirilerde bulunuyor. Hangi savı doğru. Kızılırmak suyunu karıştırarak mı verelim, yoksa Kızılırmak’tan su vermeyelim mi? Bu ne yaman çelişki.

ELEŞTİRİLERE AÇIĞIZ

Sayın Bayer, lütfen halkın görüşlerine açtığınız köşenizi, birilerinin oturduğu yerden kendilerini tatmin alanı olarak kullandırmayın. Biz, Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak polemiklere, halkı yanlış yönlendiren eleştirilere değil, her zaman makul, yol gösterici, yapıcı, haklı eleştirilere sonuna kadar açığız."

Teşekkürler Kavlak... Kızmaca yok, başkentliler görüşlerini özgürce yazacaklar.

Selim Edes’in kulakları çınlasın

BAŞBAKANIMIZ konuşmalarında "Deniz Feneri’nin partimin kasasına girmiş bir kuruşu yok" diyor.

Herhalde kaynağı şaibeli olan paralar kasaya girmez.

Muhalefetin açıklamasına bakılırsa, bu paralar Kanal 7’nin kuruluşuna gitmiş.

Sağır sultan biliyor da, sesini çıkartmaya cesaret eden yok. Bu arada aklıma geldi...

Bir zamanlar bir büyüğümüz (Müteahhit Selim Edes) "Rüşvetin belgesi mi olur!" demişti.

Herhalde Deniz Feneri paralarının nereye verildiğinin belgesi mi olur diyesi geliyor?

Tarık TARCAN

GÜNÜN SÖZÜ

"Masum Türker demokrattır, çağdaştır, devrimcidir. Bu düzeni değiştirmeye tabilim."

(DSP Genel Başkanı

Masum Türker)