Yeni anayasa için senaryolar

CUMHURBAŞKANI, yeni anayasa için düğmeye bastı.

Haberin Devamı

Kulislerde şimdiden ‘Yeni anayasa için kaç ay gerekiyor’, ‘Strateji ve senaryolar ne olabilir’ soruları dolaşıyor.

Anayasa’nın 175. maddesi gereğince şu olacak:
Yeni anayasa teklifi, TBMM üye tam sayısının (550) en az 1/3’i (183 oy) tarafından yazılı teklif edilebilir.
Yeni anayasanın TBMM’den geçmesi için gereken: 367 oy.
Halk oylaması (referandum) için gereken: 330 oy.
TBMM üye sayıları ve senaryolar- Kritik soru şu: AKP yeni anayasayı, TBMM’den geçirebilecek mi?
AKP’nin TBMM’de 317 milletvekili var. Bunlardan biri TBMM başkanı olursa, oy hakkı bulunmadığından AKP’nin oy sayısı 316.
AKP : % 49.48 317
CHP : % 25.31 134
MHP : % 11.90 40
HDP : % 10.75 59
-Meclis’te ilk oylama: Kritik eşik 267
Yeni anayasa teklifi TBMM’de iki kez oylanır. TBMM Genel Kurulu’nda yapılacak birinci oylama kritik değil, çünkü teklif maddelerine geçilebilmesi ve maddelerinin tek tek kabul edilebilmesi için bu oylamada, katılanların salt çoğunluğu (1/2+1) yeterli.
AKP 317 vekili ile bu aşamayı kolaylıkla aşabilecek çoğunluğa sahip.
-Meclis’te ikinci oylama: Kritik eşik 330
İkinci oylama zorlu, çünkü bu oylamada 330 oyu alamayan herhangi bir teklif reddedilmiş sayılır. Partiler, yeni anayasa oylamaları için grup kararı almıyorlar ve milletvekilleri, kendi iradeleri yönünde oy kullanıyor ve oylamalar da gizli.
-AKP 13/14 milletvekili ile kritik eşiği geçebilir. AKP’nin sıkıntısı bu... Çünkü, oy kullanamayacak olan TBMM başkanına sahip olursa, AKP’nin 316 milletvekili ile kritik eşik için sadece 14 milletvekiline ihtiyacı var. AKP’nin, üstelik gizli yapılacak bir oylamada, kendi milletvekillerinin hiç fire vermemesi koşuluyla, CHP, MHP ve HDP’lilerden, ihtiyacı olan kritik rakam 14’ü yakalaması gerekiyor.
AKP, yeni anayasa teklifinin kabulü için tüm milletvekillerine ‘yakın markaj’ uygulayacak.
317 milletvekilinin tamamının ‘evet’ oyu vermesine çalışacak, garanti altına alacak ve CHP, MHP ve HDP’lilerin, hem yeni anayasa paketinde yer alan maddelerin her birine hem de en sonda yapılacak teklifin topluca oylanması sürecinde en az 14’ünün ‘evet’ oyu vermeleri için ciddi çalışmalar yapmak zorunda!
Özetle... Bugünlerde, AKP amaçladığı yeni anayasa için; CHP, MHP ve HDP’den milletvekili transferi için gereken her türlü stratejik faaliyeti yürütüyor, yürütecek!...
367’nin altı ‘referandum’ demektir. AKP 330 eşiğini aşsa bile, yeni anayasanın otomatik kabulü anlamına gelmiyor.
Anayasa gereğince, TBMM’de üye tam sayısının beşte üçünün (3/5 = 330) üzerinde, ancak üçte ikisinin (2/3=367) altında oyla kabul edilen yeni anayasa hakkındaki kanun referanduma gidiyor. Bu sayısının altında kalınması halinde ise, teklif önce Cumhurbaşkanı’na, onun onayının ardından da referanduma gidiyor.

 

Haberin Devamı

REFERANDUMSUZ SEÇENEKLER

 

Haberin Devamı

CHP ya da HDP’nin birinin desteği yeter: AKP’nin yeni anayasayı referandumsuz geçirebilmesi için, TBMM’deki iki büyük muhalefet partisinin, yani CHP ya da HDP’den birinin desteği yeterli oluyor. AKP’nin 317 oyuna karşılık, CHP’nin 134, HDP’nin 59 oyu var.
Bu partilerden herhangi birisi, yeni anayasaya destek verirse; oylamada 367 sayısı açık farkla geçiliyor. Böylece, referandum olasılığı ortadan kalkar.
Anayasa’ya göre; AKP’nin CHP veya HDP’nin desteğini alarak 367’ye ulaşması halinde bile, ‘referandumdan kurtulunması’ anlamına gelmiyor. Çünkü, tam bu aşamada devreye Cumhurbaşkanı giriyor.
Cumhurbaşkanı’nın TBMM’de 367 ve üzerinde oy ile kabul edilen yeni anayasayı onaylar ve Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girer ya da isterse onaylamayıp referanduma sunma yetkisi bulunuyor. Zannetmiyoruz ki, mevcut Cumhurbaşkanı böyle bir durumda referanduma gider!...

 

Haberin Devamı


Günün sözü


“Yeniden başlayacağız! Her zaman ölümsüz bir ağaç gibi, yeniden başlayacak gücümüz olacak! Yeniden başlamak yaşam işaretidir. Kuruduğunu sandığınız ağacın filizlenmesi gibi.”
Doğan KUBAN



CHP bu işleri düzeltir, aması var

 

CHP bu işi düzeltir mi? Tabii ki düzeltir. Hem de fazla zaman almaz. Bir ipucu vereyim. Sadece İstanbul her üç bölgede sözde önseçimle gelmiş kontenjan adaylarına bakın yeter. Ortaya çıkan tablo şu; İstanbul için söylüyorum: Dini çevrelerden sorumlu kontenjan adayı, Kürt kökenli yurttaşlardan sorumlu kontenjan adayı, özel sektörden sorumlu kontenjan adayı ve sosyal dokudan sorumlu kontenjan adayı... Adı ne bu partinin? CHP. Sonra hep birlikte bağırıyoruz ‘Biz halktan niye oy alamıyoruz?’ Recep Tayyip Erdoğan biz CHP’lilere az bile yapıyor. 2002’den beri sürekli galip. Bu durumdan CHP’nin genel başkanları birazcık utanırlarsa iyi olur. Biz seçimlerde başarısız olduğumuz için üzülüyoruz ama genel başkanların umurunda bile değil. Nasıl olsa kendileri seçiliyor. 2002, 2007, 2011, 2015 (2) Deniz Baykal da, Kemal Kılıçdaroğlu da partinin başında. Görüldüğü gibi milletvekilliğine ara vermemişler. Görüldüğü gibi parlamentoda yarım bıraktıkları daha çok işleri var. % 10 barajı kalkmazsa emin olun ölene kadar burada olurlar. Nasıl olsa bahane var. ‘Atatürk’ün partisini yaşatmak zorundayız.’ Hadi canım sen de...
Abidin AYDOĞDU

 

Mesaj panosu

Haberin Devamı


“DEPREMDEN elektrik enerjisi nasıl elde edilebilir?” Bu konuyu değişik enerji kaynakları zirvesinde anlatacağım. Bugün halka açık toplantıda. Ye: Boğaziçi Üniversitesi, Kuzey Yerleşkesi, Ayhan Şahenk Konferans Salonu. Düzenleyen IEEE.”
Prof. Dr. Övgün A. ERCAN



MHP’de şimdi ne olacak?


MHP’nin aldığı sonuçlar ve geleceği Türk siyaseti için büyük önem taşıyor. Bizde bu konuyu MHP’yi ve Türk siyasetini çok yakından tanıyan, özellikle son dönemde katıldığı TV programlarıyla yıldızı parlayan genç akademisyen, Ahi Evran Üniversitesi Siyaset Bilimi-Kamu Yönetimi Öğretim Üyesi Doç.Dr. Kürşad Zorlu ile konuştuk. Kürşad Zorlu’ya göre Türk seçmeni MHP’den tamamen ümidini kesmiş ve sırtını dönmüş değil. Hatta gerekli adımlar atılır ve kurumsal yenilenme gerçekleştirilebilirse ivme yakalanabileceğini düşünüyor. Zorlu’ya göre 7 Haziran sürecinde MHP’nin hassasiyetleri önemli ve kabul edilebilecek şeylerdi. Ama siyasal iletişim stratejisi başarısızdı, bunların karşı tarafça nasıl ve neden kabul edilmediği anlatılamadığı gibi, “MHP koalisyon ve hatta iktidar olmak istemiyor” şeklinde bir algının yerleşmesine engel olunamadı. Parti teşkilatlarında istenen heyecan ve motivasyon sağlanamadı. Kürşad Zorlu bundan sonra neler yapılması hususunda bu sonuçların MHP’yi ciddi bir sorgulama ve iç muhasebe sürecine taşıyacağına inanıyor ve ekliyor “bunun nihai adresi partinin büyük kongresi olmalı…”  Zorlu ayrıca bu süreçte partinin gerekli olan değişim atağını bir ayrışmaya taşımadan başarması için Genel Merkezin kongre sürecini bir an önce başlatması gerektiğini aktarıyor. Kürşad Zorlu son olarak şu hususların altını çiziyor: “MHP’nin önümüzdeki dönemde hem zihinsel hemde yönetsel anlamda geniş toplum kesimlerinin ilgisini tekrar harekete geçirebilecek bir dönüşüm hamlesini başlatması lazım. Ve siyaset ulaşılabilir hedefler istiyor. MHP seçmen kitlesine gelecekte makul bir kazanma şansı” sunabilmek zorunda. Motivasyonun getirdiği bir zorunluluk bu. İnsanlar 1 Kasım akşamı “gerçekten bu kez olabilir” dedikleri iktidar özlemini en iyi ihtimalle 4 yıl sonraya ötelemek zorunda kaldılar. Olanları sorgulamak, tartışmak ve çözümünü üretmek istemeleri en doğal hakları. Bunun engellenmesi ya da demokratik bir yarış sürecinin oluşturulamaması durumunda daha vahim siyasi sonuçları beraberinde getirebilir.”  


Ecevit’i anmak

 

Haberin Devamı

Solda iz bırakmış tartışmasız tek lider Ecevit’tir.CHP,tarihindeki en yüksek oy oranına, onun genel başkanlığında ulaşmıştır.Sosyal Demokrat ideolojiyi halka anlatabilen tek siyasetçidir.(Demokratik Sol Anlayış ile)Türkiye’de en çok suikast girişimi yapılan siyaset adamıdır. Suikast ihbarı olan mitinge, halka gelmeyin deyip, eşiyle giden, kendiliğinden oluşan en büyük katılımlı açık hava toplantısında, konuşan adamdır o. (1977 Taksim)Emperyalizme karşı savaş vermiştir. ‘Bağımsız Türkiye’ sloganının en yakıştığı siyasetçidir.Tam anlamıyla bir dava adamıdır. İnsana, insan gibi değer veren, şair üslubu ile naif, ülke çıkarları söz konusu olduğunda ondan şahini yoktur.Siyasete bir üslup getirmiştir. Dönemin tüm siyasetçileri, bu düzgün konuşmacıdan etkilenmiştir.Alabildiğine demokrattır. Darbelere, askeri müdahalelere en sert tepkiyi o vermiştir. Bu tepkiler yüzünden uzun süre hapis yatmış, bir cesur yürektir.O bir Türkiye aşığıdır. Ömrünü ülkesine adamıştır.İşte bu Ecevit CHP’nin genel başkanı idi. CHP, çok önemli liderine, katılımlı, düzgün bir anma organizasyonu bile yapamadı.Genel  Merkezce teşkilatların haberi olmayan bir organizasyonla geçiştirildi. Ona yakışmayacak küçük katılımlı bir tören yapıldı.Oysa bugünlerde ihtiyaç duyduğumuz, insanları bir araya toplayacak ortak bir değerimizdi Ecevit.Şimdi siz Ecevit’i anlayacaksınız ki sol bir partide oy nasıl artırılır öğrenebilesiniz.Ecevit’ten, korkmadan miting nasıl yapılır dersini mutlaka almalısınız.Halkla bütünleşme, halkı  bir dava, bir ideoloji etrafında toplama ve saymakla bitmeyecek bir siyaset dersidir Ecevit.İşte CHP’nin kaçırdıkları bunlar.Mecit ŞEKERCİOĞLU

Yazarın Tüm Yazıları