Paylaş
Türkiye’nin en büyük konfederasyonu olan Türk-İş’in genel kurulunda 301 delege yönetim kurulunu belirleyecek. Ergün Atalay başkanlığındaki mevcut yönetimin yeniden seçilmesi bekleniyor.
Genel kurulda, Ergün Atalay’ın ağustos ayında 200 bin kamu işçisi adına bağıtlanan toplu iş sözleşmesi imza töreninde Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’a “Uzasa işi karıştıracağız, en azından kapattım böyle” ifadesiyle, talep ettiğinin altında yüzde 8+4’lük zamma imza atmasından ötürü muhalif sendikalar tarafından yoğun şekilde eleştirileceği aşikâr.
Genel kurulun bir diğer önemli gündem maddesi, muhalif sendikalardan Tekgıda-İş sendikasının daha önce aldığı “Türk-İş’ten ayrılma” kararının hukuki yönden tartışılması olacak.
Tartışmaların ardından Tekgıda-İş’in Türk-İş içinde kalıp kalmayacağı netlik kazanacak.
Konfederasyon yönetimine muhalif sendikalar (Tekgıda-İş, Belediye-İş, Kristal–İş, Basın-İş, Deriteks, Tez Koop-İş ve TÜMTİS) tarafından Atalay’ın karşısına yönetim listesi çıkarılıp çıkarılmayacağı belirsizliğini koruyor. Ancak delege sayılarının az oluşundan ötürü kazanma şansları yok.
Ülkemizde sendikalaşma oranı yüzde 13.76 ile Avrupa ülkelerinin hayli gerisindeyken, sendikalı işçilerden ancak yüzde 7’si toplu iş sözleşmesinden yararlanıyorken, sendikaların ‘sen-ben’ kavgasından uzaklaşarak emekçinin sıkıntılarını ortadan kaldırmaya yönelik çözümler bulması gerekiyor.
Şükrü KARAMAN
DEMRE’DE KENEVİR ANLATILACAK
Muammer KARABULUT Noel Baba Barış Konseyi Başkanı
BULGARİSTAN GÖÇÜ İÇİN EN KAPSAMLI SEMPOZYUM
BULGARİSTAN göçü, ‘Türklerin 1989 zorunlu göçü: 30 yıl sonra göçmenlerin algıları’ başlığıyla 6-7 Aralık’ta Yıldız Teknik Üniversitesi Davutpaşa Yerleşkesi’nde uluslararası bir sempozyumla tartışılacak. Bulgaristan, Yunanistan, Macaristan, Polonya ve Japonya’dan 50’ye yakın akademisyenle geniş katılımlı olacağı bildirilen sempozyumda, göç ve göç sonrasında göçmenlerin durumu ve yaşamları ele alınacak. Başkanlığını Prof. Dr. Mehmet Hacısalihoğlu’nun yaptığı YTÜ Balkan ve Karadeniz Araştırmaları Merkezi’nin (BALKAR) düzenlediği sempozyumun, 30. yılını dolduran zorunlu göç ile ilgili en geniş kapsamlı çalışma olduğu belirtiliyor.
ANTALYA 4.0’LA ÖRNEK OLDU
ANTALYA Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) tarafından başlatılan ‘Antalya 4.0 Projesi’ nedeniyle bir açıklama yapan başkan Davut Çetin, “Böyle bir çalışmayı ilk başlatan ve Türkiye’de konuşan oda biz, yani ATSO oldu” dedi. Çetin şöyle devam etti:
“Tüm Türkiye’ye örnek olacak, Antalya’nın önümüzdeki dönemde vizyonunu çizecek çok güzel bir çalışma çıktı. Ancak araştırmada sadece sanayi 4.0 ile olmayacağını görünce tarım, turizm, ticareti de içine dahil ettik. Çalışmalar başlayınca kentin de 4.0’a hazırlıklı olması gerektiği için kent 4.0’ı da koyduk. Çalışmada ciddi emek harcandı. Dünya artık, turizm, ticaret, sanayi kenti diye anılırken şu anda smart, teknolojik ve akıllı kentler ön plana çıktı.”
TANITKAN 998 ÖDÜL KAZANDI
ANKARALI fotoğraf sanatçısı Recep Peker Tanıtkan’ın ‘50. Yıl Fotoğraf Sergisi’ yarın 18.00’de Kadıköy Kızıltoprak Fular’t Sanatevi’nde açılacak. Tanıtkan, 21 Aralık’a kadar sürecek sergisi için şöyle konuştu: “40 eserim sergilenecek, hepsi doğa fotoğrafları. Bugüne kadar 998 ödül kazandım. Bunlar 3 dünya birinciliği, 2 Avrupa birinciliği, 70 Türkiye birinciliği, diğerleriyse ikincilik, üçüncülük ve mansiyon ödülleri. 45 sergi açtım. Gazetecilik yaşantımda kullandığım eski model fotoğraf makinelerimi, objektiflerimi ve tüm filmlerimi okulum SBF İletişim Fakültesi Müzesi’ne bağışladım. Hürriyet-Tempo dergisinden emekli olduktan sonra ‘Sanatım’ dergisini çıkarıyorum.”
PROF. TÜRK’TEN ‘KANAL’ UYARISI
“İSTANBUL Boğazı’na alternatif bir kanal açılması, İstanbul ve Çanakkale boğazlarının hukuki statüsünü düzenleyen 20 Temmuz 1936 tarihli Montreux Boğazlar Sözleşmesi’nin tartışmaya açılmasına zemin hazırlayabilir. Trakya’nın 150 metre genişliğinde bir kanalla ikiye bölünmesi, komşu illere ve Avrupa ülkelerine karayoluyla gidiş geliş için Kanal İstanbul üzerinde birçok yerde gemilerin geçmesine yeterli, ya çok yüksek ya da açılır-kapanır köprülerin inşa edilmesini gerektirecektir. Böyle bir ulaşım sistemi, karayoluyla taşımacılığı son derece zorlaştıracak ve aksatacaktır.”
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun “Kanal İstanbul’a kazmayı vurduğumuz zaman dünyada denizcilik ve ulaşım bakımından tarih değişecek, dönüm noktası olacak” sözlerine Prof. Dr. Hikmet Sami Türk bu yanıtı veriyor.
Paylaş