Turizmi bekleyen tehlike

Sosyalleşmeyi hızlandıran, toplumsal dengenin kurulmasında rol oynayan, istihdam alanı açan, çarpan katsayısı yüksek, 54 sektörle ilişkili seyahat endüstrisine, turizme bu özellikleri kazandıran kitleselleşme süreci koronavirüs salgınıyla tersine mi dönecek? Koronavirüs salgınının turizme etkilerini değerlendiren turizm araştırmacısı Fehmi Köfteoğlu şunları söylüyor:

Haberin Devamı

Turizm dünyada Marco Polo, bizde Evliya Çelebi ve diğerlerinin keşif amaçlı gezileriyle başlayıp günümüzdeki geniş tanımlı hali ile seyahat endüstrisine dönüştü. 1950’lerden sonra sosyal devlet anlayışıyla büyümeye başladı, işsizlerin bile kullanabileceği bir alan haline gelerek kitleselleşti.

TEHLİKE KORKUTUYOR

Koronavirüs salgını bu süreci tersine çevirecek gelişmelere neden olacak. Dünya turizminde kitleselleşmenin tersine döneceği gelişmelerin ipuçları daha şimdiden görünüyor.

Konaklamadan başlayarak birçok alana bir dizi yeni düzenleme getirilecek. Maliyetler artacak, başka bir ülkeye tatile çıkabilenlerin sayısı azalacak. Fiyatların yükselmesiyle seyahate çıkma, tatil yapma, turizme katılım, bunları karşılayabilecek elit kesimin yapabileceği şeyler olacak. Bu da ulaşım, konaklama ve ağırlamada birçok şeyi değiştirecek. Yeni dönem turizm ürünlerinde bağımsız hizmetler öne çıkacak. Bunlar turizmde ‘mass’ kitle hareketi yerine ‘individual’, yani bireysel seyahatlerin öne çıkacağı bir sürece girileceğinin ilk işaretleridir.

Haberin Devamı

Bu durumda Avrupa’dan başlayarak dünyaya yayılan, 1.4 milyar kişiye ulaşan dünya turizminde, satın alma gücü azalan ve milyonlarla ifade edilen kitle ne olacak?

GÜNÜN SÖZÜ

“SENİN gerçeğin var, benim gerçeğim var, bir de gerçek var.” Lao Tzu

ETİLER HUZUREVİ’NDE PANİK NEREDEN ÇIKTI?

ETİLER Nispetiye Caddesi üzerinde Emekli Sandığı Yaşlılar Huzurevi’nde kalanların geçen hafta koronavirüs testine tabi tutulmaları, bunun üzerine bazı yakınlarımızın haklı olarak ‘telaş’ yaşamaları, bizim de bunu gündeme taşımamız herkesi endişelendirdi.

Bizim derdimiz, buranın da Etilerde polis ve turizm okullarının arsalarının yerlerinde olduğu gibi ‘rant’a kurban edilmek istendiği endişesiydi. Aslında burada kalan 400’e yakın ‘yaşlı’ da aynı endişeleri taşıyordu; çünkü bu yer de turizm ve polis okullarının yerleri gibi ‘kurban’ edilebilirdi.

Zaten, ‘Nispetiye Hanım’ tarafından yaklaşık 60 yıl önce ‘huzurevi’ şartıyla bağışlanan arsanın el değiştirmesi bugün için pek mümkün değil. Girişimlere ailenin mirasçıları da karşı duruyorlar. Huzurevi alanı olan arsaya 2006 yılından beri göz konulduğu anlaşılıyor. 2006-2009 arasında dört kez imar planı değişikliğiyle bölgenin sağlık tesisinden çıkarılarak 8 katlı konut alanına dönüştürülmesi istendi. Ayrıca otel yapılması girişimleri de dikkat çekiyordu. Büyükşehir meclisinin o zamanki CHP’li üyesi Hüseyin Sağ, bakanlık tarafından hazırlanan imar planlarına karşı dava açtıklarını” belirterek “Bunun öyküsü uzundur. Meclis’te biz önümüze gelen dosyaları 6 kez reddettik. ‘Kadir Topbaş neci?’ diye sormak istiyorum. Kamulaştırma donatı alanı (3 bin 182 metrekare) neden yok edilmek isteniyor? Biz biliyorduk ama o yaşlı insanlar bilmiyordu” diyordu. 17-25 Aralık soruşturmasında da bu dosyanın da yer alması açık niyetin ne olduğunu gösteriyordu.

Haberin Devamı

400 KİŞİ KALIYOR

Sakinler tahliye tedirginliğini sürekli yaşıyorlar. 5.8’lik deprem de onları çok tedirgin etmişti. Binanın idarecileri, belki de haklı olarak “Yapılar depreme dayanıklı mı, değil mi?” diye binadan örnekler almışlardı. Bir endişeleri de şuydu: Başka huzurevlerine götürülmeleri.

Koronavirüsten sonra kalanların bir bölümü ‘tedavi’ için hastanelere götürüp muayene ediliyor. Pozitif çıkanlar Süreyyapaşa, Cerrahpaşa veya Florence Nightingale’e götürüldüler.

Şimdi Etiler’de kalanların çoğu ‘karantina’da. İşte bu anlattıklarımızdan endişe duyulmuştu. Biz de haklı olayın ayrıntıları gündeme getirmiştik.

AZINLIK GAZETELERİ: ‘YAŞAMAK İSTİYORUZ’

Haberin Devamı

AZINLIK gazeteleri zor bir dönemden geçtiklerini anlattılar. Türkçe-Ermenice yayın yapan Agos (Yetvart Danzikyan), Türkçe-Süryanice yayın yapan Sabro (David Vergili), Türkçe-Ladino dilinde yayın yapan Şalom (İvo Molinas) ve Türkçe ile Kuzey Kafkas dillerinde yayın yapan Jineps (Serap Canberk) korona günlerinde gazete çıkarmanın zorluklarını anlatırken “Zor bir dönemden geçiyoruz. Çözümler arıyoruz. Devletin 2020 ödeneğinin erkene çekilmesini bekliyoruz” dediler. Bianet’e konuşan yayın yönetmenleri, okurların-abonelerin online gazete fikrine sıcak bakmayarak, basılı gazete istediklerini anlattılar.

MESAJ PANOSU

“SORARIM, 1 milyon yazılımcıyı nasıl istihdam edeceksiniz?” Onursal ADIGÜZEL

Haberin Devamı

“DEVLETLERİ devlet yapan kendi koydukları hukuku uygulamaktır.” Ümit ÖZBAĞ

(KORONAVİRÜS) “Ölüm olaylarını neden sorgulamayalım?” Muharrem İNCE

BİLİYOR MUSUNUZ?

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi’nin, pandemi nedeniyle kültür-sanat camiasının çok zor durumda olduğunu hatırlatarak, Kültür ve Turizm Bakanı’na “Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca toplanan özel kopyalama harcında 2017 yılı itibari ile biriken 320 milyon liralık fon nerede” diye sorduğunu...

CHP Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köy İşleri Komisyonu üyesi Ayhan Barut’un, Türkiye’nin son 10 yılda hayvan ve et ithalatına 8.5 milyar dolar ödediğini belirterek, “Yerli üretimi ve yetiştiricileri desteklemek yerine hayvan ithalatına gitmek sorunları çözmüyor, aksine daha da derinleştiriyor. İthalat yerine hayvancılık desteklensin, yetiştiricilerimiz para kazansın, yurttaşlarımız da uygun fiyata et tüketebilsin” dediğini...

Haberin Devamı

(Yarın: Gazipaşa yağmalanıyor mu?)

Yazarın Tüm Yazıları