Paylaş
13 yıl yurtdışında çalıştım. TRT-INT kanalı biz ve yabancılar için Türkçe olmasına rağmen bir övünç ve referans kanalı idi. Yurtdışındaki bir Türk, Türkiler; Türkiye’den haberler ve turizm yerleri programlarını severler. Son 3 yıl içinde TRT’de çeşitli kanallar kurulurken, bazı kişilere menfaat sağlanmış ve TRT kurumuna, yandaş medyadan 989 kişi alınmıştır.
1- EL-TÜRKİYE kanalı: Arapça yayın yapan bu son kanal; Arap zevkine hitap etmemekte, 3 milyon Arap vatandaşımıza da enteresan gelmemektedir. TRT Lübnan stüdyolarından artistleriyle, sohbet yayınlamaktadır. Lübnan zengin ve Ortadoğu’nun Paris’idir. Suudi televizyonları devlet kanalları olup sansürlü kanallardır. Diğer laik Arap ülkeleri için LBC Lübnan ve Prens Tallal’ın MBC kanalları Londra’dan açık ve doyurucu yayınlar yapmaktadırlar. Araplar LBC yerine niçin TRT’yi izlesin ki? TRT’de güya Kutlu Doğum Haftası kutlanmaktadır. Arap âleminde, böyle bir gün, tasavvuf musikisi, mevlit, dua, zikir yoktur. Arap kadınları Türkiye’deki modern sosyal yaşamı özlerler. Onlar uçakla Türkiye’ye gelirken çarşafları atıp modern kıyafetlere girerler. Arapların sevecekleri, Türkiye ile ilgili turistik tesisler, AVM’ler, varsa onlara hitap edecek diziler ve haberlerdir. Son yıllarda Türk dizileri Brezilya dizilerinin yerini almışlardır. Katar’dan yayın yapan EL-CEZİRE kanalı sansürsüz yayın politikasıyla dünyada mükemmel izleyici bulmaktadır. Üstelik El-Türkiye Arapça kanalının Arapçası da zayıftır.
HANİ BBC VE CNN
2- TRT-HABER- TRT2 kanalı saat başı haberleriyle, CNN, BBC kanallarına yaklaşmaya çalışan mümtaz bir kanaldı. TRT-Haber kanalı kurulurken, TV koordinatörü, “Biz BBC ve CNN’den daha iyi haber kanalı olacağız” demiş, biz de sevinmiştik. Oysa tatbikattan şoke olduk. Bu kanalda saat başı haberler kaldırılmış, 21.30 ana haber bülteni masalı uydurulmuş, hiç spikerlik tecrübesi olmayan magazin spikerleri haber spikeri olmuş, dahası yandaş basının yazarları, uzun haber programlarını işgal etmişlerdir. Meraklısı gazeteyi alır okur, malum fikirler. Bu kimselere 4 saatlik programlar için 30.000-50.000 TL ödendiği söylenmektedir.
İŞLEVSİZ KANALLAR
3- TRT Müzik- TRT4’teki klasik TSM ve halk müziği programları iptal edilmiş, Tepebaşı stüdyosunda, eskimiş arabesk hep aynı yandaş sanatçıları korumak için müzik kanalı kurulmuştur.
Ankara’daki görkemli Orkun Stüdyoları kapatılmıştır. Sanatçılar da savrulmuştur.
TSM saygın bir müzik olup Yunan, Ermeni, Amerikalı, Avrupalı, Iraklı ve Mısırlı dinleyicileri vardır. Türk halkı kendi öz müziğini istemektedir. Arabesk müzik ise Lübnan televizyonunda çalınan bestelerin Türkçe tercümesidir.
4- TURİZM-BELGESEL kanalı ise köhne İzmir stüdyolarına terk edilmiş, TRT’nin tozlu arşivlerini yayınlamaktadır. Oysa İtalyan uydularını tarasınlar ucuz, güzel turizm kanalı nasıl olurmuş, görsünler!
5- TRT-TÜRK- Bu kanalın sebebi bizce, yandaşlara yurtdışında kadrolar açmak olarak gözükmektedir. Bu kanal bir aydın kanalı görümündedir. TRT2 ile birleştirilebilirdi.
6- TRT-AVAZ tamamıyla işlevsizdir. Uzun, can sıkıcı programlar Türki halklara hitap etmeyen programlardır.
7- TRT Spor Kanalı- Bu kanal 25 yıl önce kurulmasına rağmen gelişememiş GAP ve TBMM kanalları arasında işlevini yitirmiştir. TRT3 kanalının popüler bir spor kanalı olabilmesi için full-time spor yayını yapması gerekir. Oysa çok sonra yayına başlayan NTV Spor, Spormax kanalları mükemmelen spor yayını yapmaktadırlar.
TRT NE YAPMALI
* İNGİLİZCE TRT-WORLD kurup, CNN, BBC, EL-CEZİRE kanalları gibi dünyaya hitap etmelidir. Katar’ın EL-CEZİRE kanalı tüm 3. dünyadan haberler vererek TRT’ye örnek olabilir! Şahsen bu kanal sayesinde, CNN ve BBC gibi kanalların foyası meydana çıkmıştır. Irak seçim sonuçlarını bu kanallar gizlerken, EL-CEZİRE kanalı seçimleri muhalefetin kazandığını açıklayıvermiştir. Lafla atılım yapılmaz. TEK’in elektrik faturalarından kesilen paralar savrulmaktadır. Bu konudaki özel kanalların şikâyeti haklı gözükmektedir!
* Merak etmesinler, Türk halkı dış kanallardaki kaliteyi görmektedir. Maksat, çok sayıda kanal değil, kaliteli, gerçek yayın politikasına dönülmesidir. Bizce TRT’nin eski yayınları daha kaliteli ve objektifti.
Aslan ÖZMEN
Y. Makine Mühendisi
Cahiliye dönemi
PROF. Yalçın Küçük, artık televizyonlara çıkarılmıyor.
odatv.com’a konuşuyor. Son söyleşisinden ilginç yorumlar:
“Toplum çok büyük ölçüde cinsel talep yaratmakta ve gerekli arzı sunamamaktadır. Bu nedenle cinayetler olmuştur. Mesele budur. (...) Bu düzen tarikatlar ve cinsel tahriklerdir. Olay budur. Bu düzen magazin ve tarikatlarla ayakta duruyor. (...) Dizileri görüyor musunuz, huriye dönüştü erkekler. (...) Artık Türkiye, Stalin’i olmayan Stalin dönemindedir. İdare de böyledir. Artık görüyorsunuz, valiler, kaymakamlar partilerle özdeşleşmiştir, tarikatlarla özdeşleşmiştir.(...) 1963’ün, 1953’ün, 1943’ün, 1933’ün, 1923’ün, 1913’ün Türkiye’si değil bu.”
Neyin Türkiye’sine döndük hocam!
Afgan-Irak değil Siirt
EMİNE Erdoğan, Brüksel’de konuşmasına “Bizler Avrupa kadınlar...” diye başlamış ve “Afganistan ve Irak’ta büyük acılara maruz kalan kadınların çığlıklarına hassasiyet gösterilmesini” istemiş.
Peki Siirt’teki kadın ve kızların çığlıklarını ne yapacağız.
Sayıları giderek artan intiharları, küçük çocuklara tecavüzleri de gündeme taşımak için kendi kenti olan Siirt’te böyle bir toplantı düzenlemeyi düşünür mü?
Biliyor musunuz
- MİMAR ve kentbilimci Vefik Alp’in, 3. Boğaz köprüsü için “Umarım ilgili belediyelerin meclisleri proje önlerine geldiğinde bu çevre ve doğa kıyımına ortak olmazlar.
Son karar verilmeden önce 3. köprü ve otoyolları projesine alternatif proje ve stratejiler, benim hazırladığım çevre duyarlı ‘Transmar Yüzer Geçişi’ ve diğerlerinin, İstanbulluların ve STK’ların önünde bugün ilan edilen proje ile karşılaştırılması gerekir” dediğini...
- UKRAYNA’dan THY uçağı ile getirilen Cengiz Yükselen’in (By Cengo) cenazesinin siyasi parti temsilcileri yanında GS, BJK ve FB taraftarlarınca kaldırıldığını, bu arada cenaze namazını kıldıran Belediye imamı Orhan Sağlam’ın konuşmasında çalışanların 1 Mayıs Emek Bayramı’nı kutladığını...
Paylaş