Paylaş
Nöbetçi mahkeme, zanlılardan Tavşanlı Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Davut Efe, Tavşanlı Motorlu Taşıyıcılar ve Nakliyeciler Odası Başkanı, Tavşanlı Motorlu Taşıyıcılar Kooperatif Başkanı ve Kütahya Esnaf Odaları Birliği Başkan Vekili Hacı Ziya Demir, GLİ Kömür Satış memuru İdris Çelik, Tunçbilek Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı İsmail Akın ve kömür ticareti yapan Mehmet Yılmaz tutuklanırken; GLİ eski başmühendisi Halil İbrahim Badek, GLİ eski Pazarlama Müdürü Remzi Çolsan, kömür satıcısı Abdullah Dinç, kömür satıcısı Uğur Demirsöz ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
MECLİS'E TAŞINDI
Tavşanlı'daki kömür operasyonuyla ilgili iddialar CHP tarafından parlamentoya taşındı. CHP Grup Başkanvekili Prof. Haluk Koç bu konuda önceki gün Meclis'te, köşemizde üç günden beri yer alan haberleri gündeme getirmişti. Dün de Eskişehir Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi aynı şekilde "Tavşanlı'da stok fazlası kömürün bazı şirketlere ucuz fiyata satıldığını ve TKİ'nin 5.2 milyon YTL zarara uğratıldığını" müfettiş raporlarına dayanarak gündeme getirdi. AKP Kütahya Milletvekili Hüsnü Ordu'nun, olayı soruşturan Tavşanlı Savcısı'na bir mektup yazmasının düşündürücü olduğunu savunarak şöyle dedi:
"Bir AKP'li vekil neden savcıya mektup yazma ihtiyacı hisseder? Bunu ancak altından çok şey çıkacağı korkusuyla yapmış olabilir. Bu olayın içinde AKP yöneticileri ve Hüsnü Ordu var."
DYP VE MHP
AKP Kütahya Milletvekili Hüsnü Ordu ile dün yine konuştuk ve ona şunu sorduk: "Siz geçen dönem FP'den Tavşanlı Belediye Başkanıymışsınız." "Evet" dedi. 1999'da göreve gelmiş, FP ile sonra ters düşmüş, bunun üzerine 'yenilikçi' olduğunu söylediği AKP'ye geçmiş ve 2002'de de Kütahya 1. sıradan parlamentoya girmiş. Hakkında savcılığa müdahale ettiği iddialarına, "Benim karnım ağrımaz" diyen Ordu, "Bundan rahatsız olmadınız mı hiç?" sorusuna, "Her şeyin muhatabı savcılıktır, biz bile gelenleri iletmekle görevliyiz. Yargıya müdahale edemem" diye konuştu.
- Siz kömür külünden beton yan maddesi ürettiğinizi söylediniz sadece, daha önce kuyumculuk da yapıyormuşsunuz?
- Evet.
- Eski AKP İlçe Başkanı Mümtaz Serdaroğlu ve Uğur Demiröz kimdirler?
- Onların hiçbir ilgisi yoktur. Ben Tavşanlı'da herkesi tanırım ama onlar yakın arkadaşım değillerdir.
- Tavşanlı'da AKP'ye dönük çeşitli iddialar gündeme getiriliyor.
- İnsanları zan altında bırakmak kolaydır. Müfettiş gelmiş, suçlular hakkında idari cezalar verilmiş, yargı ise devam ediyor. Savcılık kararıyla tutuklananlar arasında hiçbir AKP'linin olmadığı görülecektir.
Tavşanlı'daki kömür yolsuzluğuyla ilgili soruşturma haberlerinin yer aldığı Hürriyet'in neden toplatıldığını soruyoruz:
"Bilemem... Ama hakkımızdaki yazılar da fotokopi çektirilip dağıtılıyor. Tabii seçim zamanı MHP'lisi de, DYP'lisi de zayıf düşmemizi istiyor."
KÖMÜRE ZAM
Tavşanlı'daki iktidara yakın yerel medyanın bu haberleri hiç vermediği dikkat çekerken, sadece 'Kütahya Haber' olayı yazabilmiş.
Bütün bunlar olurken GLİ'de kömüre önceki gün yüzde 10 zam geldi. Zammın, tüketiciye yüzde 15 dolayında bir yük getireceği bildirildi.
Laleli'ye 'Akmerkez' yapacağım
"BEN, Eminönü'de, 2.5 dönüm üzerindeki metruk Gedikpaşa Okulu'nun yerini Özel İdare'nin ihalesinden 21.4 milyon YTL'ye alan işadamı Mehmet Çeker'im.
Eminönü Belediye Başkanı Nevzat Er'le Pötürge'den aynı köylüyüz ve yakın akrabayız. Akraba olduğumuz için seçimde destekledim. Ancak benim ihaleye girişimden haberi olmamıştır. Ben 40 yıldır İstanbul'dayım, Tahtakale'de işe başladım. Şimdi Işık Plastik'in sahibiyim. İhaleye oğlumun internetten görüp söylemesi üzerine girmeye karar verdim. İhalede en yakın katılımcıdan 2.8 milyon YTL fazla verdim. %18 KDV'yi de hesaplarsanız toplam ödeyeceğim miktar 26.5 milyon YTL'dir. Ben Eminönü'nin dokusuna çok güzel şeyler yapacağımı söyleyebilirim."
- Bizim itirazımız ihaleyi almanız değil, Yarımada'nın turistik açıdan değerlendirilmesinden öte 'panayır'a dönüştürülmesi, bir kültür merkezinin olmayışı...
- İnanın, Nevzat Bey'le danışıklı dövüş yok. Hiçbir yanlış işte olamam.
Eminönü benim gibi bir adam kazanmakla şanslıdır
- Ne yapacaksınız buraya...
- Tapuyu elime alınca bakacağım. Bir kere beton yığını olmayacak, çok güzel bir konsept geliştireceğiz.
- Otel mi, işmerkezi mi?
- İşmerkezi olursa Akmerkez'den daha güzel bir şeyi düşünüyorum. Turist çekecek bir yer, Laleli'ye yeni bir hüviyet kazandıracak.
Biliyor musunuz
- SUAT Yalkın'ın başkanlığını yaptığı İstanbul Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği'nin (İSTESOB), Türkçe sözcüklerle birlikte 'yabancı/ithal malların' yaygınlaşması karşısında, 13 sivil toplum kuruluşuyla beraber Türkiye ölçeğinde bugünden itibaren 'Yerli malı ve tutumluluk kampanyası'nı başlatacağını (533-244 60 40)...
- BTP Genel Başkanı Haydar Baş'ın konuşacağı 'Bağımsız Türkiye' mitinginin yarın 12.00'de Çağlayan'da yapılacağını. (0212-451 52 87)
ÇÖMEZ
CÜNEYT E. Koryürek dostumuz 'Çömez-Öğrenmenin Dayanılmaz Keyfi' adlı kitabında "İmrenme, özenme ve tüketme ile umutsuzluk ve mutsuzluğun kol kola gezdiği Türk toplumunda iyimser, insancıl ve cesur birilerinin yaşadığını müjdeliyor" diyor. Dostlarına gönderdiği kitaplara "Bu kitap sahibinindir, ad soyad" yazan bir etiket ekleyen Koryürek çevresinde bu tarz jestleriyle biliniyor.
Araba yeğenimindir
TARSUS Özelbahşiş Belde Belediye Başkanı AKP'li Mustafa Özer, dünkü "Başkanıma iki sorum var" başlıklı okur mektubuna şu yanıtı veriyor:
"Araba benim değil, yeğenime aittir. Kiralık olması söz konusu değildir. İsterseniz ruhsat fotokopilerini gönderirim.
Diğer konu TCDD'nin satışa çıkardığı hurda raylar konusu iki yıl önceki bir olaydır. Bütün belediyelerin yaptığı gibi, ihale kanununa uygun olarak ihtiyacımız olanı kullandık, ihtiyacımız olmayanı değerlendirdik."
Et değil ekmek
RECEP Tayyip Erdoğan zamanında halkın sofrasındaki ekmek sayısı artmış. Bu halka verilen değerin, fakirleşmenin tipik göstergesidir. Halkın sofrasına et, süt, balık, meyve, sebze yerine bol bol ekmek...
Çünkü bu değerli besinler halka değil AKP'nin elitlerine lazım.
İşte AKP’nin ve Tayyip Erdoğan’ın 'başarıya' ulaşan politikası bu!
Osman KOVACIOĞLU
Tayyib firması zararımı karşıladı
OKURUMUZ Bekir Dinç, "Yalçın Bey, 'İthal torba kömürde oyun' başlıklı (14.11.2006) yazıyı yayınladığınız için teşekkür ederim, yazının ardından Tayyib adlı kömür firmasının yetkilisi geldi" diyor ve şöyle devam ediyor:
"Eksik kömür çuvallarını gösterdim. 8-10 çuvalı beraber tarttık; ikisi 27 diğerleri 22-23 kilo geldi. İlgili 'Tamam abi haklısınız, sana 100 kilo kömür getirelim, zararını karşılayalım' dedi. Hadi benim zararımı karşıladılar ya onca insan ne olacak?"
Mesaj Panosu
- ÇANAKKALE 18 Mart Üniversitesi Anafartalar Yerleşkesi'nde, 22 Kasım’da TRT spikeri Ayşe Egesoy şiir gecesinde yer alacak; ertesi gün de C.Fehmi Başkut'un 'Paydos' filmi gösterimi ile yönetmen Ülkü Erakalın, Ediz Hun ve Selma Güneri'nin söyleşisi var.
- 'İTHAL kömürde vurgun sürüyor' başlıklı yazınızı okudum. Size, müsaade ederseniz bir şey sormak isterim: "Hangi işlerinde vurgun yok ki?"
Artık vurgun, talan vs. günümüzde normal oldu. Bir sene daha dayanacağız, çaremiz yok.
Ergun CAN
- İETT'ye.. Otobüs numarası vermek istemiyorum ama birçok otobüs şoförünün, sefer sırasında alenen sigara içtikleri dikkat çekiyor. Lütfen uyarınız.
Naci DOĞRU
Kırmızıgül’e anımsatmalar; mektep ve merkep!...
MAHSUN Kırmızıgül'ün Urfalıları rencide eden sözlerinin ardından özür dilemesi yetmiyor. 'Mektepli' bir sanatçı olarak en azından konservatuarda öğrenmesi zorunlu bilgiler olması gerekiyor.
Halk müziğinde iddiası ve İbrahim Tatlıses gibi bir sanatçının tahtında gözü olan Kırmızıgül'ün, müzik yaşamında beslendiği bir kaynağı aşağılaması da dikkat çekiyor.
Diyarbakırlı hemşehrimiz, o kaynağın sadece Tatlıses'i değil Şair Nabi'yi, Yılmaz Güney’i (esas Sivereklidir), Mehmet Akan’ı, Bekir Yıldız’ı, Ahmet Özhan'ı, Seyyal Taner’i, Müslüm Gürses’i, Mahmut Tuncer’i, Dündar Yıldız’ı, Ahmet Kanneci’yi, Ferhat Göçer’i, Nuri Sesigüzel’i yaratan bir kaynak olduğunu da göz ardı ediyor.
Kırmızıgül, albümlerine güç katan Kazancı Bedih, Abdullah Balak ve Tenekeci Mahmut'un da o topraklarda doğduğunu unutuyor.
Dünyada kilise aryalarının ilk kez Urfa’da bestelendiğini, müzik tanrısıyla ilgili bir heykelin Urfa’da ortaya çıkarıldığını da Kırmızıgül’ün konservatuarda okuyup öğrenmesi gerekiyor.
Urfa, Türk müziğine kazandırdığı seslerle müziğin başkenti unvanını hak ederken, Kırmızıgül, böyle bir kentte rockçılar da olsa sanatçıların aşağılanamayacağını ve hele taciz edilemeyeceklerini de çok iyi biliyor.
Kırmızıgül’e son anımsatmayı rock müziğiyle ilgili yapmak gerekiyor. Film ve klip çalışmaları nedeniyle okulunu yıllardır ihmal eden Kırmızıgül’ün, müzik tarihiyle ilgili bilgilerde de sınıfta kaldığı anlaşılıyor. Rock sanatçılarının Urfa’da taciz edileceğini iddia eden Kırmızıgül’e, Amerika’da, dünyanın sayılı rock gruplarından birinin adının Yezda Urfa olduğunu da anımsatmak yetiyor.
Merkebin bile makamla anırdığı söylenen bir kentte, insanların müzik kültürleri bir yana, konukseverliği, mertliği ve dostluğunu öğrenmek için ne yazık ki mektepli türkücü olmak yetmiyor!
Urfalılar, Kırmızgül’ün özrünü “Başımız gözümüz üstüne” diye selamlıyor ve onu hem müzik kültürü ve bilgisini arttırmak hem de hemşehrilerinin çiğköfte ve mırra tadındaki dostluğunu yeniden tanımak için 13 bin yıllık bir kentte davet ediyor.
Turistler, rockçılar ya da başkaları gibi kendisinin de Urfa sokaklarında çok rahatlıkla yürüyebileceğinden de emin olması gerekiyor!
Mehmet FARAÇ
Ben bir kağıt para kolleksiyonerim ama...
BEN amatör olarak Türkiye Cumhuriyeti kağıt paraları koleksiyonu yapmaktayım. İlk Türk kağıt paraları 1927 tarihinden itibaren İngiltere'de Fransa'da ve Almanya'da basıla gelmiş, 1958 yılından itibaren Ankara Devlet Banknot Matbaası'nda basılmış ve 1958 yılından bugüne gelinmiştir.
1927'den 2006 yılına kadar 8 Emisyon olarak basım yapılmış 8. Emisyon AKP zamanında yapılmıştır. 1-7 emisyondaki paralar alfabe sırasındaki harflere göre toplanmakta ve biriktirilmektedir. 7.Emisyon 10.000.000 A 36965397 ve bunun B'si de basılıp tedavüle çıkınca onu da koleksiyon ilave etmekteyiz.
AKP'nin bastırmış olduğu paralarda ise büyük suiistimaller yapılmakta Türkiye'deki koleksiyoncuları da bu işten vazgeçmek noktasına getirmektedir.
Dün yeni basılan 20 Ytl paranın G serisi çıktı 3 ay oldu halen temin edemedim. Araştırıyorum bir para satıcısı bende var dedi, 85 Ytl istedi. Neden dedim, artık tarama suretiyle para biriktirmeniz gerekmektedir, nedir o dedim, gösterdi. Şunu gördüm 20 Ytl G 58888888 serisini taşıyordu, diğer bir paraya baktım 20 A 01111111 ve B 01999999 gibi seri paralar satılmakta bu yeni paralar satılmakta bu yeni para için ikramlı 85 Ytl istenmektedir.
Bir banknot matbaasının elemanı makinen başında durmuş bu şekilde bol sıfırlı, bol 5'li bol 3'lü rakamı olanları ayırt etmiş 85 Ytl'den satarak piyasada dolaşmaktadırlar. Böyle koleksiyonculuk olur mu? Dünyanın hangi ülkesinde paralar bu şekilde biriktirilmekte.
Bir dedikodu; bu paraların ilk harfleri ve rakamları Bakanlara takdim edilmektedirler.
Ali KARAKAYA
Cezalar
19 Kasım Dünya Trafik Mağdurları Günü... Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizin de en büyük sorunlarından biri trafik terörü. Resmi kaynaklara göre trafik kazalarında ölenlerin sayısı yıllık, en az 3.500 kişi. (Resmi olmayan verilere göre bu rakamın 8.000 civarında olduğu söyleniyor) Tüm dünyada 45 yaş altı ölümlerin birinci nedeni. Ülkemiz hala gelişmekte olan bir ülke ve sorunlarımız büyük ancak trafik de bizim sorunumuz. Her gün trafik içerisinde çektiğimiz sıkıntı, kayıplar, kazalar, sakatlanmalar, zaman kaybı ve maddi kayıp.
Dileğimiz, lütfen her yıl, Kasımın üçüncü pazarı, trafik terörüne kurban gidenleri bir gün için hatırlayın...
Çok değerli insanlarımızı kaybediyoruz. Cezalar caydırıcı olmalı, herkes kurallara uymalı, uymayanları uyarmalı ve sadece kendimizi değil, karşımızdakini ve yanımızdakini de düşünerek kayıpları azaltmalıyız.
Yeşim TİRYAKİOĞLU-Trafik Mağdurları Derneği Adına
Paylaş