Tarihi eser çetesi sata sata bitiremedi

Acar yıllardır bu konuları Cumhuriyet’te yazdı. Tarihi eserler konusunda dünyada tanınan bir uzman-gazeteci...

Pazar günü ‘Sabah’ta Abdurrahman Şimşek’in, tarihi eser soygunları ile ilgili önemli bir haberi vardı. İstanbul Mali Şube Müdürlüğü’nün, 15 ay süren operasyonuyla Cumhuriyet tarihinin en büyük tarihi eser kaçakçılığı çetesi ele yine ortaya çıkarılmış. 35 kişi, Emniyet’in muhbirleri sayesinde yakalanmış... ‘Tarihi eser çetesi’nin liderleri arasında Aziz Telliağaoğlu, Karkamış definesini kaçıran Fuat Üzülmez ve Fuat Aydıner de bulunuyor. Çetenin kaçırmaya çalıştığı eserlerin sayısının 1700’ü bulduğu ve bunların dış piyasa değerinin 500 milyon lira olduğu belirtiliyor.

Çoğu Mardinli olan bu isimler Münih üzerinden çalışıyorlar.

Bu konu çok geniştir; herkes birbirini tanır. Türkiye son yıllarda ‘uyanık’ davranmaya başlamıştır. Yoksa giden gitmiştir.

Karun Hazinesi ile ilgili araştırmanın 17 yıl, Elmalı Definesi’nin ise 4 yıl sürdüğünü bildiren Özgen Acar’a, bu tarihi değerlerin nasıl talan edildiğini sormaya kalkmadan şunu söyledi:

“Sabah Gazetesi’nin haberindeki adların hiçbiri benim için yeni değil... Gazeteye yansıyan fotoğraflarda görülen nesneler de çok sıradan. Türkiye’de bu işin yapanlar ‘kremanın da kreması’ kişiler. Adı verilenler arasında metal dedektörle define arayanlardan tutun da yerel patronlara; malı yurtiçinde taşıyanlardan,
gümrüklerde rüşvet verip malı yurtdışına çıkaran ‘jokeylere’ kadar çeşitli kişiler var.

4 TONLUK LAHİT KAÇIRILDI

Haberde sikkeleri kozmetik kremler içinde havaalanından çıkaranların da bulunduğu bildiriliyor. Bu basit bir yöntem... Bir tonluk heykel ‘oyuncak kalıbı’ ya da Perge’den dört tonluk ‘çelenkli lahit’ de İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan kaçırıldığına göre bu yöntem bu örneklerin yanında çocuk işi kalıyor.
‘Yüzyılın definesi’ diye bilinen ‘Elmalı Definesi’nin kaçırılışının mimarları da bu kişiler arasında yer alıyor. Bu defineden bir gümüş sikke 600 bin dolara satılarak dünya rekoru kırmıştı.

CHİCAGO’DA SATILDI

Ancak aynı kişiler daha sonra ‘Kargamış Definesi’ni yurtdışına da kaçırmışlardı. Hatta bu ikincisinden aynı nitelikli bir sikke Chicago’da 1.5 milyon dolara satılmış, ayrıca bir Yunan Bankası, Atina Nümizmatik Müzesi için iki adet satın alarak, kendilerinde bulunmayan bu ‘zafer sikkesi’ ile tarihlerinin zenginliğinin sergilenmesini sağlamıştı.

Bu insanların bu tür büyük olaylarda değil de bu kadar basit eserlerle yakalandıklarını anlamak çok güç! Herhalde ‘hakkı verilmeyen’ bir muhbir ‘intikam’ aldı!”

Karadeniz’i AKP’ye teslim etmeyeceğiz

CHP saflarında siyaset yapan bir gurup Karadeniz kökenli partili “Sahil partisi denilen CHP Karadeniz sahillerinde neden yok?” sorusuna cevap aramak için düzenlenen bir arama konferansında bir araya gelmiş. Eski CHP İstanbul İl Saymanı Seyfi Erbaş, eski Beyoğlu Belediye Meclisi üyesi Turhan Topal, Beşiktaş Belediye meclisi üyesi Kerem Kumbasar’ın girişimi ile Point Otel’de yapılan arama konferansına, eski milletvekilleri, örgütlerde görev yapan belediye başkanları, belediye ve il genel meclisi üyeleri olmak üzere Karadeniz kökenli 50’ye yakın partili katıldı.

Erbaş “CHP’nin sahil partisi olarak lanse edilmesinden hareketle Karadeniz’den eskiye göre neden daha az oy alındığını tartışarak, Karadeniz sahillerinde neden yokuz, sorusuna cevap aradıklarını” belirterek şöyle konuşuyor:

“CHP iktidara gelecekse sadece Ege ve Akdeniz’de değil ülkenin her köşesinde var olmalıdır ve de başarılı olmalıdır. Uzun yıllardır CHP’ye oy veren yüz binlerce partilinin de yaşadığı Karadeniz Bölgesi’ni göz göre göre AKP’ye teslim etmeyeceğiz. Önümüzdeki günlerde bu arama konferansının ikincisini ve ardından da geniş katılımlı bir çalıştay düzenleyeceğiz.”

Biliyor musunuz

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, partinin kapısını açık tutacaklarını ve milletvekili seçimlerinde adayların büyük ölçüde üyelerle yapılacak önseçimle belirleneceğini açıklamasından sonra CHP’ye büyük bir kayıt başvurusunun olduğunu; bu arada CHP’ye dönmek için iradelerini bildiren Hikmet Çetin, Fikri Sağlar, Celal Doğan ve Doğan Taşdelen’in ardından eski Esenyurt Belediye Başkanı Dr. Gürbüz Çapan’ın da “Cumhuriyet’e karşı olan sorumluluğumuz gereği Genel Başkan’ın çağrısına uyup partime dönme kararı verdim” dediğini...

Mesaj panosu

BİR savcı, yasal olmayan, istihbari nitelikli dinlemenin kanıt sayılması için Yargıtay’a başvurmuş... Özel mesajım: Yasal olmayan istihbari amaçlı dinleme, adaleti dinlememedir.
Nurettin KAPTAN

AYVALIK-Midilli yolculuklarının yurt giriş-çıkış kapısı üç hafta önce kapatıldı. Nedeninin ne olduğu konusunda çeşitli söylentiler var, ama bu kapının kapatılması en çok Ayvalık esnafını vurmuş durumda. İlçeye artık Midilli Adası’ndan alışverişe kimse gelemiyor. Esnafın en az 1 milyon Euro zararı olduğu belirtiliyor. Konunun gündeme alınmasını ve çözüm bulunmasını istiyoruz.
Nushan ERDEM- Metalurji Mühendisi