BİNLERCESİNDEN sonra bir kez daha başardık. Bir yılı geri bıraktık. Bir yıl nedir ki diye düşündüğümde, göz açıp kapayıncaya kadar süren saniyelerin gürültüsünde kaldım.
Aldığımız ve verdiğimiz soluk. Alıp verdiğimiz zaman ve paylaşılanlar.
Nasıl da hak etmeyi bekliyoruz yeni bir yılı! Ve neler de umuyoruz!
Şimdi lütfen 30 saniye tutun soluğunuzu...
Tutun soluğunuzu ve düşünün ki, o soluktan sonrasına hakkınız yok.
Yaşanmaması gereken şeyler mi vardı?
Tutun soluğunuzu ve soluk almaya başladığınızda yaşayabilmeniz için kıpırtılı bir düş yaratın kendinize... Oldu mu? Olmadı değil mi?
Soluk almadan geçirdiğiniz 30 saniyelik o sürede bir düşün kıpırtısını yaşatmak isteğinizi de kaydedeceksiniz...
Sahi bir yılda kaç solukluk saniye var.
Ne çok zamana sahipmişiz dediniz mi? Ne çok düş kurabilir, ne çok düşünüzü yaşatabilirdik kimbilir, dediniz mi şimdi?
Ne yaptınız? Kaç kıpırtıyı öldürdünüz böyle içinizde.
Kaç düşü bir sonraki soluğa bırakamadınız. Ya da kaç soluğu sadece sizin hakkınız sandınız? Mümkünken!
Belki de bu son soluğunuz! Sevginizi sizi sevenlerin de duymaya hakkı var ve dünyanın, son soluklarıymış gibi sevgiyi söyleyen insanlara ihtiyacı var.
Sevgili yıllar dileğiyle.
Necla MARAŞLI
Bayülgen’e dikkat
OKAN Bayülgen'i son zamanlarda sanki daha bir sıklıkla TV'lerde görüyoruz. Geçtiğimiz haftalarda, Kanal D'deki Genç Bakış programında ekonomi, sanat, kültür ve siyaset üzerine etkileyici konuşması bizi saatlerce ekran başında bırakmıştı. Önceki günlerde ise Objektif programında Türkiye'yi bekleyen AB süreci ve Kıbrıs meselesi gibi konular üzerine somut görüşler belirtti. Oyuncu ve televizyoncu olarak takdir ettiğimiz Bayülgen'in Atatürk'ün Kuran-ı Kerim'i Türkçe'ye tercüme ettirdiği Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır'ın torunlarından ve köklü, eğitimli bir aileden geldiğini okumuştuk. Üvey annesi Doğudan Bayülgen de geçtiğimiz seçimlerde DTP'den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmuştu.
Acaba diyoruz; siyasete hiç yabancı olmadığı anlaşılan Bayülgen'i partilerimiz biraz dikkatlice izleyebilir mi? Belki lazım olur.
Z.A.-İSTANBUL
Fikri ve ameli bir olmalı
BAŞBAKANLIK Müsteşarı olan zat, gazetelerde yer alan konuşmasında millet yerine ümmeti, laik ve demokratik devlet yerine şeriatı koymak gerektiğini savunuyor ve ‘‘Önümüz tıkanırsa patlarız’’ diyor.
Bu düşüncelere sahip bir kimsenin Türkiye Cumhuriyeti'nin bir numaralı bürokrasi koltuğunda oturması sadece ülkemizin geleceği yönünden değil müsteşar bey yönünden de talihsizliktir. Çünkü bu koltukta oturduğu sürece ya ideallerine ya da emrinde çalıştığı cumhuriyet devletine ters düşmek zorunda kalacak ve 'takıyyye' yapacaktır. İnançlı kimsenin 'fikri' ile 'ameli' bir olmalıdır. Müsteşar Bey'in onur kırıcı bu ikilemden kurtulması için tek çare idealleri ile bağdaşmayan bu görevden derhal istifa etmesidir.
Prof. Vural Fuat SAVAŞ İSTANBUL
Türkiye nereye gidiyor
MİLLİ Piyango'dan çıkan ikramiyeye 'haram' fetvası verilmesi... Erbakan'ın sahtecilik ve zimmetten mahkum olduktan sonra cezaevine girmesinin iki dakikada doktor raporu ile bir yıl ertelenmesi... Zeki Triko'nun mayolu reklam panosunun Atatürk Havaalanı'ndan indirilmesi... TBMM Dokunulmazlıkları Araştırma Komisyonu Başkanı Hüsrev Kutlu'nun, Atatürk'ün mareşal üniformalı resmini (Ki bu ünvanı Atatürk'e Meclis vermişti) 'kışladaki gibiyim'' diye değerlendirmesi... Sağlık Bakanlığı'nda bir memurun kendisine okunmuş darı ile 'büyü' yapıldığını söylemesi... Karaman'da, bir lisenin Atatürk büstünü kırmak iddiasıyla yargılanan ve AKP'den belediye başkan adayı olan Mehmet (Medhi) Dinçer'in, 'kamu reformu' tasarısını hazırlayan Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer'in kardeşinin çıkması... Fatih'te Nakşibendi tarikatının lideri Mahmut Ustaosmanoğlu'nun (Mahmut Hoca) kızının cenazesinde İran'dakine benzer görüntülerin yeralması... Noel'e karşı yayınlanan bildirilere polisin müdahaleden uzak durması...
Dahası var...Büyükşehir Belediyesi'nin, geçen yıl olduğu gibi Taksim'deki yılbaşı kutlamalarını 'güvenlik' nedeniyle iptal etmesi...
Şişli. Bakırköy ve Kadıköy Belediyeleri bu akşam kutlama yapacaklarını açıklarken, Taksim'deki yasaklama kararı acaba 'AKP'li seçmen' korkusuyla mı alındığı sorusunu gündeme getiriliyor.
Bu iptal karşısında turistlere Türkiye'ye gitmeyin diyen İngiltere ve Japonya gibi ülkelere kızma hakkı olabilir mi?
Birkaç gün içinde yazılı basında yeralan haberlere bakarsanız Türkiye'nin nerelere doğru sürüklendiği anlaşılır.
Ne derler; akrep sokmadan duramazmış!
Yeni yakıt
ÇEVRE dostu olduğunu belirten okurumuz İ.K. şunları söylüyor:
Yeni bir yakıt türünün reklamları televizyonlarda gösteriliyor. Yakıtlarla ilgili standartları Türkiye'de TSE belirliyor. Acaba TSE'nin standartlarında çeşitli adlarla anılan bu yakıtın bir adı var mıdır? AB standartları arasında böyle isimlendirilen yakıtın olmadığı söyleniyor. Yakıtlar dünyanın her yerinde aynıdır. Kurşunsuz benzin, Türkiye'de ayrı İngiltere'de ayrı adlandırılamaz.
Tüketici dernekleri kamuoyunu aydınlatır mı?
Doğuya hiç tren gitmesin!
TCDD Genel Müdürlüğü'ne... İstanbul'dan doğuya; Erzurum, Erzincan, Kars'a un, hayvan yemi ve gıda sevkiyatı yapan işadamıyım. Fabrikamız ürünlerini güvenliği ve uygun fiyat olması nedeniyle demiryolları ile çalışıyoruz. Vagon bazında ücret ödüyoruz.
Geçen hafta TCDD Genel Müdürlüğü'nden gelen talimat; artık sevkiyatların ton bazında yapılacağı ve asgari 500 tonluk yük olması gerekliliği belirtildi. Bir yüklemede 500 ton nasıl gönderelim. Biz göndersek de doğudaki alıcı gıda maddesini uzun süre nasıl bekletsin.
Başbakan ‘‘Doğuya yatırım yapın, taş üstüne taş koyanın yanındayım’’ diyordu hani nerde? 1 haftadır sevkiyatlarımız durdu.
Ayrıca şöyle bir durum var; hayvan besicisi hangi yemi kullanıyorsa kaliteyi sağlamak için hayvanlarına aynı yemi vermek zorunda. Bizimle beraber doğudaki üretici, besici de zor durumda...
Ekonomiyi baltalıyorlar. Elimiz kolumuz bağlı...
Y.H-İSTANBUL
Mesaj panosu
MERSİN serbest bölgesinde çok tehlikeli ve patlayıcı zehirli kimyevi maddelerin gizli bir şekilde bulundurulduğu Mersin'de yaygın olarak söylenilmektedir. Fennol Heksan alkol ve akaryakıtın hiçbir tedbir alınmadan bu bölgede ambarlandığı ifade ediliyor. Tank şirketleri bunu hiç duymuyorlar mı? Çalışan işçilerin sık sık zehirlendiği bilinmiyor mu? Serbest Bölgeler Genel Müdürlüğü'ne duyururuz.
A.G.- Bir grup çalışan adına
AKBANK kredi kartımı Axess kartı ile değiştirmek için dört ay beklenir mi? 444 25 25'li müşteri hizmetleri her zaman meşgül mü çalar. Reklam var, hizmet yok.
Hidayet YILDIZ
Biliyor musunuz?
KÜRŞAT Tüzmen'e bağlı Gümrük Müsteşarlığı'nda, İskenderun ve Bursa dışındaki 16 Gümrük ve Gümrük Muhafaza Başmüdürünün görevlerinden alınarak yerlerine müfettiş kökenlilerin vekaleten getirildiğini...
DSİ Genel Müdürlüğü'nden istifa eden Veysel Eroğlu'nun, İstanbul'dan başka İzmit ve Afyon Belediye Başkanlıklarına da talip olduğunu; İGDAŞ Genel Müdürü Süreyya Polat'ın Erzurum'dan, ANAP'lı eski Belediye Başkanı Sinan Gedik'in Maltepe'den; CHP Kadıköy İlçe Başkanı Şefik Toprak'ın Kadıköy'den adaylığa soyunduklarını...
Biliyor musunuz?
DEPREMİ UNUTMA
‘‘Bunu söylemeye devam edeceğiz. Marmara bölgesindeki deprem batıya, yani İstanbul'a doğru ilerliyor.’’
(TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Naci Görür)