Paylaş
Seçim öncesi “Halk ile birlikte şeffaf yönetim” sözü veren Parsch, seçilir seçilmez de sözünü tutup hemen ilk uygulamasını başlatmış, halkı bütçe görüşmelerine katılmaya çağırmıştı. Halk oy veremeyecekti ama “Belediye borçlarını böyle ödeyelim, şu hizmetlere zam yapalım, şu hizmetlere zam yapmayalım, ucuzlatalım” gibi görüşlerini bildireceklerdi. Geçen yıl bizde o sıralar Almanya’daydık. Bunu “İşte şeffaf belediyecilik” diye yazmıştır.
1971’den beri Bursa’nın kardeş kenti olan Darmstadt’ta yaklaşık 10 bin Türk yaşıyor. Yazımızda kentteki Türklerin bu fırsatı değerlendirip yaşadıkları kente sahip çıkmalarını da tavsiye etmiştik.
Darmstadt Anakent Belediye Başkanı, şimdi bir adım daha ileri gidip halka 11 Haziran’dan itibaren mektup ve soru formu gönderiyormuş. 10 bin kişiye gönderilen bu mektuplarda halka kentteki yaşam kalitesi, enerji, projelerin finansmanı gibi sorular yöneltilmiş...
Anakent Belediye Başkanı, “Bu sorular yönetime ışık tutulacak. Mahallelerin gelişmesinden, alışveriş imkanlarına, çocuk yuvalarına kadar uygulamalarımızda cevapları dikkate alacağız” diyor. Belediye Ekonomi ve Şehir Planlama Dairesi tarafından değerlendirilen cevaplardan hazırlanacak rapor daha sonra belediyede herkesin görmesine açık olacakmış. Böylece halk yönlendirici olacak. Başkan veya Belediye Meclisi “Ben yaptım oldu” diyemeyecek!
Bu anlayışı öğrenmesi gereken o kadar çok parti, başkan ve belediye var ki... Hangisini halka sormadan yaptıklarını sıralayalım?
Başbakan Erdoğan, Kanal İstanbul ile Çamlıca’nın tepesine cami yaptırmak isterken, İstanbullulara sordu mu? Kadir Topbaş’ın, hangi vapur modelini seçelimden başka halka bir şey sorduğunu hatırlamıyoruz.
4+4+4 açmazı
PEK çok yasa geçirildi parlamentodan, inatlaşarak, rövanş almak, siyasi gücü pekiştirmek; yandaşa, rantçıya, talancıya çıkar sağlamak adına...
Ama hiçbirisi 4+4+4 yasası kadar bağnaz, art niyetli ve ülkenin geleceğini karartan bir yasa olmamıştı.
Bu yasa, istenen dindar ve kindar gençlik yetiştirmenin en önemli adımıdır.
Yetiştirilecek bu nesille yeni kurtuluş savaşları verilemez, ama cihada gidilir.
Son viraj bu yasayla dönülmek üzeredir...
Bu yasayla; 5.5 yaşında evlerimizden devşirilen çocuklarımız tarikatlara birey olmaya hazırlanacaklardır. Çocuğun üzerindeki analık-babalık hakları bile alınmakta elinden... Senin haberin bile olmadan; kendi istedikleri okula (res’en) kaydı yapılacak senin yavrunun... Ben çocuğumu 5.5 yaşında devşirme vermek istemiyorum deme hakkını bile tanımıyorlar sana. Anla!
9 yaşında çocuklarımız; hiçbir mesleği tanımadan meslek seçmeye zorlanacaklardır.
Asıl amaç, henüz sorma, sorgulama ve bağımsız düşünme gücüne ermeden, kula kulluk edecek bireyler yetiştirmektir. Kölelik eğitimi de ancak böyle verilir.
Cumhuriyetin temelleri; eğitim ve öğretim birliği yasasıyla atıldı. Bu yasayla cumhuriyetin temeline dinamit konulmaktadır; asli amaç budur.
Sevr ile yapılamayan; eğitim üzerinden yapılmak istenmektedir.
Laikliğin inkarı ve laikliğin dinsizlik olduğu yalanı ile başladı her şey!..
İşte 4+4+4 yasası bu bölücülüğün uygulamaya alınmış şeklidir.
Üniversiteler; sözde bilim yuvaları, yıkım projesine karşı çıkıp ne zaman konuşacaklar?
Anayasa Mahkemesi’nin sayın üyeleri...
Daha dün; laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğuna tek fireyle karar verdiğiniz partinin işte son dayatması. Haydi, sindirin içinize; uydurun Anayasa’ya ve deyin ki: “4+4+4 yasası laiklik ilkesini teğet bile geçmemiştir!.. Kitabına uygundur!”
Benim sözüm asıl halka!..
Ninemin bir sözünü tekrar etmek isterim: Eşeksen binene kızmayacaksın, değilsen sırtında tutmayacaksın!...
Mehmet Halil ARIK Emekli Eğitimci-DENİZLİ
Yaz okulu çilesi
SAKARYA Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümü öğrencisiyim. YÖK’ün aldığı karara göre yaz okulunda 2. öğretimler ile 1. öğretimler aynı miktarda harç yatıracaklardı. Fakat okulumuz SAÜ bu karara uymayarak, YÖK’e karşı çıkarak, bize 2 kat fazla yatırttılar. Aynı saatte aynı sıralarda eğitim gördüğümüz arkadaşlarımıza göre 2 kat fazla para ödüyoruz. Sizce de haksızlık değil mi? Lütfen bu konuda kamuoyu oluşturmamıza yardımcı olun. Öğrenci arkadaşlarımız haklı olarak parasız eğitim adı altında protesto düzenlediği zaman suçlu sayılıyorlar. Tamamen koyun gibi bir nesil yetiştirmeye çalışıyorlar. Lütfen sesimizi duyurmamızda yardımcı olun. 2. öğretim olduğumdan dolayı yaz okulunda aldığım 3 ders için 400 liraya yakın para ödedim. Sene içerisinde 1 dönemlik harç paramız neredeyse 1000 liraya yakın bu da senelik yaklaşık 2000 lirayı buluyor. Ülkemizdeki eğitim seviyesini sorgularken neden bu faktör tartışılmıyor?Mehmetcan CEYHAN
Kadınları ‘eğitim’den iyice dışladılar
MİLLİ Eğitim Bakanlığı’nda görevli 2-3 yıllık öğretmenleri unvanları yeni sistemle değiştirip grup başkanı yaptılar. Sonra sınavsız şube müdürlüğü verdiler.
Kadınlar bu sistemde tümüyle yönetim kadrolarından dışlanmış durumda!
Din ve Ahlak bilgisi öğretmenlerinin büyük çoğunluğu kadın ama yönetim kadrosunun tümü erkek!
“Haydi kızlar okula” kampanyası gözboyacılıktan başka bir şey değil kadınları yönetimden dışlayınca, bilmem açık ve net mi durum? C.M.
Çınarcık ve Adalar’ı bırak, Armutlu ve Esenköy’e bak
İDO’ya şikâyetlerimizi size yazmaktan başka çaremiz yok. 30 yıldır Çınarcık’a gideriz. Maalesef iki yıl önce Şehir Hatları seferleri kaldırıldı; onun yerine deniz otobüsü ve Turyol seferleri konuldu. İDO’dan internet yoluyla bilet almaya kalktığımızda Kabataş ve Kadıköy seferlerinin yapılmadığını gördük ve bu konuyla ilgili bir bilgilendirme göremedik. Sorduk soruşturduk talep olmadığı bilgisini aldık. Anlamış değiliz. Sadece Yenikapı ve Bostancı’dan olması bizleri zor durumda bıraktı. Özel TURYOL’a ağırlık verilmiş; amaç Çınarcık ve Adaları’ı bitirmek. Armutlu, Armutlu Tatil Köyü, Esenköy seferleri her yıl olduğu gibi artırılmış.
İnanın şaşkınlık içerisindeyiz.
www.ozyegin.edu.tr
Paylaş