Paylaş
Siyasal araştırmalar uzmanı Erhan Göksel ile 18 Nisan üzerine yaptığımız görüşmede partilerin ve adayların ‘seçim fotoğrafını’ çekmeye devam ediyoruz:
Parlamentoya kaç parti girebilir?
- Ecevit'in rüzgárı MHP'yi de barajın altına itebileceğine göre; Meclis'e dört parti girecek gözüküyor. FP ile DSP büyüyerek, yüzde 20'nin üzerinde oy alacaklar. İkinci ligde ise ANAP ve DYP kendi aralarında birincilik için yarışacaklar. Aslında bu yarış Yılmaz ile Çiller arasında olacaktır. Eğer iki lider arasında belirgin bir fark olursa, seçimi kaybeden liderliğini de kaybeder. Ancak önemli bir durum var; her iki parti eşit oy alırsa, DYP, ANAP'tan yaklaşık 15 milletvekili fazla çıkarabilir. Çünkü, 1995 seçimlerinde DYP 0.9 puan eksik oy almasına rağmen 3 milletvekili fazla çıkarttı. Bunun nedeni; seçim sistemimizin taşrayı ve kırsal alanı fazla temsil etmesidir. Örneğin; Bayburt'ta yaklaşık 30 bin nüfusa 1 milletvekili çıkarken; Kadıköy yakasında 200 bin nüfusa 1 milletvekili çıkıyor. 1982 Anayasası yapılırken, büyükşehirlerde solu temsilde küçültmek ve iktidar yapmamak için bilinçli bir şekilde Siyasal Partiler ve Seçim Yasası biçimlendirildi. Bu yüzden taşraya dayalı olan DYP, ANAP'la eşit oy alırsa, daha çok milletvekili çıkaracaktır.
Şu anda seçim olsa, kim önde gözüküyor?
- Bana göre, bu pazar seçim yapılsa FP 1, DSP de hemen arkasından 2'nci olacaktır. ANAP bugün için DYP'nin birkaç puan önündedir. Ancak, ANAP bugünkü siyasal açıdan son derece kötü ve yanlış kampanyasında ısrar ederse; DSP de Ecevit'in kişiliğine dayalı bugünkü düşük profilli kampanyasa devam ederse ANAP, DYP'nin de altına düşebilir. Çünkü, DSP, ANAP, CHP ve MHP'den oy alıyor. Ancak, DYP bana göre ne kadar yükselirse yükselsin, bu listelerden sonra % 16'yı geçemeyecektir.
KAMPANYALAR KÖTÜ
Kampanyalar niye kötü?
- ANAP'ın temel felsefesinde siyaset dışı bir mantık var. Yani mantıksız... Türkiye'deki orta sınıf, kuyruklarda her gün kavga ediyor. ANAP'ın ‘sessiz’ dediği çoğunluk aslında, ABD'deki ‘suskun çoğunluk’tur. Gizlice götürmek iş bitirmek anlamına gelir. Bununla kalsa iyi... Yılmaz ‘kavga etmeyeceğim’ derken, reklamları ‘terörle kavgam var’ diye kafa karıştırıyor. Terör bitmişken teröre karşı cephe açıyor bir anlamda. DYP'nin ilk çıkışı son derece amatördü, önerileri karmaşa halindeydi... Daha sonra bu hata görülüp slogan sayılabilecek; ‘Yeter Hak Milletin’ ve ‘Çare Var’ sloganı ile halkı kucakladı sayılır. Ama Çiller'in resmi de Hitler selamını andırır gibi... CHP ise kampanyasına 29 Ekim'de başladı ve mermilerini hızla tüketti... Şimdi cephane arayışı içinde. Listelerindeki yaşadığı sıkıntıdan kurtulabilirse, mutlaka yeni bir kampanya yapacaktır. Çünkü CHP bir ‘firma’dır. FP ise, kampanya olarak büyükşehirlere ve belediyelere asılacak bir kampanya yapacaktır. Genel seçimlerde partinin büyümesini istemedikleri için ciddi bir kampanya yapmayacaklardır. 1995'i hatırlatırım; kampanyaya sadece beş gün kala başlamışlardı.
YILMAZ'IN ARKADAŞLARI
İstanbul milletvekili aday sıralamalarında en büyük şok ANAP'ta oldu, neler yaşanıyor?
- ANAP İstanbul'da önseçim yaptı; ancak Yılmaz'ın yakın arkadaşları yerine tabanın seçtiği kişiler öne çıktı. Buna rağmen Yılmaz, bu kişileri - Sühan Özkan ve Ahad Andican dışında- seçilemeyecek sıralara attığı için teşkilatın ve tabanın protestosu ile karşılaşacaktır. Siyasette temel bir kural vardır; mademki örgüte soruyorsun, tabandakinin sesini dinleyeceksin. Yoksa o taban seni terk eder. ANAP, bugün yapılabilecek bir seçimde bugünkü oy oranı ile İstanbul'da her bölgeden 7 ila 8 milletvekili çıkarırdı; ancak bu istenmeyen adaylarla her bölgede 4 milletvekilini zor çıkarır...
Ne yapılabilir?
- Eskiler, eğer gerçek arkadaşları iseler, daha vakit var; listeler kesinleşene kadar adaylıktan çekilirler, yerine önseçimi kazanmış, tabanın desteklediği hak sahipleri gelir... Siyaset de budur...
Hatırlatırım; 95 seçimlerinde İzmir 2. bölgede Işın Çelebi'nin arkasına Kahramanmaraş sanığı olan Ökkeş Şendiller konuldu. Halk protesto etti; en kuvvetli olduğu ve 6 milletvekili çıkarması gereken bölgeden 2 milletvekilliğinde kaldı. İzmir'in 1. bölgesinde ise, dört milletvekili çıkarttı, aynı durumda... İstanbul da bunun benzeridir.
ERBAKAN'IN ÖDÜNÜ MÜ?
Konya'dan aday olan Erbakan'a seçim izni çıkacak mı?
- Kişisel fikrim çıkması gerek. Sanırım Hoca da bunu düşünerek devlete bir ödün sundu. Konya'dan aday olması halinde çok büyük miktarda oy alacağı hiç kuşkusuzdur. Bu durumda oyunu FP'den alacağı için FP'nin oylarını üç dört misli küçültecektir. Böyle bir durumda FP yaklaşık 10 milletvekili eksik çıkarırken, bir milletvekilini çıkartmakta zorlanan DYP, ANAP ve DSP üçer milletvekili çıkaracaktır. Konya'da 1. sıra dışında listeye dolgu maddesi gibi konulan bu adayları parlamentoda görebiliriz. Ancak YSK, Erbakan'a izin vermezse, bu kritik seçimde FP'nin en az 10 milletvekili çıkartmasına da yol açacaktır.
Paylaş