Paylaş
CHP Konya Milletvekili Atilla Kart bir açıklama yaparak, dönem biterken iktidarın “seçim suçlularını korumaya aldığını” söyledi.
Kart’ın açıklaması şöyle:
12 Eylül 2010 Anayasa referandumunda ve 12 Haziran 2011 genel seçimlerinde; seçim suçlarına muhalefetten dolayı 2586 soruşturma dosyasının açıldığı, bu soruşturmalarda yargılanan Şüpheli sayısının on bin seviyesinde olduğu, Temmuz 2012’de AKP eliyle gece yarısı çıkarılan düzenlemeyle bu suçluların örtülü olarak affedildiği, bunun sonucunda da yargılama dosyalarının düşürüldüğü bilinmektedir.
Bu dosyalarda yargılananlardan; kaçının AKP üyesi, kaçının kamu görevlisi olduğuna dair hükümete yöneltilen müteaddit önergelerimize, hükümet cevap vermemiş-verememiştir. Hükümet seçim suçlularının isimlerini gizlemiştir. Hükümetin cevap vermemesi ve yasama döneminin sona ermesi üzerine, bu kez tarafımızdan, Bilgi Edinme Yasası’na istinaden 29 Nisan 2015 tarihinde Başbakanlığa bir kez daha başvuruda bulunulmuş; Başbakanlık, ilgili kurumlara evrakın sevk edildiğini ve yasal gereğinin yapılacağını 04.05.2015 tarihli cevabında bildirmiştir.
4982 sayılı Bilgi Edinme Yasası’nın 11. maddesinde sözü edilen süre, bugün (dün) itibariyle dolmuştur. “Kayıtları inceletiyorum, cevap vereceğim” diye açıklama yapan Başbakan, yasal zorunlulukların gereğini yine yapmamıştır. Başbakan, AKP üyelerinden ve kamu görevlilerinden oluşan on bin seçim suçlusunu açıklamak istememektedir, gizlemek istemektedir. Başbakan, hükümetin, kanunsuz emir ve talimat yoluyla suç işlettiği bu kişilere sahip çıkmaktadır.
Başbakan yalan beyanda bulunmuştur. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı cevap veremez hale gelmiştir. Unutulmaması gereken ve kaygı veren gerçek şudur; seçim suçlularını yaratan ve koruyanlar, aslında 7 Haziran seçimlerinde de benzeri şekilde “yeni seçim suçlularını” himaye edecekleri mesajını vermişlerdir. “Merak etmeyin, biz yine arkanızda olacağız” mesajını vermişlerdir.
Hükümeti bir kez daha uyarıyoruz; seçim suçluları da, bu suçluları himaye edenler de, mukadder akıbetlerinden kurtulamayacaklar; hukuk ve demokrasi içinde hesap vermekten kaçamayacaklardır. “Seçimlerin meşruiyeti” tartışmasının başlaması; Türkiye’de rejimin dip yapması demektir. Kişisel ve siyasi kaygılar uğruna, rejimin ve toplumsal barışımızın sabote edilmesine yol açmayınız.
AKP’ye ‘kişisel bilgiler’ sızdırıldı
CHP İstanbul Milletvekili Av. Mahmut Tanal; AKP tarafından Türkiye’de 18 yaşını doldurmuş ve ilk defa oy kullanacak olan gençlerin adreslerine Başbakan Davutoğlu’nun fotoğrafının basılı olduğu ve seçim propagandası yapılan mektupların gönderilmesine tepki gösterdi. Tanal, Türkiye’nin her yerinde binlerce kişinin ad-soyad, yaş ve adres bilgilerine ulaşmanın bir siyasi partinin kendi çabaları ile mümkün olmayacağını, bu bilgilerin ancak nüfus müdürlüklerinden veya YSK’dan alınmış olabileceğini beyan etti. Tanal, Başbakan’a şunları sordu: “Vatandaşlarımızın kişisel bilgilerine nasıl ulaşabilmiştir? Bu bilgiler Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nden mi alınmıştır? Yoksa başka bir kurumdan mı temin edilmiştir? Hangi kurum verdiyse, özel hayatın gizliliği ilkesi ihlal edilmiş, edilirken kamu görevlileri suç işlememiş midir? Bu bilgiler bakanlığınız bilgisi dahilinde verildi ise yasal gerekçesi nedir?”
İHL için okulumuz gasp edildi
“BİZLER Pendik Zübeyde Hanım İlkokulu ve Ortaokulu velileri olarak okulumuzun ilkokula dönüştürülmesi ile ilgili söylentiler duymaktayız. Pendik İHL ek binası olarak okulumuzun yarısına iki yıllığına diye geldiği halde, söylentiler kalacağı yönündeydi fakat bizler inanmıyorduk; bir süre sonra söylentiler gerçek oldu ve okulumuz elimizden alındı. Çevrede iki tane daha imam hatip olmasına rağmen imam hatip ortaokuluna dönüştürüldü. Okulumuzun geri kalan kısımda ise hem ilkokul hem de ortaokul şu an devam etmektedir. Yan binamızdaki beş sınıfın da alınmak istendiğini duyduk ve duyduklarımızın doğru olduğunu öğrendik. Sırf imam hatibin gönlü olsun diye seneye bizim çocuklarımız 3 ve 4’üncü sınıflar sabahçı olacak. Okulumuz bize yetmiyorken neden halen alınmak istendiğini anlamakta güçlük çekiyoruz. Bizleri bu huzursuz söylentilerden kurtarın lütfen.”
O büst Marmara Adası’nda...
PAZAR günü resmini yayınladığımız o özensiz durumda, üzerinde yazılı mesajın harfleri dökülmüş Atatürk büstünün Marmara Adası’nda olduğunu bildirelim. Hem de hükümet konağının önünde, hem de Kaymakam Yakup Güven her gün önünden geçip gidiyor... İki yıldan beri böyle. Belediye Başkanı Süleyman Aksoy sahip çıkar mı bu büste!?
BİLİYOR MUSUNUZ?
-ARALARINDA Menderes Samancılar, Mazlum Çimen, Orhan Alkaya, Reis Çelik, Suavi, Celal Başlangıç, Vedat Sakman’ın bulunduğu bir grup sanatçı, yazar ve kültür insanının, “Türkiye büyük bir yol ayrımının eşiğinde. HDP’ye oy vermek için HDP’li olmak gerekmiyor” çağrısında bulunarak, yarın “Tünel’den Galatasaray’a barajları yıkmak için yürüyeceklerini” açıkladıklarını...
-VP’nin Yüksekova’da bugünkü ‘Kardeşlik Mitingi’nde Doğu Perinçek’in konuşacağını...
-NÂZIM Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı’ndan: “Şairi ölümsüzlüğe uğurlayışımızın 52. yılında, yarın 11.00’de, ellerinizde kırmızı karanfillerle sizi vakfımızın önüne (Sıraselviler) davet ediyoruz” dediklerini (Vakıf şimdi de binadan mı çıkarılıyor!)
MESAJ PANOSU
-DİNLER sadece kutsal kitaplarla sınırlı kalmaz, gelenekler de oluşturur. Kandiller gibi: Dinin kendisinde yoktur, geleneğinde vardır, güzeldir. Osmanlı’da padişah 2. Selim ‘Üç Ayları’ müjdeleyen geceleri minarelere kandiller yakarak kutlattığı için bu gecelere ‘Kandil’ diyoruz.
Serdar TAŞÇI
-HDP’nin parlamentoya girmesinde demokratik açıdan yarar var.Osman CAN (AKP İstanbul Milletvekili adayı)
-GÜCÜNÜ yabancılardan alan, halkını aldatanların sonu bellidir. Nurullah AYDIN
Hastanelere X-ray gerekiyor
ANKARA’dan emekli hekim Prof. Dr. Siber Göksel’in bir önerisi var: Gün geçmiyor ki bir hekime saldırı yapılmasın, bir hekim öldürülmesin. Hekimlik zor bir meslektir. Herkes uyurken hekim nöbet tutar. Hele acilde çalışmak insanın ömründen ömür götürür. SSK hastanesine, acile müracaat eden bir dostumuzu görmeye gittik. Acil doktorunun sabrı, özveriyle çalışması her türlü takdire şayandı. Eski bir hekim olarak kutladım kendisini. AVM’lere, resmi dairelere, birçok kuruma girerken nasıl güvenlikten geçiliyorsa hastanelere girerken de aynı sistem uygulanmalıdır.
Paylaş