Yalçın Bayer: Saros'a dikkat!

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

Belçika'dan Yaver Zeytinoğlu; Alman Araştırma Enstitüsü uzmanları Doç. Yüksel Altıner ile Dr. Georg Weber'in, Hürriyet'in 2.9.1999 tarihli Almanya baskısında 'Yaşadığımız Avrupa' sayfasında yer alan açıklamalarını göndermiş...

Türk insanının bu ilginç açıklamalardan ders alması gerekiyor.

Doç. Altıner, Türkiye'de 1989-97 yılları arasında Alman Araştırma Ensttitüsü adına ‘‘Depremin önceden söylenebilirliliğini araştırma projesi’’ne katılmış... Sesine kulak verelim:

‘‘Türkiye'yi yönetenler bilime ve ilime inanmıyor. Eğer inansalardı, bu bölgeye, yerle bir olan ve on binlerce insanımıza mezar olan yapılar yapılır mıydı? 'Kader' diyorlar. Deprem kader değildir. Depremin günü, saati tespit edilemiyor. Ancak geleceğini bilimsel olarak, bilim adamları ortaya koyuyor. Biz çalışmalarımız sırasında büyük güçlüklerle karşılaştık. Çünkü başta yöneticiler olmak üzere insanlar senin ne yaptığının, neyi aradığının idraki içinde değil.’’

İki uzman daha sonra ortaklaşa şunları söylüyorlar:

‘‘Şimdi deprem bölgesinde çürük bina tespiti yapanlar, hemen Saroz Körfezi bölgesinde de çalışmalar yapmalı ve buradaki depreme dayanıksız binaları tespit ederek gerekli tedbirleri almalı. Çünkü yapılan araştırmalar gösteriyor ki, Saros Körfezi'ni İzmit Körfezi'nden daha şiddetli bir deprem bekliyor. Zaman verin derseniz bu mümkün değil, ancak bilim ve ilim bu uyarıyı veriyor.’’

BAŞKANLAR VE LİDERLERİN SUÇU

Burada sözü okurumuza bırakıyoruz:

‘‘Ben ODTÜ Şehircilik ve Mimarlık Fakültesi mezunuyum. Ama bugün Belçika'da 'yeminli tercümanlık' yapıyorum. Bırakın beni, 7 yıl uğraşıp diploma alan şehircilik uzmanı kaç arkadaşım bugün hálá belediyelerde çalışıyor? Tek bir kişi bile yok! Eğer bugün doğa harikası, yeşil alanlarımız, kıyılarımız müteahhitlere kurban edildiyse, bunda en büyük suç bilim adamlarına gerekli değeri vermeyen yerel yönetimler ve onları aday diye gösteren siyasi parti liderlerindedir. Oysa Atatürk bilimin önderliğini tek çözüm olarak 75 yıl önce gösterdi. ABD'de Rockefeller, bilim yuvalarının kurulmasını 1850'lerde, Belçika Kralı 1. Albert de 1927'lerde gündeme getirdi. İşte onların geldiği nokta ve Türkiye'nin gözbebeği ODTÜ'nün şehircilik mezunlarının durumu.... Deprem sonrasının muhtemel duyarsızlığına karşı Galatasaray ve ODTÜ Üniversiteleri'ne seslenmek istiyorum:

Gelin sesinizi duyurun. Toplumun sizden beklediği önderliği alın. Yerel yönetimlere pilot teknik danışmanlık verin. Şimdi üyeleriniz yeterli, istekli değillerse köşelerine çekilmiş eski üyelerinizi göreve çağırın. Koşarız.’’

Öğrencilere yurt

ADAPAZARI'ndan S.S. anlatıyor: ‘‘Bizler şanslıymışız, canımız kurtuldu. Yaşama sıfır noktasından yeniden başlıyoruz. Ama üniversitedeki çocuklarımızı nasıl okutacağız? Benim bir kızım Bursa Uludağ Üniversitesi'nde okuyordu; diğeri de yine aynı üniversiteyi kazandı. Acaba, yurtlar konusunda öğrencilere bir kolaylık gösterilecek mi?’’

Bu notun ardından İTÜ Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Tuğrul Erkin arıyor: ‘‘Vakıf olarak depremzede İTÜ öğrencilerinin tümüne burs verme kararı aldık. Gümüşsuyu ve Maçka'daki Verda Üründül Kız Yurdu'nda açık olan kontenjanların tümünü yine İTÜ öğrencilerine tahsis ettik. Ayrıca, İTÜ Vakfı'nın hasarlı ve hasarsız binaların kontrolü ve yeni binaların depreme dayanıklı olarak projelendirilmesinde hizmet için hazırlık yapıyoruz. (Başvuru: 0212-252 82 47-249 52 23)’’ Diğer üniversiteler, depremzede öğrencilere bu şefkati gösteriyor mu?

GÜNÜN SÖZÜ

‘‘Bizi enkaz kaldırma için eleştiriyorlar. Yer göstersinler, oraya dökelim. Nostaljiyi bıraksınlar. Havaya, denize, toprağa her yere dökeceğiz. Herkes enkazın denize dökülmesiyle ilgileniyor. Bunları bıraksınlar; AKSA'ya baksınlar AKSA'ya... Oradan dökülen kimyasal, bizim enkazdan 10 bin kat daha tehlikeli...’’

(Yalova Belediye Başkanı Yakup Koçal)

Otoyollar yanlış projelendirilmiş

DEVLET Bakanı Edip Safter Gaydalı, Maden Tetkik Arama (MTA) Genel Müdürlüğü uzmanlarının deprem bölgesinde yaptıkları arazi çalışması sonucu hazırladıkları ön değerlendirme raporunu kitapçık haline getirtmiş. Kitapçıkta, MTA Jeoloji Etütler Dairesi'nden Dr. Ömer Emre (Jeomorfolog) ve Dr. Tamer Yiğit Duman'ın (Jeo.Y.Müh.) çarpıcı değerlendirmeleri yer alıyor:

‘‘...Afet bölgesinde ulaşımı sağlayan çizgisel mühendislik yapıları -otoyol, demiryolu ve diğer ulaşım yolları- aktif faylar açısından yanlış projelendirilmesi sonucunda büyük hasar görmüş ve ulaşımı engellemiştir. (...) Bilinçsiz planlama ve zemin parametrelerine uymayan yapılaşma hataları, olayın bu büyüklükteki afet boyutuna ulaşmasının temel nedeni olarak değerlendirilmelidir. (...) Ölümcül hasarın daha çok 5 ve daha fazla katlı yapılarda gelişmiş olduğu, buna karşın aynı zemin koşullarında yer almasına rağmen yüksek teknolojili sanayi yapılarının depremden konutlar kadar etkilenmediği görülmüştür. (...) Ulaşımdaki hasarların büyük çoğunluğu bunların bizzat aktif faylar üzerinde inşa edildiği kesimlerde gerçekleşmiştir.’’

Gönüllü öğretmenler

MİLLİ Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu, deprem bölgesinde gönüllü görev yapmak isteyen öğretmenler konusunda bize şunları anlatıyor:

‘‘Gönüllü öğretmenlerimiz hiç merak etmesin. Bakanlığımızda programlar yaptık, bölgeye çok sayıda rehber öğretmen gönderdik. Bu arada, İstanbul'da, depremin öğrenciler üzerindeki psikolojik etkileri konusunda ilköğretim müfettişleri ve rehber öğretmenlere seminerler veriyoruz. Bu arada ben de İstanbul'da tıp fakülteleri bulunan üniversitelerin rektör ve dekanlarıyla bir araya geleceğim; öğretmenlerimize bu konuda nasıl eğitim verileceğini görüşeceğiz. Bu arada deprem bölgesinde görev yapmak isteyen öğretmenlerimiz varsa İl Milli Eğitim Müdürlükleri'ne başvurabilirler.’’

TED İstanbul Koleji'ne kaydettirdiğimiz çocuklarımız için endişe içindeyiz. Depremden sonra duvarlarda hayli çatlak var. Binaya bir inşaat firmasından sağlam raporu alınmış. Bir üniversite raporu yerine bunu tercih etmek güven vermiyor. Binada bu yıl 1000 öğrenci okuyacak. Okul yönetimini ciddiyete davet ediyorum.

Sevinç DOĞANAY-İSTANBUL

MARMARA ve Boğazlar Belediyeler Birliği'nden: Yardım konusunda size başvuruları ya da yardım yollama düşüncesindekileri kuruluşumuza yönlendirebilirsiniz. Tel: 0212- 528 57 46-527 78 01, Faks: 520 85 58.

İSTANBULLU ressamların, gelirinin tümünü depremzedelere bırakacakları resim sergisi 3-8 Eylül tarihlerinde Asmalımescit, Şeyhbender Sokak No: 8/2’deki Neriman Oyman Atölyesi'nde...



Yazarın Tüm Yazıları