Sarayburnu niye düzenlenmez? Atatürk heykeli var diye mi

SARAYBURNU, İstanbul’un en güzel sahil yerlerinden biriydi. İstanbul’u panoramik olarak görebilirsiniz.

Haberin Devamı

Ancak burası Marmaray inşaatı şantiyesi tesisleri ve inşaat faaliyetleri için kullanılmış ve bozulmuştu. Marmaray tamamlanalı 3 yıl geçmesine rağmen üstünkörü arazi düzenlenmiş, yeşil alan kaybolmuştu. Bizim müteahhitler uyanık geçinip, hem kalma sürelerini uzatmışlar hem de Eminönü’ne doğru uzayan antrepolara yerleşmişler. Sarayburnu Parkı ayrıca Atatürk’ün dil devrimini yaptığı yer olarak tarihi bir özelliğe sahip. Buradaki Sarayburnu Atatürk Anıtı, 1926da İstanbul Belediye Başkanı, Şehremini Emin Erkul tarafından yaptırılan Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk anıt heykelidir. Avusturyalı heykeltıraş Heinrich Krippel’e yaptırılmıştır.

Bu alanın düzenlenmesi, -hiç olmazsa TEM çevresindeki sırtlarda yapılan düzenlemeler kadar olmasa da- İstanbul’a renk katar!

Haberin Devamı

Turistler, belki de bir kısmı, İstanbul’un şantiye görünümümden sıkılıp gelmiyorlar İstanbul’a...

İkinci bir ‘izbe’ yer de Karaköy İskelesi’dir. 17 yıl önce yandığında, “Altı ay içinde yeni iskele yapacağız” denmişti. Mevcut iskele hem yolu işgal etmekte hem de çirkin bir görüntü vermektedir. Belediye, Karaköy’ün karşısındaki Eminönü Meydanı’nda birçok modern iskeleler yapmış, ancak meydan düzenlemesi ihmal edilmiştir.

Sarayburnu’na, Kabataş’ta yapıldığı gibi bir proje için Büyükşehir el atmayı düşünebilir mi? Kadir Topbaş hiç olmazsa Atatürk’le ilgili bir projeye ilk ve son kez sahip çıkmış olur. Aslan ÖZMEN - Yüksek Mühendis

 

BİLİYOR MUSUNUZ?

GAZİ’NİN İÇİ BOŞALTILIYOR

CHP Ankara Milletvekili Dr. Murat Emir’in, Atatürk’ün talimatıyla 1926 yılında öğretmen yetiştirmek için kurulan, bugünkü adıyla Gazi Üniversitesi’nin ikiye bölünüp yeni bir üniversitenin (Hacı Bayram-ı Veli Üniversitesi) kurulması olayını Meclis’e taşıyarak, “Bu Gazi’nin içini boşaltıp itibarsızlaştırmak mıdır? Rahatsız olduğunuz konu Gazi Üniversitesi’nin adı mıdır?” diye sorduğunu...

- MİLLİ Eğitim Bakanlığı’nın ‘Yaşayan Diller ve Lehçeler’ programı dahilinde ortaokullarda 2018 yılından itibaren Arnavutça ve Boşnakça dilleri seçmeli ders olarak seçilebileceğini...

Haberin Devamı

- EDEBİYATIMIZIN önemli yazarlarından, iki yıl önce yitirdiğimiz Cumhuriyet yazarı Oktay Akbal’ın eşi eğitimci Ayla Akbal’ın, geçtiğimiz günlerde omurilik kanalı daralması nedeniyle Çağlayan’daki Florence Nightingale Hastanesi’nde Prof. Dr. Azmi Hamzaoğlu tarafından ameliyat edildiğini ve evinde istirahate çekildiğini...

 

ALMANYA’DAKİ TURİZMCİLERİN ‘2017 NO TURKEY’ KAMPANYASI

DÜNYANIN en büyük Turizm Fuarı (İTB 2017) Berlin’de 8 Mart’ta açılıyor. Türkiye turizminin en önemli aktörleri, oteller, seyahat acenteleri, Türk belediyeleri, aylar öncesinden bu fuar için hazırlık yapıyor. 2016’da Almanya’dan Türkiye’ye gelen turist sayısında % 50 oranında bir azalma ve Rusların gelmeyişi Türk turizm ekonomisini dar bir boğaza sokmuştu. Rusya ile ilişkiler normalleşmeye giderken Türk turizminin belkemiğini oluşturan Almanca konuşan turistleri tekrar kazanmak için Türk turizm sektörü uzun bir süredir Berlin ITB 2017 Fuarı’nı bekliyordu.

Haberin Devamı

Ancak Almanya ile Türkiye arasında referandum çerçevesinde son yaşanan gerginlikler ve Türk politikacıların iç politikaya yönelik, Almanya’faşistlik ve Nazilikle suçlayan söylemleri, Alman turizmcilerin (2017 NO TURKEY) kampanyası başlatmalarına neden oldu. Alman turizminin önde gelen isimlerinden eski TUİ Başkanı Karl Born, 2017’de Türk turizminin boykot edilmesi konusunun Berlin Fuarı’nın en önemli konusu olacağını söyledi. Türkiye’ye gidecek turistlerin Alman hükümetinin koruması dışında kalacağı belirtildi.

Alman ve Türk politikacılar arasındaki “Bu gerginliğin Alman turistler açısından uzun bir zaman sürmesi beklenen ‘Türkiye’ye gitme’ baskısının daha güçlü oluşmasına neden olacağı ve sonunda bu gelişmeden en çok Türk turizminin yara alacağı aşikârdır” denildi. Alman kamuoyunda yapılan bir turizm anketinde (GfK-Studie) Kasım 2016’da Almanların % 42’si “Artık hiçbir zaman Türkiye’ye gitmeyeceğim” derken, 2017’de bu oran % 8 artarak % 50 seviyesine yükselmiş durumda. Yani dünyada tatile en çok para harcayan ve en çok seyahat eden Alman milletinin % 50’si “Artık hiç Türkiye’ye gitmeyeceğim” diyor.

Haberin Devamı

Hannover’den Ahmet Güler’in yazısına göre, “Almanların Türkiye turizmini boykotu, ekonomisinin ve istihdamının en önemli girdi kalemlerinden birisi turizm olan turizm sektörü için daha kötü bir haber olamazdı.”

Alman turizm gurusu, eski TUI Başkanı Karl Born, büyük Alman tur şirketlerinin Türkiye boykotu kampanyasına destek veremeyeceklerini ve müdahil olmayacaklarını belirtirken, şu anda iki ülke arasında yaşanan bu krizin ve bilhassa Türk politikacılarının, Almanlar hakkındaki negatif ifadelerinin Alman turistlerinin akıllardan silinmeyeceğini, Alman turistlerin uzun bir süre Türkiye’ye gelmeyeceğini ifade etti.

 

TÜRKİYE ALEYHİNDEKİ KAMPANYAYI KİMLER DÜZENLİYOR

Haberin Devamı

TÜRK turizminin Avrupa’da kalan tek temsilcisi Bentur’un sahibi Kadir Uğur, Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı’ya gönderdiği uzun mektubunda boykot kampanyası konusunda şunları söylüyor: “Ocak ayında fuarlarda ortaya çıkan son durum, Almanya, Avusturya, Hollanda ve İsviçre’de halkın Türkiye’ye karşı boykot aktivitesinde olduğunu ortaya koydu. Bu boykotu yönlendirenler de hepimizin bildiği gibi Türkiye düşmanları... FETÖ, PKK örgütü mensupları dolayısıyla içlerine çöreklendikleri basın... Türkiye aleyhine çıkan yalan yanlış yazılara tekzip gönderilmemesi, pozitif yazıların hiç gündemde olmaması ve de maalesef Türk kökenli Almanya’da ve İsviçre’deki bazı milletvekili ve politikacıların Türkiye’yi hedef alan düşmanca açıklamaları...” 50 yıldan beri Berlin Turizm Fuarı’nı izlediğini söyleyen Kadir Uğur’un, Türk turizminin kurtarılması için neler önerdiğini yarın okuyacaksınız.

 

MESAJ PANOSU

- 15 Temmuz darbe girişimi Erdoğan’a karşı değil Türkiye’ye karşı yapılmıştır; Türkiye’nin belini kırdılar, çok büyük zarar verdiler. ‘Evet’ veya ‘hayır’dan daha hayırlı olanı bu referandumun iptal edilmesidir. Levent GÜLTEKİN

- İSTANBUL’da yapılmasına izin verilen ancak düzenleyenlerin gözaltına alındığı ‘Hilafet’ toplantısı ağır cezalık suçüstü halidir. Toplantıya izin veren kamu görevlileri için de işlem yapılması gerekiyor. Geçen yıl Gökçek, Ankara’da aynı toplantıya salon verdi. O suç duyurusunun da akıbeti hâlâ belirsiz. Ömer Faruk EMİNAĞAOĞLU

DIŞARIDA yaşayan bazı kişiler ‘CHP’nin kendi kendini feshetmesini’ öneriyor. Bu muhterem kişiler bilsin, fikirlerini yayınlayacak mecraların dahi bulunmadığı mazlum demokrasimizde CHP’nin varlığı önemlidir.  S.Ö.

Yazarın Tüm Yazıları