Paylaş
İçkili bir lokantaya girmeden önce mutlaka ruhsatını sorunuz. Hatta ruhsatı varsa bile inanmayınız, tarihlerini kaşelerini kontrol ediniz. Aksi taktirde suç işlemiş olursunuz ve fişlenirsiniz!!
1 Şubat 2013 Cuma günü Tunalı Hilmi caddesi üstündeki yaklaşık olarak 1.5 yıldır hizmet veren bir balıkçıya eşlerimizle birlikte 4 kişi yemek yemeğe gittik. Saat 23.00 sularında mekanda sadece bizim masamız kalmıştı ve bizde kalkmak üzereydik. Bu esnada içeriye resmi üniformalı 2 polis girerek daha işletme yetkilileriyle bile konuşmadan direk benden kimliğimi vermemi istediler. Ben hayırdır memur bey, yemek yiyoruz ve bir suç unsuru yok, durduk yerde niye kimliğimi soruyorsunuz diye vermek istemememe rağmen eşlerimizin huzursuzluk çıkmasın telkinleriyle kimliğimi verdim. Daha sonra mekanın yetkilisi ile konuşmaya gittiler. Bir müddet sonra masada kalan 3 kişinin daha kimliğini aldılar. Biz neler olduğunu öğrenmek için memurların yanına gittik. Memur burasının ruhsatının olmadığını ve bizim burda içki içtiğimizi söyledi. Böyle bir olayın işletme ile zabıta veya polis arasında olduğunu, bizim müşteri olarak bir mekana giderken ruhsat sormak gibi bir düşüncenin aklımıza hiç gelmediğini müşterinin bu tip bir işle ne alakası olduğunu söyleyerek kimliklerimizi geri istedik. Polisler ısrarla ruhsatsız bir yerde içiki içtiğimizi belirtip TC numaralarımızı alarak tutanak ile bir nevi bizi fişlediler. Tutanağa imzalamadığımız içinde imza atmaktan imtina etmişlerdir diyerek tutanağı kapattılar.
Ankara’ da DHKP-C nin ABD elçiliğini bombaladığı bir günde, şehir içinde suçluların peşinde olması gereken kolluk kuvvetleri hiç bir suç unsurunun olmadığı ruhsatsız olduğunu iddia ettikleri bir mekanda daha mekan sahibiyle bile konuşmadan direk kimliğimizi alması ve burda içki içiyorsunuz diyerek bizi fişlemelerinin altında ne tür bir amaç olduğunu değerlendirilmesini sizin vasıtanızla kamuoyuna duyurmak istiyorum.
AOÇ lokantası yeniden ihaleye çıkarılacak
ATATÜRK Orman Çiftliği Müdürlüğü, basın birimi Merkez Lokantası ile ilgili şu açıklamayı gönderdi:
“Merkez Lokantası 1961’a kadar AOÇ tarafından işletilmiş bu tarihte açık ihaleye çıkılarak 3. şahsa kiralaması yapılmıştır. 01.11.1975’de söz konusu yer kira sözleşmesindeki hüküm uyarınca AOÇ’nin muvafakatı ile müstecir şahsa devir olmuştur.
AOÇ Müdürlüğü tarafından diğer kiracılarıyla beraber müstecire karşı kira tespit davası açılmış, Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesi 13.12.2000 tarihli kararı ile kiracının ödenmekte olan kirasını rayice uygun hale getirmiştir.
Bu tarihten sonra kiracı zaman zaman ödeme sıkıntısı yaşamış ve biriken borçlarını ödemek için borç yapılandırma talebinde bulunmuş ve bu talepleri kabul edilmiştir. Müstecirin kira borçlarını ödememesi sebebi ile Ankara 9. İcra Hukuk Mahkemesince verilen 31.12.2010 tarihli kararın uygulanması müstecir ile imzalanan borç yapılandırma protokolündeki uzlaşma uyarınca askıya alınmış ancak kiracı tarafından, takside bağlanan borç ve günlük işleyen kira ödenmediği için kararın icrası yoluna gitmek zorunluluğu doğmuştur. 2001-2010 tarihleri arasında kira alacakları sebebi ile 15 adet, 2010 tarihinden bugüne kadar da 8 adet olmak üzere toplam 23 adet icra takip dosyası açılmıştır. Bahse konu yerin yeniden kiraya verilmesi için kiraya verme işlerine ait yönetmelik hükümleri uyarınca ihale süreci başlatılacaktır.”
Herkes şaşırıyor belediye görmüyor
Oran, Esat Özoğuz Sok. No: 5 adresindeki Hotel Monec, bizim sitenin tam karşısında. Otel açıldı; çatısı terastı; iki üç yıl sonra çatının üstü komple kapatılarak restoran-müzikhol-bar yapıldı. Kaçak tabi... Her hafta sonu müzİkli eĞlence düzenleniyor; gürültüden oturamıyoruz.
Çankaya Belediyesi’ne birçok kez şikayet ettik, sonuç alamadık.
Ankara’nın en müstesna semtine kaçak kat yapılıyor; şikayet ediyoruz, kapı duvar!
Adres belli... Demek ki, yerel yönetimler güçsüz kalıyor.
Yandaki okuldan otel iki kat yüksek. Sadece gül.
Veliler şaşırıyor; komşular şaşırıyor; otel yönetimi ise hiç umursamıyor.
Belediyeye üzülüyorum; bu kadar güç karşısında sessiz kalıyor; Melih Gökçek’ten mi korkuyor nedir?
Ne büyükşehir’in ne Çankaya’nın umurlarında değil; yaklaşık bir yıl sonra seçim var ya!
Belediyeler değil ama patronlarda biraz insaf olmalı...
Paylaş