Rize’den izlenimler

‘BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan’ın Rize gezisine şöyle bir değinmeniz iyi oldu; biz de izleyebildiğimiz kadarıyla bazı şeyleri size aktarmak isteriz.’

Telefondaki okurumuz bunları söylerken kendisini ‘dersler almış’ bir ANAP’lı olarak tanıtıyor.

‘Biz battık; ama gördüğüm manzaralardan AKP’nin tehlikeli bir gidişe doğru sürüklendiğini fark ediyorum; aynı ANAP’taki gibi’ dedikten sonra Başbakan’ın geçen perşembe günü başlayıp pazar akşamı sona eren Rize gezisi ile izlenimlerini aktarıyor okurumuz:

‘Cumartesi gecesi, Çaykur binasında iftar yemeği vardı, biraz erken gitmiştik; ‘AKP İstişare İftar Yemeği’ yazılı afişi görünce, bunlar partizanlıkta bizi de geçiyor diye düşündüm. Neyse ki, aklıselim sahibi kişilerin uyarısı ile iftara 10 dakika kala indirildi de, Erdoğan geldiğinde görmedi.... Vali Bey de, böylece sıkıntıdan kurtuldu. Burası özel bir yer değil ki... Ayrıca bu kadar kalabalık bir iftar yemeğinin bedelini, Çaykur Genel Müdürü Ekrem Yücel veya AKP İl Başkanı Hasan Karal kime ödettirecekler, merak bu ya...’

ERGEZEN’İN GÖZLEMİ

Gözlemlerine devam ediyor:

‘Uzaktan gözlediğimiz kadarıyla Başbakan’ın korumaları, Rize’de çevreye çok sert davrandılar; özellikle de gazetecilere... Koruma amiri Maksut Karaali, hemşerimiz (Hopalı) olmasa tatsız şeyler olabilirdi. Geziye Adalet Bakanı’ndan başka Bayındırlık Bakanı Ergezen’in katılması iyi oldu; Yüce Divan’da Karadeniz sahil yolunun hesabı görülürken... Bakan, Karadeniz sahil yolunun ne durumda olduğu konusunda Başbakan’a ayrıntılı bilgi vermiştir. Örneğin, Hopa-Sarp arasında yaptıkları bir tünelin göçmesi nedeniyle Karayolları’nın yaşadığı sıkıntıları... Duble yolu yapan Cengiz İnşaat, Yılmazlar döneminde büyüyen bir firma... Bugün Mehmet Cengiz’in AKP’lilerle ilişkisini bir ANAP’lı olarak ben de merak ediyorum; AKP’den gerekli desteği görüp görmediği konusunda...

(.....)

- Duble yol inşaatı deyince aklıma geldi. Sizin Hürriyet’te cumartesi günü yayınlandı; Ardeşen-Çamlıhemşin karayoluna ‘Fırtına Vadisi’ yamacından dört katlı apartman büyüklüğünde kaya parçasının düşmesi olayı. (Vadiyi kurtarmak için büyük savaşım veren Avukat Remzi Kazmaz’ın kulakları çınlasın.) Bölgede kontrolsüz ve sorumsuz şekilde dinamit patlatıldığının göstergesi bu durum... Nitekim, buradan 10-15 km uzaklıktaki Hopa-Sarp duble yolunun başına gelenleri siz yazmıştınız; ANAP döneminde yolun ‘özel davet’le Cengiz İnşaat’a verildiğini ve 120 milyon dolara mal olduğunu... Bütün bunlar, kontrolsüz dinamit patlatılmasından oluyor. Aslında bu tür hafriyatlar dozerle pasta keser gibi yapılır ama bizim müteahhitler ucuz olsun diye böyle yaparlar, sonra da başları belaya giriyor. Peki şimdi trilyonluk zararı kim karşılayacak?

MNG’YE OTEL TALİMATI

Başbakan veya Bayındırlık Bakanı Ergezen, Cengiz’lerle bu konuyu görüşmüş olabilir mi?

- O kadarını bilemem. Ancak Mehmet Cengiz, Rize-Sakarya maçına gelmişti. Ancak maç saati üç kez değişmesine rağmen Tayyip Bey’in gelmemesi dikkat çekti. Rize’de başka ilginç bir isim daha vardı bu gezide; Mehmet Nazif Günal... Arhavili olan Günal, geçmişte Özal ile Yılmaz’ların yakını olarak bilinir... Tabii büyük bir işadamı olarak, onun da sıkıntıları var. 11 kilometrelik Trabzon sahil geçişini Günal’ın MEPA İnşaat şirketi yapıyor. Karayolları’ndan belirtilen rakama göre, bugüne kadar % 40’ı yapılan yola 102 trilyon harcanmış... En az 150 milyon dolara bitirilebileceği söyleniyor. ‘Trabzon Sahil Koruma Platformu’ yolun sahilden geçişine karşı hukuki mücadele veriyor. Bu nedenle proje sürekli değişiyor; maliyet unsurları da... Platform üyeleri, Bölge İdare Mahkemesi’ne gitti; mahkeme de iptal kararı verdi. Karayolları bunun üzerine Danıştay’a gitti. Ancak bu arada nöbetçi mahkeme, karar verilinceye kadar inşaata devam kararı verdi. Başbakan, Çaykur’daki iftara davetli olan Günal’dan bölgenin turizmine katkıda bulunmasını ve Rize’ye de beş yıldızlı bir otel yapılmasını istemesi ilginçti.

Ve yanındaki Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı’ya dönerek ‘Arsayı bulmak için çalışın’ dedi. Günal’ın çok şaşırdığını sanırım. MNG’ye ait TV 8’in, Erdoğan’ın Rize gezisini canlı yayınladığını unutmayın.’

16 YILLIK ANAP’LININ HALİ

ANAP’
lı okurumuz çok şeyler anlatıyor; galiba en ilginci de şu: ‘Bilir misiniz, bizim Nusret Karaca adlı bir arkadaşımız vardır. 8 yıl merkez ilçe, 8 yıl da il olmak üzere 16 yıl süreyle ANAP’ta başkanlık yaptı Rize’de... İftarda bir de duyduk ki AKP’ye geçmiş. Siyasi etik bu kadar ayaklar altına alınmamalı değil mi? Turgut ve Mesut Yılmaz duyarlarsa içlerinden neler geçirmişlerdir bilemem. İktidar olmak hep ballı gelmiş demek ki... Tabii Tayyip Erdoğan’ı da zor durumda bırakıyor bu durumlar; reddetmiyor ama el altında tutmak zorunda kalıyor böyle partilileri... ‘Tonton Vehbi’ bunlar için neler diyecek acaba?.’

Rizeliler, Başbakan’ın üç günlük gezisinden çok umutlu: ‘Biz uşaklarımıza iş bekliyoruz. Bir de silah ruhsatı...’

Pepe ve Akdağ’dan komik uygulama

YAZDIĞINIZ gibi Osman Pepe’nin herhangi bir çabası yok çevre için. Ama Sağlık Bakanı da öyle çok duyarlı değil. Bir süredir ulusal basında sık sık işlenen haberi duymuşsunuzdur. Bakan Pepe, Orman İşletmesi’ne ait kent merkezinin tek yeşil alanını Onkoloji Hastanesi’nin yapımı için Sağlık Bakanlığı’na devretti. İzmit merkez demek hava kirliliği demek, hava kirliliği ise bildiğiniz gibi bir şey değil burada... Kanser demek, ölüm demek. İşte böyle bir yerde hastane yapımı için onay veren Çevre ve Orman Bakanı, ağaçların kesilmesine ve tek yeşil alanın yok edilmesine razı iken, Sağlık Bakanı ise kentin göbeğine yapılacak bir Onkoloji Hastanesi’ne razı oldular.

Oysa en alt kademede bir sağlık personeli bile bilir ki bu tip hastaneler kentin göbeğine daracık bir alana yapılmaz. Bunun iki nedeni vardır, hem hava zaten kirlidir, hem de bu hastaneler çevresine radyasyon yayar ve kansere neden olur. Gördüğünüz gibi sadece Çevre ve Orman Bakanı değil Sağlık Bakanı da anlaşılmaz işlere imza atıyor.

Bunu da sorun Sağlık Bakanı Prof. Recep Akdağ’a, sanırım hiç gazete okumuyorlar. Çünkü günlerdir bu konu işleniyor. Belki yanıt verirler size. Köşenizde bu konuya da yer verirseniz çaresiz kalmış biz çevrecilere de biraz umut ışığı olursunuz.

Serhat OĞUZ-Çevre Mühendisi

GÜNÜN SÖZÜ

Bizim dört önceliğimiz var; eğitim, sağlık, adalet ve emniyet. Bunları halletmek zorundayız’

(Başbakan Tayyip Erdoğan)

Biliyor musunuz?

DYP’li milletvekilleri Dursun Akdemir (Iğdır) ile Ümmet Kandoğan’ın 657 sayılı Devlet Memurları Yasası’ndaki izin sürelerini, kıdemi 1’den 5 yıla kadar kadar olan memurlar için 15, 6’dan 15 yıla kadar olanlar için ise 25 gün işgücü olarak değiştirilmesi öngören bir yasa teklifi hazırladıklarını... Biliyor musunuz?

MESAJ PANOSU

BEYOĞLU,
gazete, dergi ve kitapsız mı kalsın isteniyor? Taksim Meydanı’nda Maksim’in yerine inşaat yapılması üzerine öndeki bayi çıkarıldı. Taksim Postanesi önündeki bayi de kalktı. Bir de su deposunun yanında bayi vardı, onun da kaldırılacağı söyleniyor. Büyükşehir, bayilere neden sahip çıkmıyor? Celal B.-BEYOĞLU
Yazarın Tüm Yazıları