Özdemir'in 'Erdoğan şovu'

Merkel son anda devreye girmezse, tasarı geçebilir... Zaten Mülteci Anlaşması ve Erdoğan’a saldırılarla gerilen Almanya-Türkiye ilişkileri iyice zedelenir. Peki durduk yerde bu anlaşma niye gündeme geldi? Bunun pek yazılmayan bir boyutu var.

Tasarının asıl sahibi Türk kökenli Yeşiller Eşbaşkanı Cem Özdemir... 51 yaşındaki ‘Genç Cem’in 2017 için ciddi bir kariyer planı var. Yeşiller Partisi’nin başbakan adayı olmak istiyor. Böylece kazanamasa bile Alman siyasi tarihine adını yazdıracak ve ömür boyu şöhreti garanti edecek.

Ama Cem Özdemir’in bunun için Yeşiller Partisi tabanından destek alması gerekiyor. Yeşiller’in diğer muhtemel adayı Baden-Württemberg’in 68 yaşındaki ağır ve oturaklı Eyalet Başkanı Winfried Kretschmann.

Cem Özdemir, Yeşiller tabanında puan kazanmak ve adını gündeme taşımak için Alman medyasında Erdoğan’a hakaretle sivrilen ‘Şovmen’ Böhmermann krizinden yararlanıyor. Alman kamuoyunda ‘Merkel Erdoğan’a çok taviz veriyor’ diye estirilen rüzgârı arkasına alıyor. ‘Soykırım Tasarısı’nı şimdi gündeme getirme nedeni bu...

Yoksa Alman hükümetinin Uyum Bakanı Aydan Özoğuz (SPD) gibi aklı başında politikacılar bu tasarıya karşı çıkıyor. SPD’li Mahmut Özdemir de oylamaya katılmayacağını açıkladı. SPD’li Dışişleri Bakanı Steinmayer de karşı...

Özdemir, SPD’li Bakan Özoğuz’a yanıt verirken, asıl hedefini açığa vurdu ve “Erdoğan’ın baskısına boyun eğmeden bu tasarı geçmeli...” dedi. Yani Özdemir’in tek derdi ‘Erdoğan’a direnen adam’ imajıyla şov yapmak ve Yeşiller Partisi başkan adaylığını kapmak... Hadi herkese kolay gelsin!... / Kerem ÇALIŞKAN-Gazeteci


ANAYASAL KURUM OLARAK MGK

1961 Anayasası’ndan bu yana, MGK‘nın sistem içinde varlığı tartışıldı. Demokratik siyasetin üzerinde bürokratik bir vesayetin temel göstergesi olarak gösterildi.

‘Hâkimiyet’in milli iradeye ait olması gerektiği parantezinde eleştirildi. AKP iktidarı operasyon kabiliyeti kazandığı süreçte, bu kuruma el attı, bazı makyaj düzenlemeleri yaptı, (sivil genel sekreter gibi). Zaman içinde, sistem içi iktidarı ele geçirdikçe, bürokratik oligarşiyi kendi adamlarıyla tahkim etti ve iktidarına payanda yaptı. Bugünlerde çokça tartışılan, yüksek yargı ile muhabbet içinde olma hali de devlet/millet kaynaşması olarak açıklanıyor, diğer bürokratik mekanizmanın tam bir biat halinde olduğu da açık...

TSK’nın da içinde bulunduğu en sert bürokratik çekirdek olan MGK’da son toplantısında aldığı karar ile iktidar/bürokrasi kaynaşmasında en ileri adımı attı.
İktidarın talebi doğrultusunda terör örgütü tanımı içine yeni unsurlar ekledi. Hükümete yeni tanımlamalar doğrultusunda tavsiyede bulundu. Kurulun başkanı olan Cumhurbaşkanı da, bu karar doğrultusunda yargılama süreçlerine dikkati çekti. Sonuçta MGK, yargının görev alanı içinde olan ‘suç’ tanımlamasına müdahale etmiş oldu. Uzun yıllardır demokrat ağızlara pelesenk olan, bürokratik yapıların ‘iktidar’ ortaklığı sorunu, seçilmiş iktidarın mutlak hâkimiyeti ile çözülmüş oldu. Yeni anayasa çağrılarının, bu fiili tam demokrasi durumu karşısında müstaceliyeti yok. Ankara’nın zirvesindeki kaynaşma hali, yeni anayasayı da ihtiyaç halinden çıkarmış bir uyuma işaret ediyor. Esas sorun, bu uyuşma haline, inkisar-ı hayale (hayal kırıklığı) uğramış mahzun demokratları da bir yerden monte etmek olarak görünüyor! / S.ÖZKAN


EDİRNE KORUMA KURULU ZAMAN KAZANMAK İSTİYOR

EDİRNE’deki Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu (ETVKBK) tarafından, 13 Nisan 2016 tarihinde Cumhuriyet Dönemi Kültür Varlığı olarak tescil edilen Çorlu Asker Hastanesi’nin tescil kararının kaldırılması isteği Edirne’de bu kurul tarafından önceki gün görüşüldü.

Aradan beş hafta geçtikten sonra ‘tescil’in kaldırılması isteniyordu.

Ankara’dan bir talep geldi demek ki. 5. Kolordu Komutanı Korgeneral Alpaslan Erdoğan kurula başvuru yapmak zorunda kaldı.

Kurul, bu isteği görüştü ve söz konusu tescilli yapının ‘yerinde’ incelenmesi için karar verdi.

Yani, ETVKBK üyeleri 76 yıllık Çorlu Asker Hastanesi’ni yerinde inceleyerek tekrar karar verecek.

Bu kararla kurulun ‘zaman kazanmak’ istediği anlaşılıyor.

Bu karar bile Çorlulular tarafından bir ‘zafer’ olarak nitelendirildi. “Çorlu Askeri Hastane, Çorlu’ya bir kültür değeri olarak kazandırılıyor.” Kent içindeki 82 dönümde ‘yeşil’ adına neler yapılmaz ki...

Bu arada Çorlu Belediyesi de askeri hastanenin bitişiğindeki yenisinin yapılması nedeniyle terk edilen devlet hastanesi arazisini önceki gün ‘yeşil alan’ olarak planlanmak üzere Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi’ne gönderdi.

Başkan Ünal Baysan, ah bu planlar şimdi mi yapılacaktı? Bunlar yıllar önce yapılacak işler değil midir?

Bu çok değerli alanlar için ne yapacağını TOKİ açıklamalıdır.

Ama TOKİ eski TOKİ değil, ‘askeriye arazilerinde’ titiz davranıyor gibimize geliyor.


'AÇ GÖZÜNÜ TÜRKİYE...'

“YENİDEN millet, yeniden adalet... Aç gözünü Türkiye’m, geri dönüşü yok bunun...” sloganıyla siyasi mücadeleye katılacağını açıklayan Adalet Partisi (AP) Genel Başkanı Vecdet Öz’ün, ülke genelinde örgütlenme çalışmalarını tamamladıkları AP 1. Kongresi’nin 5 haziran pazar günü 10.00’da Ankara Kavaklıdere-Çankaya’da Latanya Otel’de yapılacağını...

MEB’in okullarda öğretmen ve öğrencilerin kullandığı bilgisayarlarda, Oda TV’den sonra gercekgundem.com sitesine de sansür uygulandığı ortaya çıktığını, sitenin imtiyaz sahibi, daha önce Ankara’daki yolsuzluk iddialarını gündeme getirdiklerini hatırlatan CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş’ın, bakan İsmet Yılmaz’a “Böyle bir yasak kararı alınmışsa kim ya da kimler tarafından alınmıştır” diye sorduğunu...

EDİRNE Doğa Sporları Kulübü Derneği (EDOSK) tarafından ‘2015 Yılı Doğal Yaşam Savaşçısı’ Ödülü’nün ‘ulusal basın’ kategorisinde CNN Türk ekranlarında ‘Yeşil Doğa’ isimli program sunan doğa habercisi Güven İslamoğlu’na, STK Çalışanı kategorisindeki ödülün de Göksal Çidem’e verildiğini...

HOROSAN’dan Tekeli Dağı’na Hubyar Devletlü tarihsel, inançsal ve kültürel boyutlarıyla Hubyar Ocağı’nın tanıtımı ve açılışının yarın Ataşehir Sheraton Grand Oteli’nde yapılacağını (Ceyda Onur 0530-175 6248)...