O bilgelikten istifade edelim! Yaşlılık nedir?

“Beynin istediği ama vücudun yapamadığı şeye yaşlılık denir. Yaşlanma durumu, ister istemez beynin fiziksel olarak küçülme durumu. 60 yaşından sonra senede %4 oranında beyin küçülür. Elkhonon Goldberg, ‘Bilgelik Paradoksu’ kitabını yazdı bu konuda. Beyin uzmanı, kendi laboratuvarında yapılan bir çalışmaya gönüllü oluyor. MR’lar çekiliyor inceleme için, bir bakıyor beyni küçülmüş! ‘Ne oldu bizim beyine’ diye düşünüyor. Paniğe kapılıyor; ‘Beyin bu kadar ufalmış ama hala kararları ben veriyorum, projeler üretiyorum, gençlere bir şey söylüyorum aydınlanmış olarak geliyorlar’ diyor. Donanım bu kadar küçüldü de benim kafam nasıl hala çalışıyor diye düşünüyor.

Özetle yaşlanma dediğimiz şey biyolojinin doğal bir süreci, biyolojide bir şey varsa bunun bir faydası olmalı.

Hayvanlar aleminde bazı gençler bazı yaşlıları korurlar avcılardan. Sürü bir yere göçeceği zaman yaşlı, bilge olanlar uzun uzun bir yere bakıyor, yaşanmışlıkla nereye gidilir, yemin, suyun, şartların iyi olacağı yeri biliyorlar. İnsanlarda da yeni bir şeyler öğrenebilme kapasitesi zayıflarken parça parça bilgileri birleştirip onlardan büyük anlamlar çıkarabilme bilgeliği artış gösteriyor.

HEKİM, HAKİM, HAKEM

Bizim kültürde buna ‘hikmet’ deniyor. Doğru ile yanlışı birbirinden ayırabilme. Hekim, hakim, hakemlere dikkat edin çalıştıkları konular nevi şahsına münhasırdır. Davalarda, sağlıkta, maçlarda önüne gelen konu, bir daha asla aynı şekilde tekrar etmeyecek tek konudur. Bu üç meslek grubuna tekrarı olmayan bir konuda ‘içtihat’ yaptırıp karar verdiriyoruz. Bu insanların hepsinin bilge olması gerekiyor. Bu yetenek yaşanmışlıkla olur, diplomayla olmaz, beynin böyle bir özelliği var.

Bugün dünyadaki gelişmiş ülkeler başta olmak üzere yaşlılarımızı bakımevlerine kapatıyoruz. Onları eve kapatıp her nesilde hayatı yeni baştan öğrenmeye kalkıyoruz. Bu da bize çok vakit kaybettiriyor.

İslam literatüründe de vardır ‘Yaşlılarımız olmasa belalar üstümüze yağmur gibi yağacak’ diye...

O bilgelikten istifade etmeyi unutmamamız gerekiyor.”

GİDENE ÜZÜNTÜ, GELENE SEVİNÇ

SON valiler kararnamesiyle Elazığ Valiliği görevinden Sakarya Valiliği’ne atanan Çetin Oktay Yıldırım, Elazığ’a sosyal medya üzerinden duygusal cümlelerle veda etti. Vatandaşlar da hüzünlü mesajlar yayınladılar. Sakaryalılar da kendisini sevgi ile karşıladı.

Her iki kentin vatandaşlarının mesajlarından bir seçki: “Elazığ sizi unutmayacak.”, “Şehirlerin şahı Elazığ’dan gitmemeliydi.”, “Çok çalışkan bir vali kazandı Sakarya.” “Güzel insan, gönül ve dava adamı, Sakarya’ya hoş geldiniz.”, “Bu kadar sevilen valiyi, bizim Sakaryalı siyasetçiler rahat bırakır mı acaba?”, “Malum bu şehirde birlik yok. İnşallah vali bey başarılı hizmetlere imza atar.”, “Her yıl veya iki yılda bir vali değişmez. Tam şehre adaptasyon sağlıyorlar halk tanıyor, sonra hoop gel merkeze. Yeni görevinde başarılar diliyoruz.”

‘HÂLÂ BİR GÖÇ MÜZEMİZ YOK’

1961’de başlayan göç olayı çerçevesinde ilk önce 6 bin 800 Türk işçisini Almanya’ya yolladık, şu anda AB sınırları içerisinde eski üye İngiltere’yi de dahil ettiğimizde 5.7 milyon Türk yaşıyor. ABD’den, Avustralya’ya kadar toplarsak Türk göçmenlerin sayısı 7.6 milyonu geçti. Bu da 83 milyonluk nüfusumuzun yüzde 9’undan fazladır. Dünyada oran olarak bu kadar göçmeni başka ülkelerde yaşatan başka bir ülke yok. Bugün için önemli olan Türkiye’nin bir göç müzesi oluşturması. Bu müzenin yapılacağı en önemli kent de İstanbul gibi gözüküyor. TAVAK olarak konuyu ele almaya karar verdik, ilk adımlar atılıyor. Prof. Dr. Faruk ŞEN

CUMHURİYET’E BALYOZ

ADD, “Kültür Bakanlığı’nın, Mustafa Necati’nin kendi evine, tarihi bir esere verilen ismini kaldırarak Nuri Pakdil’in adını vermesi Cumhuriyet’e vurulan yıkıcı bir balyoz darbesidir” diyerek 20 Haziran Cumartesi 15.00’de Mustafa Necati Evi’nin önünde açıklama yapacaklarını duyurdu. Aynı konuda Prof. Dr. Hikmet Sami Türk de “Cumhuriyet’le ve kurucularıyla hesaplaşmayı bir türlü sona erdiremeyen AKP iktidarının, bu yöndeki yeni bir uygulamasından başka bir şey değildir” dedi.

BİLİYOR MUSUNUZ?

Tavuklara veriliyor muydu?

“TARIM ve Orman Bakanı’na 2018’de biyodizel için toplanan atık yağlardan işlem sonucu elde edilen asit yağların hayvan yemi olarak tavukçuluk sektörüne satılıp satılmadığını, bu konuda denetlemeler sonucu cezai işlem yapılan firmaların hangileri olduğunu sormuştum, ‘böyle bir bulguya rastlanmadığı’ cevabı verildi” diyen Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu’nun Bakan Pakdemirli’ye “Atık asit yağların hayvan yemi olarak tavukçuluk firmalarına satıldığı iddiaları için kaç firma hakkında inceleme yapılmıştır? İdari para cezası verdiğiniz şirketler hakkında Bakanlığınız suç duyurusunda bulunulmuş mudur?” diye sorduğunu...

YOZGAT Bozok Üniversitesi’ne bağlı Kenevir Araştırmaları Enstitüsü’nün kurulmasının kararlaştırıldığını...

BALKANLAR ve Azerbaycan başta olmak üzere 55 siyasi şahsiyetin 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel (1 Kasım 1924-17 Haziran 2015) hakkında yazdıkları makalelerin www.marmaragrubu.org sitesinde okunabileceğini...

KADİR Has Üniversitesi Türkiye Çalışmaları Grubu tarafından 2013’ten bu yana düzenli olarak yürütülen ‘Türk Dış Politikası Kamuoyu Algıları Araştırması’nın yedincisinin sonuçlarının bugün açıklanacağını...

BATMAN-Gercüş Belediye Başkanı Gündüz Günaydın’ın, Türkiye Genç Gazeteciler Derneği’nin (TGGD) ‘Güneydoğu’da Yaşam Var’ adlı projeyle yürütülen araştırmada Güneydoğu’daki ilçe belediye başkanları arasında yılın en başarılı ilçe belediye başkanı seçildiğini...

CHP Beylikdüzü örgüt başkanları Taşkın Özer, Cem Aydın, Gülüs Ertürk ve Batuhan Berk Çetin’in de katıldığı etkinlikle, Yaşam Vadisi 3. Etap’a başta çınar ağacı olmak üzere onlarca fidan dikildiğini...

MESAJ PANOSU

GÜNGÖREN Belediyesi’nin sosyal yardım masasına erzak yardımı için internet üzerinden müracaat ettim, talebim reddedildi. Oysa Vefa Destek Hattı ALO 155 üzerinden yaptığım müracaat kabul edilip, mayıs ayında Güngören Belediyesi görevlileri erzak yardımı yapmıştı. Engelli oğlum var, ailemle yaşamak suç mu? Belediyecilik ve sosyal yardım zihniyeti bu mu?        �İsmet TUNCER