Paylaş
Ülkemizde, GSYH içerisinde kamu harcamalarının oranı oldukça düşüktür. OECD ülke ortalamasına göre GSYH içinde genel kamu harcamalarının oranı yüzde 42.12 iken, Türkiye’de bu oran yüzde 35’tir. Türkiye’de kamu harcamalarının oranı birçok Avrupa ülkesine göre de düşüktür. Ayrıca kamu istihdamının toplam istihdam içindeki payı OECD ülke ortalamasının altındadır. Türkiye’de bu oran yüzde 10.77 iken OECD üye ülkeler ortalamasında yüzde 17.69’dır.
2017 yılında OECD ülkelerinde yıllık büyümenin kamu istihdamındaki artışa oranlarını incelediğimizde, ekonomik büyümenin Türkiye, İtalya ve Macaristan’da kamuda istihdamını arttırmadığı görülmektedir. 2015-2020 yılları arasında kamuda istihdamın yüzde 35.7 arttığını söyleyebiliriz. 2015 yılında 3 milyon 520 bin 530 kişi olan kamu sektörü istihdamı, 2020 yılında 1 milyon 258 bin 822 kişi artarak 4 milyon 779 bin 352’ye çıkmıştır.
OECD üye ülkelerin ortalamasında kadınların kamu sektöründe istihdam oranı yüzde 60, erkeklerin yüzde 40’dır. Türkiye’de kadınların kamu sektöründe istihdam oranı yüzde 25.31, erkeklerin ise istihdam oranı yüzde 74.69’dur.
Türkiye’de her 100 kişiye 4 kamu personeli düşüyor. İstihdamı en fazla artan bakanlık Milli Eğitim, en fazla azalan bakanlık ise Milli Savunma Bakanlığı; kamuda en güvenceli istihdam biçimi olan ‘memurluk’ yerini ‘sürekli işçiliğe’ bırakıyor. Belediye şirket işçilerinin sayısı 494 bin 510 kişiye ulaştı.
NE İSTENİYOR?
Türkiye işçi sınıfı güvencesiz, esnek ve kuralsız çalışma koşullarının giderek arttığı, sendikalaşma olanaklarının giderek azaldığı, çalışma yaşamının emekçiler açısından kötüleştiği bir süreci yaşamaktadır. Bu sorunların çözümü ancak sendikal hak ve özgürlüklerin tam olarak sağlandığı eşitlik ve adalet temelli bir sosyal devlet ile sağlanabilir.
İŞTE GERÇEK SAYILAR: ÜÇ BÜYÜK İLDE 315 ÖLÜM
CHP Ordu Milletvekili Dr. Mustafa Adıgüzel, TBMM Genel Kurulu’nda söz aldı ve 24 Kasım’daki İstanbul, Ankara ve İzmir’deki gerçek COVID ölüm rakamlarını açıkladı. Adıgüzel’in konuşması şöyle:
“COVID-19’dan dün 24 Kasım itibarıyla İstanbul’da 211, İzmir 73, Ankara 31 olmak üzere sadece 3 ilimizin vefat sayısı 300’ü geçmiş, 315 olmuştur. Berat Albayrak istifa etti, dolar kendiliğinden düştü. Sağlık Bakanı da istifa etsin, vakalar düşecektir çünkü yalan yanlış bilgilerle milleti rehavete sevk ediyor. Doktorlar ölüm bildirimi yaparken testi pozitif değilse bulaşıcı hastalık girilemiyor, sistem müsaade etmiyor. Bu yüzden belediyelere gelen bütün bulaşıcı hastalık ölümlerinin COVID-19 olduğu kesindir.
Aşı çözüm değil, etkisi kısa sürecek. Gece sokağa çıkma yasağı da bir şey yapmış gözükmek için. İnsanlar gündüz sokakta, gece değil ki. Hele bir de pazar günü sabah 10.00’da bitiyor yasak, pazartesi 05.00’te neden? Neden, koronavirüs erken kalkıp işe mi gidecek? Ekonomik öncelikli hastalıkla mücadeleyle olmaz, insan öncelikli olmak zorunda. Yirmi günlük tam kapatma, giden canları kurtarmak için acil, zaruri. Önlem alınmadığı için ölen her yurttaşın sorumlusu kimdir?”
TABLOYA BAKARAK UYANMAK
HER şey bir sabah, penceresinden babamın baktığı noktaya bakmamla başladı. Babamız Parkinson hastası ve bir süredir ayağa kalkamıyor. Ve her sabah üstü demir parmaklıklı yüksek, gri bir duvar ve önündeki çöp bidonlarına uyanıyor. Bu duvara bakıp hangi hayali kurabilir insan; nasıl umutlanır, nasıl motive olur? Çok mu zor şuraya iki böcek bir çiçek kondurmak, hayatı, penceresinden baktığı sokakta akan birinin ‘an’larına renk katmak?
Beşiktaş Belediyesi’ne yazı yazdım. Basın Müdürü Gökhan Turan ve sokak sanatı projelerini yürüten Görkem Kızılkayak aradılar, ertesi gün duvarın sahibi komşumuz Darphane Genel Müdürlüğü’nün kapısını çaldım. Destek Hizmetleri Daire Başkanı Cevdet Güngör’den gelen ‘sıcak’ mesaj sonrası sıra bir ressam bulmaya geldi. Kardelen Selimoğlu’nun ‘gönüllü’ desteği ve 15 günlük emeğiyle ortaya bu şaheser çıktı. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ederim. Babamın mutluluğunu anlatamam.
Yaşam süresi uzadı ve bizlere ihtiyacı olan yaşlılarımız çoğalıyor. Sıranın bizlere geleceği günler de çok uzak değil. Şimdi siz de sorun kendinize. Nasıl bir sokağa uyanmak istersiniz? Şehriban OĞHAN
BİLİYOR MUSUNUZ?
Denizciler 9 aydır karaya çıkmadı
CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut’un, Türkiye’de salgının görüldüğü mart ayından bu yana önlemler kapsamında karantina altında tutulan, ailesi ve sevdiklerine hasret kalan Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı gemilerdeki görevlilerin durumunu Meclis gündemine taşıyıp, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın yanıtlaması istemiyle Meclis’e soru önergesi sunarak, “Denizdeki 9 aylık karantina ne zaman bitecek?” diye sorduğunu...
BEYKOZ Belediyesi’nin düzenlediği ‘Beykoz 2020 Sempozyumu’nun 27-29 Kasım tarihlerinde, 128 akademisyen ve uzmanın katılımıyla, açılış dahil 18 oturumla Twitter, Instagram ve YouTube hesapları üzerinden yapılacağını...
‘AÇLIK VİRÜSÜNÜ’ UNUTMAYIN
DÜNYADA günde 8 bin 500 çocuk öldüren bir virüs var. Adı, ‘açlık’tır.
‘Gıda’ adında bir tedavisi bulunuyor.
Ama hiç kimse bundan bahsetmiyor.
Neden acaba?
KORKUSUZ DEĞİL APTAL
Salgına rağmen, toplum içinde maske takmayanlar, cesur, korkusuz filan değiller.
Saygısız, terbiyesiz, ahlaksız ve aptallardır.
Paylaş