Kocamaz kriptoları açıkladı

Ve ekledi:

“Birdenbire üzerimize projektörler yönelttiler; biz apaçık ortada kaldık, onlar da karanlıkta kalıp dalavereler çevirdiler. Tam bir kumpastı...”

Kocamaz, 11 Mayıs’ta Mersin’deki FETÖ davasının 3. celsesinde tanık olarak dinlenmiş ve sözleri kentte büyük yankı uyandırmış.

15 Temmuz’daki darbe girişimi sonrasında ilk FETÖ/PDY operasyonu Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne yapılmış... Birçok belediye çalışanı gözaltına alınmış, bazıları tutuklanmış...

Burhanettin Kocamaz tanık olarak dinlenirken, olayı özetle şöyle anlatmış:

“Belediyeye ve şahsıma düşmanlık besleyen bir internet sitesinin yöneticileri Mustafa Göktaş ve Abdulvahap Şehitoğlu isimli kişiler ile birlikte hareket ettikleri emniyette görevli eski istihbarat şube müdürü Ufuk Faruk Solmaz ile eski Terörle Mücadele Şube Müdürü Yaşar Gidiş hayali olaylar yarattı. Gözaltı ve sorgu döneminde yaşananlar, olayların hepsi düzmece idi. Bize görev bakımından yakın olan kişilere sürekli sorular sordular; ‘Başkanı ver, sen git’ telkinlerinde bulunarak üzerinde çalışma yürüttüler. İfadeler sırasında bize zarf attılar ancak ‘Bizim korkumuz da yok, verilmeyecek hesabımız da yok’ diyerek teklifleri geri çevirdik. Bazı kişilere nasıl korku saldıklarını biz biliyoruz.”

Kocamaz ifadesinde, gözler onların üzerine çevrilip gerçek FETÖ’cülerin karanlıkta bırakılmaya çalışıldığını yinelerken, ‘belediye dışındaki kurumlara sorgulama yapılmamasına, böcek denilen cihazların kuruma nasıl yerleştirildiğine’ dikkat çekti.

Kocamaz, mahkeme heyetine şunu da soruyor:

“Sorguda belediyecilere FETÖ’cü işadamlarıyla ilişkileri soruldu. Madem bu işadamları FETÖ’cü idi, neden bunları da sorgulamıyorsunuz.”

Duruşmada Emniyet’teki kriptoların Şehitoğlu ve Göktaş’a hayal ürünü haber yaptırılması, sonra da o haberleri ihbar kabul edip operasyon düzenlenmesi... Aydın’dan tanık olarak katılan gazeteci, eski bürokrat Haldun Haşmet Aysan’ın da CHP’li belediyelere danışmanlık yapan tutuklu Erkan Karaaslan üzerinden ‘FETÖ kurguları’na girişmesi... Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na da ‘karalama’ kampanyası açılması... Başkan, “Sonuç mu, belediyemize kumpas kuran hâkim ve savcılar, emniyet görevlileri hepsi görevden el çektirildi veya pasif görevlere verildi” dedi.

Bu arada Aydın’da, Emniyet Müdürü Halil Öktür ve eşi Aynur Öktür ile Emniyet Müdürü Ramazan Kara ve eşi Şükran Nur Kara, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında, şifreli haberleşme programı ByLock’u kullandıkları iddiasıyla tutuklandı.

KOOPERATİFÇİLİĞİ BATIRDILAR

MERSİN’den bir meyve üreticisi aradı; “Çare, kooperatifçilik diyorsunuz, doğru söylüyorsunuz. Ah ne diyeyim, 1980’lerde bunların hepsi vardı ama batırıldı“ dedi.

O nedenle Mersin, Meyna, Tüdaş, Narko, Menas, İçko Birlik kooperatifleri iyi tahlil edilmeli ve iyi dersler çıkarmalı. Bir yerde bu kooperatiflerin fişi çekildi.

Sonra şöyle devam etti:

“Mersin’de kendisini yönetici zannedenler inisiyatifi ele almak yerine bu ölüme sessiz kaldılar. Meyna ve Tüdaş gibi tesisler dünya çapındaydı; sessizce cenazesini kaldırdılar, geride bıraktıkları mirasının talan edilmesine de göz yumdular.”

‘Çifti Kulübü’ sitesinde bunları görünce yüreğimiz sızladı. Ne yazık ki hâlâ ders çıkarılmamış!

15 MİLYON SİGORTALIYA KARŞILIK 1.4 MİLYON SENDİKALI İŞÇİ VAR

İŞTE ÇALIŞMA HAYATIMIZ!

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Meclis’e soruyor:

“İşçilerin sendikalaşmasını önlemek için her yol deneniyor. Sendikal örgütlemenin önü tıkanıyor. Türkiye’de 15 milyon sigortalı var. Sendika üyesi olan 1.4 milyon kişi ama toplu iş sözleşmesini grev hakkını kullanarak yapabilen sendikalı işçi sayısı ise 700 bin civarında. Bu durum dahi ülkemizde emekçilerin örgütlü olmasının hangi noktaya kadar geriletildiğini gösteriyor. Özelleştirme, işçi istihdam büroları, taşeronlaşma ile AKP hükümetleri sendikacılığı yok etmeye devam ediyor. İş cinayetleri, meslek hastalıkları, işsizlik giderek yaygınlaşıyor. 500 bini aşkın tehlikeli meslek sayılacak işyerinde Meslek Yeterlilik Belgesi zorunluluğuna dahi uyan 140 bin kişi! Çünkü başvuru dosyasını alacak artı geliri yok. Bu durum İş Güvenliği ve İşçi Sağlığı açısından da önemli risk.”

KIYILAN TÜRKÇE...

BİR ulusun anadili onun yarattığı en önemli kültür hazinesidir. Özellikle tiyatro ve sinema oyuncuları ile görsel yayınlarda haberleri aktaranlar anadillerini en iyi konuşan, bu konuda herkesin örnek aldığı insanlar olmak durumundadır.

FOX TV’de Sayın Portakal sık sık “Hayret bir şey”, “Mümkünatı yok”... “Vatanım Sensin” dizisinde oyuncular da yine “Mümkünatı yok” gibilerden bozuk Türkçelerle konuşmaktadır. Çok üzücü ve rahatsız edici.

Prof. Dr. Sami SELÇUK

TRAKYA’YA PATLAYICI DEPOSU DA GELDİ

Trakya Bölgesi’nde patlayıcı depolarının yeri olamaz. Tarım ve hayvancılık bölgesinde, verimli tarım alanlarında tehlikeli faaliyetlere izin verilmesi kamu yararı değil kamu zararıdır. Bölgedeki can güvenliğini, tarım alanlarını, ormanları, köyleri büyük bir tehlike altına sokan bu plan değişikliğine karşı Edirne İdare Mahkemesi’nde açılan davaya Uzunköprü Çevre Gönüllüleri Derneği müdahil olmuştur. Derneğimiz bölgemizin, doğal yaşamın korunması için davayı hukuksal ve toplumsal olarak takip etmeye devam edecektir. 24 Mayıs’ta keşif yapılacaktır. Trakyalı tüm yaşam savunucularını mücadelemize destek olmaya çağırıyoruz.

Av. Bülent KAÇAR

BİLİYOR MUSUNUZ?

TARİH Vakfı tarafından düzenlenen ve KHK’larla ihraç edilen akademisyenlere davet niteliği taşıyan ‘Olağanüstü Akademi Konferansları’nın yarın ‘Türkiye’de Muhafazakârlık: Kavram ve Gündelik Hayat’ başlıklı sunumla devam edeceğini, sunumun KHK ile ihraç edilen Yüksel Taşkın ve Baran Alp Uncu tarafından yapılacağını. ‘Adres: R. Gümüşpala Cad. No: 10; Tel: 0212 219 2971)...

İBB Şehir Tiyatroları ile Türk Kadınlar Birliği İstanbul Şubesi’nin düzenlediği ‘23. Bedia Muvahhid Ödül Töreni’nin Kadıköy Haldun Taner Sahnesi’nde bugün 20.00’de yapılacağını...

FIRAT Havzası Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mehmet Topal’ın, bugün derneklerinin 30. yılını kutlayacaklarını belirterek “134 yıllık basın tarihine sahip olan Elazığ’a Basın Müzesi kurulmalıdır” dediğini...