Paylaş
Sayın Baykal, büyüklük göstererek yaratılan kirli savaşı püskürtmüş, onurluca istifa etmiştir. Kuşkusuz olay ve bu istifa hepimizi üzmüştür. İstifa çok ciddi bir kurumdur. Sayın Baykal da çok ciddi ve saygın bir politikacıdır. Özgür istenciyle bir karar almıştır. Ona ve sokağa kulak verin. Özgür istenciyle istifa eden saygın birine baskı yapmak doğru mudur? Duygu sömürüsünün sosyal demokraside yeri olur mu?
Bu karanlık dönemde CHP’lilere düşen görev, kısır tartışmalardan uzak, kavgaya çanak tutmayacak bir duruş sergilemektir. Önümüzde halkoylaması, arkasından genel seçim var. Türk Devrimiyle hesaplaşma, işsizlik, yoksulluk, yolsuzluk adam boyu olmuşken bu kargaşa niçin yaratıldı? CHP’nin yükselişini önlemek için. Bunu Sayın Baykal gibi herkes görmelidir. TV haberlerinde “CHP’de kafalar karışık” deniyor; ‘emanetçi başkan’ sözleri var. Kavga çıksın isteniyor. Olayları, oluşumları içinizde değerlendirin ama yurttaşı da duyun; umutları karatmayın! CHP’nin yenilenmesi bir zorunluluk; hızlı düşünmek, doğru karar vermek de bütün CHP’lilerin zorunlu görevidir.
Sayın Baykal, özgür istencinizle aldığınız kararın yıpratılmasına, gereksiz açıklamalara izin vermeyin! Bütün politikacılara örnek olması gereken tarihsel kararınıza sahip çıkın! Tarihsel konuşmanızın doğru okunmasında da öncü olun!
Her seçimde düş kırıklığı yaşayan bir yurttaşım; SSK emeklisiyim; çokça okur ve yazarım; sokaktayım, otobüse dolmuşa binerim; kadınların, gençlerin, çocukların durumunu, kitle örgütlerinin çoğunu, çarşı pazarı iyi bilirim. Olup bitenleri gördükçe yurttaş ve kadın kimliğimle çok üzülüyor; bir kez daha düş kırıklığı yaşamak istemiyorum.
Bu sesleniş, oyumun arkasını aramak içindir!
‘Yurttaş’ Sevgi ÖZEL-ANKARA
Referandumun ipi Öcalan’ın elinde
REFERANDUMUN tarihi belli oldu; 12 Eylül.
Sonuçlar ne olur? Bütün yazın yoğun bir kampanya ile geçeceği ortada.
Henüz erken olsa da bir değerlendirme yapılırsa...
Güneydoğu’da iki parti var; AKP ve BTP (DTP) son yerel seçimlerde oyların %95’ini aldılar. Diğer partilerin oyu yaklaşık %5’lerde kaldı.
AKP’nin Güneydoğu oylarının oranı %44-45; batı bölgelerinde de 32-33 dolayında.
Fazla ayrıntıya girmeyelim ama Türkiye ortalamasında, AKP’ye %8-10’lik bir artış sağlıyor Güneydoğu oyları.
Referandumun kilit adamının Öcalan olacağı anlaşılıyor.
BTP referanduma evet mi, hayır mı diyecek?
Konuştuğumuz siyasal araştırmacılara göre, şimdilik kaba bir hesap tabloyu yaklaşık olarak şekillendirebilir.
Eğer referandum olağan koşullarda gerçekleşirse, 40-60 gibi ‘evet’ ağırlığı çıkabilir.
Güneydoğu’dan çekimser oy kullanılırsa, genel oy ortalamasını yükselttiği için ‘evet’ oyları yetmez.
DTP hayır derse; %50-50 bandına yakın oranlar alınabilir; katılım düşeceği için.
BTP’nin bu nedenle elinde bir koz var.
‘İmralı’ talimatından ‘sandığa gitme’ gelirse; ne olur?
BTP’nin karşılığı ortaya çıkar ve ‘hayır’lar fazla çıkar.
Araştırmacılar, “Seçimleri boykot etmekle, hayır demek arasında uçurum gibi fark vardır” diyorlar.
Referandumun düğümünde ‘boykot’ önemli bir etken olacak gibi gözükmüyor mu?
Fazla konuşanın dili kesilmesin
CHP’de bir kural vardır: Fazla konuşursan dilini keserler.
Genel Başkanlık formülü şu mudur? Kurultaya kadar Önder Sav, sonrası Allah kerim mi? Böyle olmasını istemeyiz. Baykal, sizin köşenizde yer alan ‘akil adamları’ı bir araya getirip, onlarla iştişare etse; 45-50 yaşlarında, CHP’nin anlayışını temsil edecek, eğitimli, bilgili, laf etmesini bilen bir partili bulunsa, bir tarama konferansı yapılsa bunlar orada tartışılsa... Nasıl olur?
Ş.E.
Mehmet Bölük’ü hatırladım
DENİZ Baykal’ın “Fethullah Gülen’in samimiyetine inanıyorum” sözleri üzerine CHP’nin eski bir ilçe başkanı Baykal’a şu sitemi gönderiyor: “Sayın Genel Başkanımız İstanbul eski İl Başkanı rahmetli Mehmet Bölük başta olmak üzere ismini sayamayacağımız yüzlerce iyi niyetli insanın samimiyetine inanmamakta ısrar ederek bugünlere geldi. Bugün ise kimin samimiyetine inandığını hayretle izliyorum!
Duygusallığın sınırı vardır
BAYKAL’ın istifasını bir felakete döndürmeye gerek yoktur.
Herkes aklını başına toplamalıdır. Duygusallığın da bir sınırı vardır. Bence duygusallık limiti kullanılmış ve bitmiştir.
“CHP Deniz Baykal, Deniz Baykal CHP değildir.”
CHP Deniz Baykal’sa, Atatürk ve İnönü nedir? Zaman; bilim teknik, akıl ve izan kullanma zamanıdır. 72 yaşın handikapından bahsetmek bize yakışmaz.
Ancak, 172 yaşı bekleme uğruna, yeni kadrolar, yeni projeler, yeni heyecanlar ve külli yenilenme süreci şimdi başlatılmazsa yarın çok geç olabilir. Galip HIRKA
CHP, Atatürk’ü unutmamalı
SAYIN Baykal, CHP’nin, “Bütün dünya ve ey millet, iyice biliniz ki Türk ulusu artık şeyhler, dervişler, müritler, mansıplar toplumu olamaz. Bir tek tarikat (=yol) vardır: uygarlık tarikatı. Uygarlığın gereklerini yapmak, insan olmak için yeter!” diyen, tarikatçılığı, tekkeciliği, türbeciliği kaldıran Atatürk’ün partisi olduğunu göz ardı etmemeliydi!
Filiz-Özer OZANKAYA
Biliyor musunuz
- BEYKOZ Belediyesi, Türkiye’de ilk defa şeffaf sandığın kullanılacağı referandumda, bazı caddelerin yenilenmesi ve pazar sayıları ile ilgili soruların yanıtını alacağını...
- TÜRKİYE Barolar Birliği Başkan adaylığına Güneş Gürseler’den sonra İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın ile önceki başkan Kazım Kolcuoğlu’nun da adaylıklarını açıkladığını...
Paylaş