Kaldırımlarımıza sahip çıkılsın

Yıllar sonra belki de ilk defa araba yerine Kızılay’dan dolmuş ile Panora’ya gittim. Dolmuştan inip de 300 metrelik o ince kaldırımda yürüyebilek için cambaz olmak gerekiyor. Karşı taraftan bir başka yaya size doğru yürüyorsa ikinizden birinin asfalt yola inmesi gerekiyor. O kadar büyük araziye, kocaman AVM ve yanına da siteyi inşaa ediyorsunuz ama yayaları yeteri kadar önemsemiyorsunuz!
Haydi ben normalde araba ile gidiyorum da AVM’de çalışan ve otobüs ve dolmuş kullanan, saatlerce ayakta çalışan işçileri hiç mi düşünmüyorsunuz?
Yağmurun da yağması ile her taraf çamur ile kaplanmıştı. Neyse çıkışta arkadaşımla bu sefer de yolun karşı kısmından yürüyelim dedik. Ama maalesef karşı tarafta kaldırım bile yoktu!
Çankaya’nın göbeğinde bu kadar klas bir AVM’nin kaldırımsız olması ya da var olan tek kaldırımının da daracık dizayn edilmesi akıl karı mıdır?
NOT: Eski Milletvekilleri lojmanları kısmındaki kaldırımları da oldukça dar.
Yayaların düşünülmediği bir trafik, ilkelliktir.
m Nevzat YOLAÇAR

Mithatpaşa’daki tehlike

MİTHATPAŞA Caddesinden Ulus-Seyranbağları dolmuşlarının gittiğini görünce hemen trafik polisine giderek güzergah dışı gittiklerini söyledim. Aldığım cevap son derece ilginçti:
“Belediye Trafik Komisyonu izin verdi artık Mithatpaşa’dan gidebiliyorlar.”
Şaşkına dönmüştüm. Zaten yolda yoğun bir trafik var ve onlarca otobüs Ulus’a boş olarak her dakika geçiyor, neden gerek duyuldu anlayamadım.
Bu kararı verenlere bu caddeyi izlemelerini ve yarattıkları eserlerini görmeye davet ediyorum.�
Sağda bekleme yapıp kornalara aldırmayan dolmuşlar, Beğendik tarafından önünüze ters şeritlerden çıkıp bağıran çağıran ve dersane-okul öğrencilerinin karşıdan karşıya geçişini hiçe sayarak tam gaz yokuş aşağı üstlerine giden dolmuşlar...�
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı dolmuşları nasıl kaldıracağız diye düşünürken, bizim Belediyemiz yeni güzergahlar ve yeni daha büyük midibüs dolmuşları hizmete sokuyor. Dolmuş geçmedik bir tek Atatürk Bulvarı ve Ziya Gökalp Caddesi’nin bir bölümü kaldı; onları da açsınlar her taraftan bu araçlar geçsin!
1980’li yıllarda bir düzen, bir ahenk dolmuş indirme durakları vardı; şimdi ne durak kaldı, ne de o durakta indiren bindiren... Bir başı bozukluk bir düzensizliktir gidiyor. Dolmuşlara karşı değilim ama onun da bir adabı olmalı. Yetkililerden ricam bu ve benzeri yoğun yaya gecişlerinin olduğu bölgelerdeki kararlarını tekrar gözden geçirmeleri. Dilerim bu arada Mithatpaşa Caddesi’nde karşıdan karşıya geçen yaşlılara, çocuklara bir şey olmaz.�
m Orhan SAZLIK

‘Demir kafes’ yaktı bizi

ESKİŞEHİR Yolu cepheli meşhur ‘demir kafes’ arsa olarak Büyükşehir Belediyesi tarafından satışa çıkarılmış. O demir yığınına 400 trilyon para harcandı. Soranlara “Hele durun bitsin göreceğiz” dediler ama boş çıktı!
Sadece arsaymış! Peki, o kadar para neden harcandı, kamu kaynağı neden yok edildi? Neden soruşturulmuyor? İlgililerin mesaisi yoğun, muhalif belediyeleri ‘gözünün üstünde kaşın var’ titizliği ile soruşturuyorlar!
Ankara’da boşa giden kaynaklardan sadece birisi demir kafes. “5.5 katrilyon bütçe ile metro neden bitmez, devredilir?” diye soran da yok.
Binanın tepesinden Tandoğan’da CHP grubunu fotoğraflayıp katılanların sayısıyla Twitter’da uğraşacağınıza işinize bakın diyen de...          m M.A.

KISA...

- ‘MEDYA ve Bilinç Yönetimi’ konulu söyleşi Bilim ve Ütopya Ankara Bürosu’nda bugün 18.00’de yapılacak. Konuşmacı: Prof.Dr. İrfan Erdoğan (Konur 2 Sok. 69/1 Kızılay)