İdare Mahkemesi’nin ‘örnek’ kararı

Doktor bir okurumuz ilginç konunun köşemizden aktarılmasını istiyor:

Haberin Devamı

Belediye başkanlarına ‘görev’ hatırlatması

Ankara’da sosyal güvencesi olamayan vatandaşların da ücretsiz yararlanabildiği Belediye Hastanesi’nin Sağlık Bakanlığı’na devri hukuka uygun bulunmadı. Mahkeme, bakanlığa devirle ilgili imzalanan protokolü iptal etti. Ankara 17. İdare Mahkemesi, iptal kararında, “Belediye ile Bakanlığın kamu yararına uygun işlem yapmadığını” belirtti.
Belediye Hastanesi, Ankara’da büyük bir ihtiyaca cevap veriyordu. Bir yakınımız orada kalça protezi ameliyatı olmuştu. Ameliyat ekibi ile görüştüğümüzde, hastanenin ‘mutfağının’ (ameliyathaneleri kastediyorlardı) çok iyi olduğunu öğrendik. Bir çok hastanede olmayan imkanların orada olduğunu söylediler ki, iyileştirme oranları, başarı yüzdelerini teyit ediyordu.
Gün geldi Büyükşehir bu hastaneden kurtulmak istedi. Çünkü kârlı değildi. Mahkemenin iptal ettiği protokolle Sağlık Bakanlığı’na devrini uygun gördü. Büyükşehir, kendine yük olan ne varsa devredip kurtulmayı tercih ediyor. Metroyu da Ulaştırma Bakanlığı’na paslamıştı.
Ankara 17. İdare Mahkemesi, ‘belediyeler hizmet verirken kâr yerine kamu yararı gözetmelidir’ dedi.
Örnek bir karardır.
Belediyeler, kâr-zarar hesabı yaparak görevden ve hizmet vermekten imtina edemezler.

Haberin Devamı

Bir mimar olarak bu işleri beğenmiyorum

Son günlerde; Çankaya sokaklarında, genellikle köşe başlarında yer alan, içeriğini-fonksiyonunu bilemediğim, ancak üzerinde ‘ölüm tehlikesi’ plaketi bulunan, 1,50-170 cm. yüksekliğinde -iki kapılı metal kutular; üzerlerine yapıştırılan kağıt ilânlar tam olarak temizlenmeden ve şimdiye kadar ellerine hiç fırça almamış bir takım acemi elemanlar tarafından; büyük bir olasılıkla nalburların satmakta zorlandıkları, belki de artık üretimden bile kalkmış olan çok çirkin bir pembe renkli mat bir boya ile yalap-yalaş boyandılar. 40-50 cm. yüksekliğindeki beton kaideleri, ve kaldırım kaplamaları da nasiplerini aldılar.
Evimin bulunduğu Bestakâr Sokağı, Tunalı Hilmi Caddesi köşesinde 1 tane, evimin önünde karşılıklı 2 tane, aşağıda Bülten Sokağı köşesinde de 1 tane bu kutulardan bulunuyor. Ve ben sokağa, her baktığım-çıktığımda bu iğrenç rengi görüyorum.
Hangi kuruluş, hangi cüretle böylesi bir uygulamaya girer; hiç mi renk seçimi-renk uyumu denilen kültürden haberleri yok bu emri- uygulamayı yaptıranların?
Belediyenin bunları izlemek, kontrol etmek ve önlemek gibi bir kaygısı-görevi yok mu?
Üstelik Çankaya Belediye Başkanımız da bu işlerin ustası bir mimarken...
M.İnal UŞŞAKLI- Y.Müh.Mimar

Yazarın Tüm Yazıları