Hizmet hem eksik hem daha pahalı olacak

Tasarıyla 1591 belde belediyesi ile 16082 köyün tüzelkişiliği sona eriyor; 29 il özel idaresi de kapatılıyor. Kapatılan belde belediyelerinden 559’u büyükşehir olmayan illerdeki belde belediyeleriyken, 1032’si ise büyükşehir belediyesi olan illerde bulunuyor.

KOY-KALDIR ANLAYIŞI

- 2000’de 3.228 belediye varken, Büyükşehir Yasası ve Belediye Yasası’nda yapılan değişiklikler sonucu gerçekleşen kapanmalarla, 2009 yılı yerel seçimleri sonrasında, 2010 yılında bu sayı 2.950’ye iniyor.

- Yeni değişiklikle 1591 belediyenin kapanmasıyla bu sayı 1.359’a iniyor. Bu sayıya yeni kurulan ilçe belediyelerinin eklenmesiyle 1.384’e yükseliyor.
Son 10 yılda ülke genelinde belediye sayısının yaklaşık % 60 azalması anlamına gelen böylesi bir düzenleme, ülkemizin yerel yönetim sistemi açısından önemli bir değişim anlamına da geliyor.

- Büyükşehir-ilçe arasındaki mevcut yasal yetki ve güç dağılımı ile bu sistemde hizmetlerin aksamadan sürdürülmesi olanaklı değildir. Bu süreçte vatandaşlara belediye hizmetleri eksik ve pahalı olarak yansımıştır. Hizmete ulaşmak zorlaşmış, alınan hizmetler (su, kanalizasyon vb) pahalılaşmıştır. 

- Belediye hizmetleri genişletilmiyor; aksine, genişletilen sınırlar, belediyelerin ve seçilen belediye başkanının toplumdan kopması anlamına gelmektedir. (Örneğin, Manisa’da toplam yerleşim yeri sayısı ilçe, belde, köy ve bağlıları ile birlikte 1584’dür. Büyükşehir Belediye Başkanı her gün bir yerleşmeye gitmesi durumunda görev süresi bu ziyaretler için dahi yeterli olmamaktadır. Üstelik bu hesaplamada ilçelerdeki mahalle bölünmeleri hiç dikkate alınmamıştır.

BELEDİYE KÜLTÜRÜ

- Tüm köy ve beldelerin mahalleye dönüştürülmesi, yerel yönetim kültürünün silinmesine neden olacaktır. Oysa ki, Anadolu’da varlığını sürdürmüş belediye kültürü, Cumhuriyet’ten de eskidir. Yasa ile kapatılması ve mahalleye dönüşmesi öngörülen İzmir’in Ödemiş ilçesi, Birgi beldesinde belediye teşkilatının kuruluş tarihi 1889’dur. Osmanlı öncesinde, Aydınoğlu Beyliği’ne başkentlik yapmıştır. 123 yıllık belediye kapatılırken, yerel yönetim kültürü de ortadan kaldırılmaktadır.

- Bir yerel yönetim biriminin, yeterli tartışma yapılmadan kapatılması, belde yaşayanlarına hiç söz hakkı verilmemesi, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nın “Yerel yönetimlerin sınırlarında, bir referandum yoluyla ilgili yerel topluluklara önceden danışılmadan değişiklik yapılamaz” ilkesine açıkça aykırıdır. Aynı şekilde Anayasa’nın 127’nci maddesinde yer verilen ‘yerinden yönetim’ ilkesi ile bağdaşmayacaktır.
(Not: www.spo.org.tr’de bu raporun tümünü okuyabilirsiniz.)

Abdi İbrahim: Mizah yaptık

‘BEBEKLER kullanılarak kadına şiddet eğitimi’ (5.10.2012) Prof. Dr. Cumali Aktolun’un yazısı üzerine bir açıklama gönderen ve “Sayın Aktolun’un değerli görüş ve yorumlarını Abdi İbrahim Ailesi olarak dikkatle okuduk” diye başlayan bir açıklama geldi Abdi İbrahim AŞ’den. Prof. Aktolun’a da gönderilen açıklamada, bu değerlendirmenin kendilerini üzdüğü belirtilerek, özetle şöyle deniliyor: “Öncelikle Sayın Aktolun’un ‘... bebeklere seslendirme yoluyla söylettirilen cümleler kadına şiddeti özendirmektedir’ ve ‘Üstelik, anne bu görevi yerine getirirken, hoyratlığı hak etmiş bir insan olarak sunulmaktadır. Daha da önemlisi, bebeklerin seslendirme tonları ve anime edilen görüntüleri hoyratlık, magandalık ve kabadayılık doludur’ cümlelerindeki yorumuna istinaden, 100 yıldır tıbba ve insanlığa hizmet misyonuyla çalışan bir şirket olarak, amacımızın kutsal annelik görevini küçük düşürücü ifadelerle zedelemek olmadığını ve buna asla izin vermeyeceğimizi bilmenizi isteriz. Yayına girmeden öncesi araştırma ve değerlendirmelere tabi tutulan kampanyamızın tamamen anne ve anne adaylarının içgörüleriyle hazırlandığını da ayrıca belirtmek isteriz. Reklam senaryosuyla amaçlanan doğum sonrası annelerin yaşadığı süreci mizahla tüketiciye aktarmaktır.”
Reklamın film senaryosunun annelerin % 80’i tarafından beğenildiğinin ölçümlendiği ve ‘samimi, sıcak, sempatik ve komik’ yorumlarının alındığı belirtilen açıklamanın sonunda şöyle deniliyor: “Reklam filmimizle ilgili beğeni ifade eden yorumlar bizleri bu süreçte oldukça mutlu etmiştir. Ancak çok değerli paydaşımız Prof. Dr. Cumali Aktolun’un yorumlarının da bizler için en az beğeni ifade eden görüşler kadar önemli olduğunu iletir, kendisinin yorumlarını tüm hassasiyetimizle dikkate aldığımızı iletmek isteriz.”

DÜZELTME; Ankara’ya bağlı Çayırhan, lağvedilen belde belediyeler arasında yer alırken, Esenboğa ve Hasanoğlan’ın bugün değil 2007’de kapatıldığını hatırlatırız.

Biliyor musunuz

- YAZAR ve şair Attilâ İlhan’ın, ölümünün 7 yılında Karşıyaka’daki büstü başında Karşıyaka Belediye Başkan Vekili Hüseyin Çalışkan ve TGF Başkanı Atilla Sertel, İzmiri Sevenler Platformu Başkanı Sancar Maruflu ve Attilâ İlhan’ı sevenler tarafından anıldığını ve şiirlerinin okunduğunu...

- TÜRKİYE Öğretmenler Sendikası (TÖS) Genel Başkanı, köy edebiyatının temsilcisi Fakir Baykurt’un ölümünün 13’üncü yılında Eğitim İş’in ‘TÖS’ün tarihsel mirasına sahip çıkarak, Baykurt’un anısını yaşatmak üzere Burdur Yeşilova’daki “Fakir Baykurt Parkı”na bir Fakir Baykurt rölyefi yaptırdıklarını ve her 17 Ekim’de ‘Fakir Baykurt Onur Ödülü’ verileceğini açıkladığını...

La Fontaine’den masallar

AŞAĞIDA dikkatinize sunduğum durum özel ve istisnai bir durum değil. Ama, insana bu kadar da olmaz dedirtiyor. Sayın Bakan Binali Yıldırım, önce (önceki gün) İzmir’de bir açılışta, sonra (dün) İstanbul’da bir toplantıda konuşmalar yaptı. İşte o iki konuşmanın medyaya yansımasından iki örnek: İzmir: Yeni Asır gazetesinin bugünkü manşeti ‘Dijital Dünya’nın Kalbi İzmir’de’ İstanbul: Başında Faruk Eczacıbaşı’nın olduğu Türkiye Bilişim Vakfı’nın internet yayın organı Bilgi Çağı’ndaki haberin başlığı da şöyle “WEBIT 2012 ile İstanbul Dünya’nın Dijital Merkezi Olma Yolunda” Oysa, tüm uluslararası, karşılaştırmalı raporlarda, dijital konularda, bilişimde Türkiye daima Avrupa’nın çok gerisinde, Afrika ülkelerinden fazla ileri değil.  Örneğin, Dünya Ekonomik Forum’un her yıl yayımladığı ‘Küresel Enformasyon Teknolojileri’ raporuna göre, 2012 yılında Türkiye 142 ülke arasında 52. sırada. Ürdün, Tunus, Katar, BAE gibi ülkeler bizden daha iyi durumda. Bakın hemen arkamızda hangi ülkeler var: Mauritius (53.), Brunei Darussalem (54.), Kazakistan (55.). Medyamızda büyük çoğunluk çıplak, hem de çırılçıplak gezen ‘Kral’a alkış tutarken, birkaç kişi de ‘çıplaksın’ diyebilmeli diye düşünüyorum.     �
Prof. Dr. Osman COŞKUNOĞLU