Herkes tadacak ama...

BAZI mezarlıkların girişinde ya da tabutların üzerindeki örtülerde, bir ayetin sözleri göze çarpar.
‘Her fani birgün ölümü tadacaktır...’
Günümüzde, yani yaşar iken geçerli olan ise şu sözler moda: ‘Her faninin ses kaydı birgün ortama düşecek...’
Artık bütün benliğimizle şuna eminiz ki; ses kaydı yapılmamış, dinlenmemiş  bir tane muhterem olmasın!
Kimin sesi kayda alınmış, kimin alınmamış, vakti zamanı gelince her koyun kendi bacağından asılır misali ortaya çıkacak da...
Biz gariban yurttaşları endişelendiren husus başka. Ülkemizin en, en, en üst seviyelerindeki, hem de memleketin savunmasından sorumlu insanların  ağızlarının dibine kadar kulaklar sokulmuşsa... Biz demek ki, Allah’a emanet başımızı yastığa koyup uyumuşuz bunca sene!
Su uyur düşman uyumaz atasözünü gerçeğe dönüştürmek için elimizden geleni ardına koymamışız!
Vay bize, vay halimize !
Cemal YEŞİLYURT

Ayaş’a mülteci kampı mı?

YILLARDIR süregelen ve sürekli yalanlanan hatta yerel seçimler öncesinde Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek tarafından “Ayaş’a kesinlikle Mülteci Kampı yaptırılmayacak muhakkak engel olunacak” demesine rağmen turizm ve tarım beldesi olan Ayaş’a mülteci kampı çalışması yapıldığını duyuyoruz.
Ben Ayaş’lı değilim sadece Ankara’da yaşayan ama Ayaş’ın güzelliğini, kaplıcalarını ve tarımı bilen birisiyim sırf bunlar için bile Ayaş’a mülteci kampı yapılmasına karşıyım. Kaldı ki güzel Başkentimizin bir mülteci toplama yeri haline dönüştürülmesini de anlamış değilim.
Merkez Bankası ve diğer para ile ilgili kurumlar İstanbul’a taşınmak istenmekte, yine yapılacak olan silikon vadisi projesi de Ankara’ya değil İstanbul’a vaat edilmekte. Kurumları birer birer elinden alınan başkente mülteci kampı mı layık görülmektedir. İnsanların kaplıcalarından faydalandığı, İç Anadolu Bölgesi’nde sebze yetiştiriciliğinde önemli bir yere sahip olan bu şirin ilçenin durumu bizleri kaygılandırıyor.
Çevre Bakanlığı’ndan gerekli raporların çıktığı ve izinlerin alındığı belirtiliyor. Bu konunun siyasi bir zemine çekilmeden özellikle ilçede yaşayan halkın ve ilçe önde gelenlerinin bu duruma karşı çıkması ve mülteci kampının başka bir ile yapılması için gerekli çalışmaların yapılmasını temmeni etmekten başka birşey diyemiyorum.
Mustafa AKYER

MEB özür grubu mağduruyuz

İPTAL edilen KPSS 2010 sınavı nedeniyle öğretmenliğe eylül 2010’da başlayacağımız yerde eşimle birlikte aralık 2010’da başladık. Eşimle benim görev yaptığımız yerler arasındaki mesafe 140 km olup gidiş gelişimiz problem olmaktadır. Eşim yatılı okulda olduğundan dolayı hafta sonu dahil nöbet tuttuğundan bir araya gelemiyoruz, aile bütünlüğümüz tamamen sarsıldı. Umudumuz 4 ay sonraki şubat atamasına kalmışken şimdi büyük bir yıkımla karşı karşıyayız. Zaten iptal edilen KPSS’den dolayı yeterince mağduriyet yaşadık. Aynı mağduriyeti bu seferde yaşamak istemiyoruz.
m Esra-Halil ER
(halileer@hotmail.com]

Biliyor musunuz

CHP Kırklareli Milletvekili Avukat Turgut Dibek’in, ANFA-Altınpark ile ilgili çeşitli iddialar üzerine İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’e; iddiaların araştırılması için mülkiye müfettişi görevlendirilip görevlendirilmeyeceğini, Ferhat Ertürk’ün Genel Müdür olmasından sonra 2007-2011 yıllarına ait ANFA-Altınpark’ın yaptığı ihaleler nelerdir, hangi firmaların aldığını sorduğunu...