Gümrük müşavirlerinin ciddi bir sorunu var

BİR grup gümrük müşaviri anlatıyor: "Türkiye’nin dış ticaretinin % 87’sinin gerçekleşmesinde yıllardır emek veren İstanbul Gümrük Müşavirleri’nin şirketlerinin % 25’i bir yanlış uygulama neticesinde kapanma tehlikesiyle karşı karşıyadır.

Haberin Devamı

Süremiz, bu akşam mesai bitimidir. 12 Ocak 2009 Pazartesi sabahı 950 civarında olan İstanbul’daki Gümrük Müşavirliği şirketlerinin yaklaşık 200’ü iş yapamaz hale gelecek ve kapılarına kilit vuracaktır. Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Hayati Yazıcı ve Gümrük Müsteşarı Mehmet Emin Zararsız’a yılbaşından önce durumu arz ettik, fakat bir çözüm alamadık. Bu şirketlerde çalışan yaklaşık 3000 kişi ve bunların aileleri de hesaba katılırsa yaklaşık 12.000 kişi (belki de daha fazla) işsiz ve aç kalacaklardır. Bunun yanı sıra devletimiz Kurumlar Vergisi, Katma Değer Vergisi, SSK Primi gibi kazançlardan mahrum kalacağı gibi işsizler ordusuna da yeni bir işsizler grubu katılacaktır. Dünyada ekonominin büyük kriz yaşadığı şu günlerde ülkemizde de ilave bir sorun yaşanmaması için ve sizin cansiperane gayretlerinize paralel olarak bizlerin de sizlerin yanınızda bu gayretlerinize destek vermemizi engelleyecek bu sıkıntılı duruma çözüm

Mesaj Panosu
AKP 2002’den beri masa başında, muhalifleri listeye yazmayarak, taşıma ve sanal seçmenlerle kazanıyor. Peki daha ne kadar, kimse sesini çıkarmayacak mı? Çıkarmayacaksanız çok yakında İsrail’in veya bir başkasının kolonisi olursunuz. Onun için sandığa sahip çıkın.
Hasan ÖZKAN

bulmanızı istirham etmekteyiz.

Ülkemiz ekonomisine menfaat sağlayan ve yıllardır herkesin gayret ettiği gibi ’kayıt içi ekonomi’de olan bu şirketlerin kapanmasına ve buradaki insanların aç kalarak evlerine üzgün ve mahcup bir şekilde gitmelerine engel olmak sizi de fazlasıyla mutlu edecektir düşüncesindeyiz.

Lütfen insanlar işsiz kalmasın, istihdam eksik olmasın, devletin vergi ve SSK primi kaybı olmasın, ithalat ve ihracat sıkıntıya girmesin..." Böyle krizlerde anlayış gerekmiyor mu?

Adalet ’kutupyıldızı’ gibidir

DİLERİZ, Sabih Kanadoğlu’nun gözaltına alınmasıyla Türk hukukunun üzerine bir leke düşmez...

Ama... Yeterli kanıt varsa o zaman hem gözaltına al, hem de evinde arama yap!

Tıpkı öteki gözaltına alınanlar gibi... Ama burada amaç başka!

Amaç, yargıyı ve geçmişte yargı görevini yerine getiren şahısları refüze etmek.

"Git şunun evini de bir ara bakalım!.. Bir haltlar karıştırmış mı?" demek gibi bir şey. Çok ama çok garip bir uygulama; insan Batı’ya karşı utanıyor. Çok meşhur bir atasözü vardır. Der ki:

"Adalet kutupyıldızı gibidir. Her şey değişir, ama o hep aynı yerinde durur."

O nedenle adalet eninde sonunda hemen herkes hakkında en doğru yargısını verecektir.

Onun öyle ayak oyunlarıyla bir işi olmaz.

Yazar Nedim Gürsel’in isyanı

YAZAR Nedim Gürsel, son kitabı ’Allah’ın Kızları’ (Doğan Kitap) hakkında önce takipsizlik verilmesi, sonra yeniden dava açılmasıyla ilgili olarak şu açıklamayı yaptı: "Romanım ’Allah’ın Kızları’ hakkında Şişli Cumhuriyet Savcılığı’nca soruşturma açıldığında şaşırmıştım. Savcılığın verdiği takipsizlik kararına rağmen kitabım hakkında dava açıldığını öğrenince bu şaşkınlığım endişeye dönüştü. Bu durum ülkemizde yalnızca düşünce özgürlüğüne indirilen bir darbe değil aynı zamanda bir hukuk skandalıdır. Demek ki bazı çevreler ısrarla Türkiye’nin hálá yazarlarını yargılayan bir ülke görünümünde olmasını istiyorlar."

Adaylar

DEVLET Opera ve Balesi sanatçısı Ali Osman Arkan’ın, CHP’den Allioni antik kentinin bulunduğu Ayaskent (Bergama) belediye başkanlığına adaylığını koyduğunu... KADIKÖY’de yeni ilçe olan Ataşehir’de CHP’den aday adayı olan muhasebeci İsmail Kabakçı’nın imam hatip kökenli olduğunu... ÇORLU’da AKP’den başvuran 14 aday adayı arasında Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Recep Selvioğlu’nun da bulunduğunu; DYP adayının Mali Müşavir Ahmet Altay olduğunu... CHP’den aday adaylığı gündemde olan Esenyurt Belediye eski Başkanı Dr. ’Gürbüz Çapan Gönüllüleri’nin, Filistin’de yaşanan insanlık dışı saldırıları protesto etmek dün Esenyurt’ta bir eylem yaptıklarını...

Biliyor musunuz
TKP’nin tepkisi


TÜRKİYE Komünist Partisi (TKP), Ergenekon’a yönelik gerçekleştirilen, aralarında orgenerallerin de bulunduğu ’Tepe Operasyonu’na yönelik açıklamasında, "Ergenekon operasyonu kapsamında gerçekleşen ev baskınlarını ve gözaltıları ’yargı süreci işliyor’ diye açıklayan hükümetin davranışını pişkinlik, ’suçlular cezalarını buluyor’ diye sevinenlerin tutumunu ise ya ihanet ya aymazlıktır’ olarak nitelendirerek, operasyonları ABD planı olarak değerlendirdiğini...

Mengü’nün protestosu

CHP Manisa Milletvekili Şahin Mengü, Manisa’ya gideceğini öğrendiği Adalet Bakanı M. Ali Şahin’in, "Bağımsız yargı kurallarını hiçe sayarak hákim ve savcıların herhangi bir hákim kararı olmadan dinlenmelerine olanak sağlayan bir yönetmeliğe imza attığını" belirterek, şu tepkiyi gösteriyor: "AKP hükümetinin bağımsız yargıyı baskı altına almak amacıyla teftiş kurulu yönetmeliğinde yapılan değişiklikle, hákim ve savcıların dinlenmesinin yolunun açılması bağımsız yargıya vurulan bir darbedir. Adalet Bakanı’na bağlı olan teftiş kurulunun hákim ve savcıları denetlemesinde zaman zaman siyasi kararların etkili olduğu görülmektedir. Bunun önlenmesinin tek yolu, Teftiş Kurulu Başkanlığı’nın Adalet Bakanlığı’ndan ayrılarak Hákim ve Savcılar Yüksek Kurulu’na bağlanmasıyla mümkündür. Hukukçu bir milletvekili olarak; hukukun üstünlüğü ve yargının bağımsızlığı ilkesini hiçe sayan Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in katılacağı Manisa’daki açılış törenlerine katılmayacağımı bildirir, Manisa Barosu Yönetim Kurulu başta olmak üzere, avukat arkadaşlarımız ile hákim ve savcılarımızın da gerekli duyarlılığı göstereceklerine olan inancımı belirtirim."

Yazarın Tüm Yazıları