Gidelim mi, kalalım mı

BİR yandan Başbakan'ın rahatsızlığı, seçimin ne zaman yapılacağı tartışmalarıyla siyaset ısınıyor.

'Genç Arı' tarafından ABD'deki Cumhuriyetçi Parti'nin Uluslararası Cumhuriyetçi Enstitüsü (IRI) ile birlikte düzenlenen 'Katıl ve Geleceğini Yarat-GençNet' konferansı Dalan'ın Yeditepe Üniversitesi Kayışdağı kampusunda yapılıyor. Hemen bütün illerdeki üniversitelerden getirilen 1000'den fazla öğrenci Kemal Derviş ve M. Ali Bayar'ı dinliyor.

Yeditepe'nin az altında Ankara yolunda MHP bayraklı yüzlerce araç konvoyu; Genel Başkan Devlet Bahçeli'yi karşılamak üzere bekliyor. Bahçeli bir süre sonra Abdi İpekçi Salonu'nda 'MHP'nin İstanbul Buluşması' toplantısında konuşacak.

Tansu Çiller Swissotel'de 'İstanbul'a Yeni Yönetim Modeli' açıklıyor.

Mesut Yılmaz, Konya'da açılış yapıyor.

DERVİŞ'E İLGİ

Salonda 1200'e yakın öğrenci var; Derviş'i ilgiyle izliyorlar. Genç Arılar, Derviş'e de tişört giydiriyor.

Derviş, 'Yeni Türkiye'nin vizyonunu anlatıyor.

Ulus devlet mantığından sosyal düzeyde liberal sentez tartışmalarına geçilmesi gerektiğini anlatırken ‘‘Bu bizi nereye götürecek henüz belli değil. Ancak eskiyi düşünmeyin, yeni yapı çok güçlü’’ diyor.

Bu anlayışın devletin bazı kurumlarına ve insanların davranışlarına tam olarak yansımadığının altını çiziyor. Artık kurumların siyasi baskılardan korunması; siyasetle ekonominin ayrışması gerektiğini vurguluyor.

Derviş'i 1200'e yakın kişi dinledi. Öğleden sonra öğrenciler çalışma gruplarına ayrılınca Bayar'ı dinleyenlerin sayısı bunun üçte biri kadar oldu.

Derviş uzun konuşmasında iki kez alkışlandı.

NE DİYORLAR

Konuşmalardan sonra öğrencilerle konuştuk...

Hepsi de geleceklerinden endişeliydi.

‘‘Mezun olduktan sonra ne yapacağız?’’

‘‘Yurtdışına mı gidelim, Türkiye'de mi kalalım? Kalırsak iş bulabilecek miyiz?’’

Ortak söylem böyle başlıyor.

Türkiye'nin her yöresinden getirilen öğrenciler umutsuz; bir 'iyilik meleği' bekliyorlar. Yitirilen inançlarının geri gelmesini istiyorlar; yaşam sevinci arıyorlar.

O nedenle dikkatlice dinliyorlar konuşmacıları.

Hepsi de bilinçli, gazete-kitap okuyorlar, siyaset üzerine güzel sözler ediyorlar.

Duygu dengeleri bozulmuş; kafaları gelip-geliyor... Hedef belirleyemiyorlar. Dışa dönük heyecanları yitirilmiş.

Bazıları ise suskun... Aralarında 'sosyal demokrat' olan da var; kendisini 'demokratım' diye tanımlayanlar da...

Hepsi bir çıkış yolu arıyor.

Sohbetlerde bize anlattıkları şöyle:

İLKAL TEZGEL (Antalya): M.Ali Bey'i açık ve samimi buldum; açıkçası etkilendim. Kemal Derviş biraz siyasetçi gibi konuştu.

KADİR EFE (Eskişehir): Dillendirme bakımından fark görmedim aralarında. Derviş ekonomiyle ilintili olduğundan eleştiri çıkartmadı. Bayar ise her yerde duyduğumuz şikáyetleri anlattı. Eski siyasetçilerden farklı değil diye düşündüm.

ELİF USLU (Ankara): Derviş akademisyen; siyasetten teğet geçti. Bayar çok rahattı; yeni siyasete giren birisi için bu başarı sayılmalıdır.

TUNCAY TREN (Gebze): Gençlikte büyük bir enerji var; ülkemiz bizi kullanacak mı? Yoksa yabancı ülkelere gidişimizi seyredecek mi? Asıl sorun bu... Fizik okudum, kendimi bu dalda başarılı buluyorum. İş arıyorum, bir hamalın üç günlük parası kadar ücret öneriyorlar. Söyleyin, Türkiye'de kalmalı mıyım, gitmeli miyim?

SALİH YILDIRIM (Bolu): Kemal Derviş'in söylediklerinin altyapısı yok; hep bankacılıktan söz etti. Bayar, 18 Mayıs'tan sonra konuşacakmış.

A. AKTİF (İstanbul) Kendimi güvensiz hissediyorum. Özgüvenimi yitirdim, ben de ne olacağımı bilmiyorum? Konuşmalar bana bir şey vermedi.

RONİ ATALAY (Antalya): Kemal Derviş gelinceye kadar siyasete güvenmiyordum. Öbürlerinin amacı koltuk, Derviş'in ise ekonomiye, ülkesine bir şeyler katmak.

SEVGİ KİLLİ (Bilecik): Derviş'in konuşmasını fazla iyimser buldum. Krizde THY kár ediyor, dedi. Halbuki THY elindeki uçakları satıyor.

BENGÜL VARAK (Eskişehir): Derviş, ekonominin işleyişi konusunda 'bağışıklık' diye laf etti. Bir konu üzerinde 'bağışlık' kazanılması olumlu bir gelişme değil.

BİR ÖĞRENCİ (Adı saklı): Bizi geceden beş yıldızlı bir otelde kokteyle getirdiler; ilk defa beş yıldızlı bir otel gördüm. Oradaki manzarayı ve müziği beğenmedim. Amerika'daki Cumhuriyetçiler Partisi'nin IRI adlı bir sivil toplum örgütü varmış. Bu, Türkiye'de de Arı Hareketi'ni yönlendiriyormuş; acaba sık sık eleştirilen Kemal Derviş'i siyasete mi hazırlıyorlar diye düşünmedim değil.

ESKİŞEHİR'den bir öğrenci de, kendilerinin bir konferans için İstanbul'a getirildiğini, her şeyi çok şık gördüğünü, ancak ekonomik durumları iyi olmayan arkadaşlarının da bu toplantıya gelmesi gerektiğini belirtiyor.

ŞÜKRÜ VELİOĞLU: Derviş bana güven veriyor. Bayar'ı daha izlemek gerekiyor.

Derviş-Bayar farkı

YEDİTEPE
Üniversitesi'nde birbirlerini izlemeden iki saat arayla konuşan Derviş ekonomideki yapılanmadan söz ederken; Bayar daha çok nasıl bir Türkiye ile karşılaştığını anlattı.

4Derviş, 18 ayda Türkiye'de yaptıklarını, yaşadığı sıkıntıları ve Türkiye'nin hedeflerinin ne olması gerektiğini anlatıyor.

4Bayar ise henüz parti başkanı seçilmediğinden sadece gözlemlerini aktarmakla yetiniyor.

4Derviş, siyasete girip girmeyeceği yolundaki sorulara net bir yanıt vermiyor; sadece ‘‘Siyasetle uyanıp kalkmayalım. Siyaset her derde deva değil’’ diyor.

4Bayar, ‘‘Siyaset mayınlı tarla; siyasetin ne getireceğini bilmiyorum. Ancak insanları siyasete ısındırmayı amaçlıyorum. Çünkü siyaset yeni yüz, yeni program, yeni umut arayışı içinde. Bu nedenle siyaset yapmak anlam kazanıyor. Kendimi tecrübeli görüyorum; hedefim var, onun için siyasete giriyorum’’ diyor.

4Derviş, geçmişte yaşananlara değil ileriye bakıyor, ‘‘Endişeli değilim artık. Temel ekonomik yapı oturdu’’ diyor.

4Bayar, geçmişle hesaplaşırken ‘‘Anketlerde toplumun % 79'unun bu ülkede yaşamak istemediğini, bununla da ülkede bir başarısızlığın söz konusu olduğunu’’ söylüyor.

Her ikisi de hedefin AB olduğununda aynı görüşteler; ya geleceği tercih edeceğiz ya da geçmişimizde sıkışıp kalacağız, diyorlar.

4Derviş, eğitimde özgür düşüncenin olması gerektiğini söylüyor. Sivil toplum örgütlerinin Meclis kadar işlevsel olduğunu vurguluyor.

4Bayar da, internetle demokrasinin daha da gelişeceğini söylüyor.

Dalan’a kutlama

DERVİŞ
ve Bayar'ı izleyenler arasında bulunan işadamı Selahattin Beyazıt, ‘‘Davet ettiler geldim’’ dedi.

Yeditepe Üniversitesi'ni ilk kez gördüğünü, eskiden Dalan'a kızdığını ama gördüğü manzara karşısında kendisini kutladığını söyledi. Beyazıt, ‘‘Dalan belediye başkanı seçilince bir arsamı kamulaştırmıştı. Eğer onu yargıdan kurtarırsak üniversiteye bağışlayacağım’’ dedi.
Yazarın Tüm Yazıları