Gene ’Kerem’ Operası

ANKARA Ek’teki köşenizde iki gün arayla Kerem Operası konusunda iki mektup yayımlandı.

Özellikle 1. mektup gerçekleri hiç yansıtmıyordu, sanki takma isimle birileri tarafından kasten yazılmış gibiydi.

Ben bu operayı hem ilk, hem de mektupta sözünü ettiğim 2. temsilde izledim. Sadece en ön sırada oturan bir hanım söylenerek salondan ayrıldı. (Kendisini tanıyorum, fikirlerini ve yaklaşımını biliyorum!) Yok millet koş koş diye kapılara hücum etmiş!

Hepsi hayal mahsulu...

Operada zaman zaman kişisel çekişmeler nedeniyle takma adlarla iş kötüleyenlere, ihbarcılara sıklıkla rastlanır. O mektubu yazan hanım, 15 yıllık opera dinleyici olduğunu söylüyor ve 22 yaşındaymış. Demek ki 7 yaşından beri ’bilinçli’ bir opera dinleyicisi! O zaman dilimi içinde Kerem hiç temsil edilmedi ki, mukayese yapıp, bu yorumun kötü olduğuna karar verebilsin!

Adnan Saygun
yaşamında "Eserlerimi dinledikçe anlayacaklar beni" demişti. Gerçekten de öyle oluyor, hem biz, hem Avrupa giderek daha iyi anlıyor Saygun’u ve müziğini... Kerem de güzel sunumuyla yeni bir adım daha bu yolda...

Cumhuriyet
Ankara’da ’Saygun ve Kerem: 56 yıllık bir operaya çağın damgası nasıl vurulur’ (24.4.2009) başlıklı yazımı okursanız ne demek istediğim daha iyi anlaşılır.

Ey halkım izleyin Kerem’i bulun kendinizi...

Şefik KAHRAMANKAPTAN


Adalet Bakanlığı’nın ’e-posta’ açıklaması

ADALET Bakanlığı’ndan ’Halkımıza duyuru’ (30.4.2009) başlıklı yazıya yapılan açıklama şöyle: "Bakanlığın adı kullanılarak e-mail yayınlandığı belirtilerek, "Son günlerde internette ve mail ortamında; Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığından Halkımıza Uyarı’ başlıklı ve AİDS ile ilgili bir yazının, Adalet Bakanlığı resmi web sayfası logosu, Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı’nın ve tetkik hakimi Turan Açıkmeşe’nin adı da kullanılarak e-mail olarak gönderildiği ve bazı forum sitelerinde de yayınlandığı belirtildi. Bakanlığımızda görev yapan kişilerin isim ve adres bilgilerine internet sayfamızdan ulaşmak mümkün olduğundan, isimlerin art niyetli kişiler tarafından başka amaçlar için kullanılması da mümkündür. Söz konusu olan e-mailin Bakanlığımız ve tetkik hakimi Turan Açıkmeşe ile hiçbir ilgisi yoktur."

Yönetim felsefesi

TÜRK ve Japon şirketleri arasında bir kürek yarışı düzenlenmesine karar verilir. Her iki takım da performanslarının en üst düzeyine varabilmek için uzun ve zorlu bir hazırlık döneminden geçer. Büyük gün gelir ve iki takım da hazırdır.

Yarış başlar ve bittiğinde Japonlar bir kilometre farkla kazanırlar. Yarış sonrası Türk takımı çok sarsılır. Türk şirket yönetimi yarışın açık farkla kaybedilmesinin nedeninin bulunmasına karar verir.

Yapılan araştırmalar, analizler ve uzun çalışmalar sonucu hata bulunur ve çözüm önerisi getirilir. Japonların takımında 8 kişi kürek çekiyor, 1 kişi dümencilik yapıyordu. Türk Takımında ise 1 kişi kürek çekiyor, 8 kişi dümeni kullanıyordu.

9 kişilik Türk takımı Japonlarla bir yarış yapmak üzere yeniden yapılandırılır.

Yeni yapılanma şekli şöyle olur;

4 dümen müdürü, 3 bölgesel dümen müdürü, kürek çekmekle görevli kişinin performansından sorumlu bir dümen yöneticisi, ve kürek çekme elemanı. İkinci yarışı bu defa Japonlar iki kilometre arayla kazanırlar. Tepesi atan Türk şirketi yönetim kurulu hemen harekete geçer.

Yarışın kaybedilmesinden sorumlu tutulan kürekçi kovulur ve müdürlere sorunun çözümüne olan katkılarından dolayı ikramiye verilir.

n Salim EREL

GÜNÜN SÖZÜ

Cibilliyetsize ilim öğretmek, eşkıyanın eline kılıç vermektir.’

(Mevlana)

Yazarın Tüm Yazıları