‘Geldi yeni vali, iyi olcek İsparta’nın hali...’

Programdaki etkinlikleri Ispartalılar ilgiyle izledi; ne kadar da iyi oldu, karşılıklı bilgilendirmeler yapıldı. Isparta’nın gündemi yoğundu. Ispartalılar bir yıldan beri uzak kaldıkları tren sesini sevinçle karşıladılar. (Bütçeden para aktarılırsa, hızlı tren projesiyle Isparta ve Burdur özledikleri trenlerine yeniden kavuşacaklar.) Bir gün önce Vali Ali Haydar Öner ve bürokratları ve Ankara’dan gelen dostları ile Altınbaşak Kolejleri Vakfı’nın iftarına katıldık. Ticaret Odası Meclis Başkanı Bedri Ayhan’la, Isparta’nın ekonomisini konuştuk. İftarın ana yemeği ‘erkeç’ (kısırlaştırılmış erkek keçi) etinden yapılan kapama idi. Yerel bir yemek. Tepsinin altındaki pide parçaları, et suyu ile nefis olmuş. Bir de tatlı vardı; o da et suyu ile kaynatılmış pirinçten yapılmış zerde... İçine keşke zerde de konsaydı.

GÜLLÜ LOKUM İKRAMI...

Bu arada konuklara gül yapraklı lokum ikram edildi. Vali Öner, göreve henüz başlayalı dokuz ay olmasına karşın Isparta’yı hemen ‘çözmüş’, bize bu lokumun nasıl yenileceğinin tarifini de anlattı: “Lokumu dilinin üzerine yavaş yavaş emeceksin; gülün yaprağını dilinin üzerinde hissedeceksin.”

Gündüz Vilayet’i ziyaretimizde, 1930’da yapılan taş binaya bayıldık. Gelir gelmez restore ettirmiş; tavanları sanki Fransa’daki bir müze... İşlemeler mükemmel. Her şey düzen içinde; projelerini hemen kamuoyuna yansıtmış; bürokratlar birbirlerine saygılı... Yılların DHA muhabiri Hasan Özbek bizi bu kez Vali Konağı’na götürdü. Ne kadar güzel bir bahçesi var; domatesinden kabağına, üzümünden şeftalisine kadar her sebze ve meyve bahçesi gibi... İsterseniz tavus ve sülün kuşlarını seyredebilir, ‘Sibirya’ cinsi iki köpeği sevebilirsiniz. Ziyaretçileri kapıda; tayin için dilekçe getirenleri sevecen bir üslupla “Hocamın atamasında sorun yaratmayız” diyor.

Daha önce Bayburt, Giresun, Çankırı valiliklerinde bulunan Öner, her ilde iz bırakmış ki, SBF’den, memuriyette birlikte çalıştıklarından ve kendisini seven dostları tarafından ziyaretçi akınına uğruyor; telefonları durmuyor.

Mimar Sinan Caddesi’nde “Bu vali nasıl” dedik. Yanıtı “Geldi yeni vali, iyi olcek İsparta’nın hali...” oldu.

Bu kısa yanıttan çok şey çıkartabilirsiniz.

Üniversiteler arasında 17. sıraya yükselen Süleyman Demirel Üniversitesi ile uçak bakım hangarı projesini de yazacağız.

Demirel Müzesi kasımda açılacak�

SÜLEYMAN Demirel’in İslamköy’deki “Demokrasi Müzesi ve Kütüphanesi”nin mutlak gezilmesi bir yer olduğunu biliyoruz; ancak gitme olanağı bulamadık. Demirel’in yaklaşık yarım asırlık siyaset yaşamında yaptığı konuşmalar, dışardan ve içerden verilen armağanlar, plaketler, kitapları, gazete kupürleri ve heykeli... Dünyada başka siyasetçinin böyle ‘külliyesi’ var mıdır, bilemiyoruz. Kardeşi Şevket Demirel’in başına gelenler nedeniyle sürekli açılışı ertelenen müze ve kütüphanenin kasım ayında açılacağını burada duyduk. Bu müze açıldığında iki soruya yanıt verilecek: Siyasetin ilk dönemlerinde  “muhafazakâr Demirel” mi, yoksa Cumhurbaşkanlığı dönemindeki “aydınlık Demirel” mi önde olacak?
 
Isparta’nın üçüzleri;  gül, elma ve kiraz

ISPARTA mükemmel bir doğa ve coğrafyaya sahip; Davras Dağı’ndaki kayak merkezi ile Yalvaç’ta ortaya çıkarılmaya başlanan Pidisia Antiocheia antik kentini de, bu güzelliklere katmak gerekiyor. Yalvaç, inanç turizminde Efes ve Hatay’dan sonra öne çıkan bir isim oluyor.
Eskiden ‘gülbahçesi’ olarak anılan Isparta’ya ‘meyve bahçesi’ sözcüklerini de eklemiş Vali Öner... Türkiye’nin dördüncü tatlı su gölü Eğirdir’i çevresel etkilerden korumak ve yasadışı avlanmalara karşı ‘korucu’ sistemini getirmiş... Böyle bir gölün etrafında 81 yerleşim alanı nasıl olur diye kendi kendimizi sorgulamamız lazım. Elmaya verilen ilaç ve gübrenin yağmur sularıyla göle karışırsa bu gölün suyu içilmez hale gelir.

Vali’den özellikle gül ve iki alternatif ürünü dinliyoruz. Meyvede, özellikle de elma (iç piyasa) ve kiraz üretiminde (ihracat) büyük mesafe alınmış. 26-32 kalibrelik iri, sert ve sulu kiraz (Napolyon) Avrupa’ya gönderiliyor. Isparta’nın merkez 1400 metre yüksekliğindeki Yakaören köyüne ‘Kirazlı Yayla’ya dönüşmüş.  Isparta’dan kiraz üretiminden 10.5 milyon dolar gelir sağlanıyor. 600 bin ton elma üretimi ile Türkiye’nin elma ihracatının 20’sini Isparta karşılıyor. Malatyalı tüccarlar için Isparta, ikinci kayısı üretim bölgesi olmuş... Gül üretiminde sadece Isparta, dünya gül yağı üretiminin %65’ini karşılıyor. Tek rakip Bulgaristan... Gülbirlik’in 8.700 ortağı var. Gül toplanması çok zahmetli bir bitki; nasıl toplanacağını herkes beceremiyor. Haziran ayından itibaren bir ay süreyle gün doğmadan gül bahçesine girmek gerekiyor.

GÜL ÜRETİMİ AZALIYOR

Bu nedenle, ekim alanları giderek azalıyor; üretici kiraz ve elmaya dönüyor. Bu yıl gül rekoltesinde iklime bağlı olarak %40’lara varan düşüş olmuş. Gülbirlik ile özel sektöre ait 7 tesiste gülyağı üretimi yapılıyor; bunlardan biri de Fransız... Gülbirlik’in, Rosense markasıyla Türk kadınlarının çok beğendiği başta gülsuyu olmak üzere 120 kozmetik ürünü var... Kanada’dan Japonya’ya kadar dış piyasaya bayilik yoluyla 8 ülkeye girilmiş. Gülün Isparta’ya getirisinin 10 milyon dolar olduğunu bildiren Genel Müdür Mehmet Pehlivan, “Ne yazık ki, Avrupa’da krizden en büyük darbeyi kozmetik sanayii yedi. Bizim ürünlerimizi kullananlar, Fransız parfümünden uzak durmaya başladılar artık.”

Biliyor musunuz

**  İSTANBUL Büyükşehir Belediye Meclisi’nin eylül ayı toplantılarına 454 dosya geldiğini, bunun 423’ünün İmar Komisyonu’na, diğerlerinin ise Bütçe, Hukuk ve Harita Komisyonu’na sevk edildiklerini, bu durumda meclisin selden ders almaksızın “imar tadilleri” görüşmelerini sürdüreceğini...

** 4 EKİM seçimleri öncesinde Batı Trakya’da yayınlanan Rodop Rüzgârı Gazetesi’nde, Gümülcine’den aday olacağını açıklayan aşırı sağcı Laos Partisi Genel Başkanı Yorgos Karacaferis’in önderliğinde bir grup “Gümülcine’deki Türk Konsolosluğu’nun kapatılması” için eylem yaptığının haber verildiğini...