Paylaş
Öymen ise aday olmamış, Baykal'ın karşısına Ertuğrul Günay çıkmıştı. Baykal 732 oy alırken, Günay 380 oy sağlayabiliyordu.
CHP'nin 2001 Temmuz kurultayında Baykal beklenenin aksine 'partiden ayrılan veya ihraç edilenlere bir dönüş' çağrısı yapmıyor; kendisini 'ferdi mücahit' olarak tanıtan Ertuğrul Günay, Baykal'ı hedef alarak sert bir konuşma yapıyordu.
Günay, daha önceki kurultaylarda İnönü'ye karşı Baykal'ın yanında yer alıyordu. (Erdal İnönü'ye, Cumhurbaşkanlığı seçiminde Demirel'e destek vermesi üzerine "Tarih sizi affetmeyecektir" diye telgraf çekiyordu.)
Bu tablodan umutlu gözüken Bülent Tanla ve Ahmet Ketenci, kurultay sırasında, partinin artık Baykal'la daha da 'gürleşeceğini' söylüyorlardı gazetecilere...
Baykal, köklü bir kabuk ve siyaset kültürü değişimi yaşanacağını vurguluyor; kavga ve tahriklere boyun eğilmeyeceğini belirterek "Tartışma bitti" diye konuşuyordu.
Yani 'gidenlere' ve 'ihraç edilenlere' kapıyı açmayacağının altını çiziyordu.
Kurultayda yenik düşen Ertuğrul Günay ise arkadaşlarıyla partide kalma görüşünde olduğunu belirtiyordu.
Günay 2004 seçimlerinde Ordu'da DSP'li (eski CHP, bugün de CHP'den milletvekili adayı) belediye başkan adayını desteklediği iddiasıyla partiden ihraç ediliyordu.
Eski RP'li Prof. Mehmet Bekaroğlu ile 'Müslüman Sol' içerikli bir siyasi hareket oluşturmaya çabalasa da başarılı olamıyordu. Ve Erdoğan'dan davet alıyordu.
Daha önce de, bir dönem DSP'li olan Günay ile birlikte hareket eden arkadaşları, Edirne eski milletvekili Erdal Kalkan, İbrahim Yiğit ve Haluk Özdalga bugün AKP'ye giriyorlardı.
Sovyetik TKP geleneğinden gelme Erdal Kalkan, DSP saflarında yer alırken, 'Çile çiçekleri' olarak Ecevit'le parti içi mücadelede bulunmakla tanınıyor. Siyaset bilimci olarak tanınan ancak iyi bir işadamı olan Haluk Özdalga, Ecevit'lerin prensleri arasında bulunuyordu. CHP'de MYK üyeliğinde de bulunmuştu. Siyasi partilerin çürümüşlüğünü anlatan 'Kötü Yönetilen Türkiye-Örnek Vaka DSP' adlı bir kitap da yazmıştı.
Baykal kendi gerçeğini görüyor ve muhalefeti partiden 'temizledikten' sonra DSP ile birliktelik kararı alıyordu.
Bugün CHP'nin hayattaki 5 Genel Başkanı (Cezmi Kartay, Erdal İnönü, Murat Karayalçın, H. Çetin, Altan Öymen), 6 Genel Sekreteri (Cahit Angın, Mustafa Timisi, Halil Çulhaoğlu, Adnan Keskin, Ertuğrul Günay, Fikri Sağlar) ve 5 Gençlik Kolları Genel Başkanı'ndan (Süleyman Genç, Zeki Alçın, Hasan Belovacıklı, Semih Eryıldız, Erhan Baydar ve Sabri Ergül) hiçbiri CHP'de yok; bunlar gibi onlarcası da...
Baykal parti içi dengeleri kullanmakta bileğini iyi kullanıyor.
Sirmen, Günay için ne demişti?
MİLLETVEKİLİ adaylığı koymayan Sefa Sirmen hatırlatıyor.
"2001 kurultayında parti içi çekişmeleri yaşanırken, Ertuğrul Günay'ın adaylığını nasıl karşıladığımı sormuştunuz bana... Ben de size "Bir Baykal'ı 50 Günay'a değişmem. Günay defolu! Erdal Bey'in yeni oluşumunda kendine yer açmak için kurultayda hırçınlık yaptı. Bunu yapmadan gitse de Erdal Bey (safına) almazdı" demiştim. (2.7.2001)
Bu sözlerinden ötürü Sirmen hakkında 10 milyar TL'lik tazminat davası açmış.
Ancak Günay davayı kaybetmiş ve mahkeme kararında özetle şöyle demiş:
"Parti genel başkanlığına aday olan birisinin geçmişteki hareketleri yüzünden eleştirilmesi doğaltır. Aktif politika yapan birisinin eleştirilere açık olması gerekir. Eleştiriler sert ve haksız da olabilir."
Sirmen, "Günay için söylediklerim bugün AKP'ye geçmesi ile doğrulanmış oldu" diyor.
Erdoğan-Günay 1994'te rakipti
1994'te yerel seçimlerde İstanbul Belediye Başkan adayları arasında, CHP'den Ertuğrul Günay bulunuyordu.
Bugün AKP'ye geçen Günay'ın, Erdoğan'la bu kampanyadan tanıştıkları söyleniyor.
Bir okurumuz "Günay aday olmasaydı, bugün İstanbul RP zihniyetinin eline geçmeyecekti" yorumunu yaptı. Pek doğru değil... O dönemde CHP, belediye başkanı Sözen'i, İSKİ skandalı nedeniyle aday yapmamış, yerine Zülfü Livaneli'yi göstermişti. Erdoğan 973.704 oy alırken, bugün CHP'ye katılan İlhan Kesici ise 855.897 oyda kalmıştı. CHP adayı Günay ise 54.028 oy alabilmişti. Yani böyle bir ağırlığı yoktu CHP'nin ve de SHP ile henüz birleşmemişti.
- RP (R.T.Erdoğan) %25.1
- ANAP (İ.Kesici) %22.1
- SHP (Z.Livaneli) %20.3
- DYP (B.Dalan) %15.4
- CHP (E.Günay) % 1.4
- (Ve diğerleri...)
Biliyor musunuz
- ANAP'lı eski milletvekili Ediz Hun'un DP'den adaylığının söz konusu olmadığını açıkladığını..
- CHP'den; sanatçı-yazar Bedri Baykam'ın, Fatih eski Belediye Başkanı Dr. Yusuf Günaydın'ın 2. bölgeden; Solduyu Yazı İşleri Müdürü, avukat Muzaffer Değirmenci'nin Çorum'dan; İstanbul 1. bölgeden bağımsız aday olacağını açıklayan ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras'ın, bağımsız adaylarla seçime gitmenin kaldırılmayan %10 barajına karşı 'tünel kazarak Meclis'e girme' çalışması olduğunu söylediğini...
- MHP'den, Türk Basın Birliği Başkanı Kemal Çapraz İstanbul 1. bölgeden, eski milletvekili Nazif Okumuş İstanbul 2. bölgeden aday olurlarken; Bahçeşehir Üniversitesi öğretim üyesi Ercan Çitlioğlu'nun 'seviye dışı kimi yayınlara muhatap olması nedeniyle MHP adaylığından çekildiğini açıkladığını... KAYSERİ'de; AKP'den 48 adayın bulunduğunu, ancak başta Abdullah Gül olmak üzere milletvekilleri Sadık Yakut, Taner Yıldız, Mustafa Elitaş, Niyazi Özcan, Adem Baştürk, Mustafa Duru'nun temayül yoklamasına katılmadıklarını; eski Belediye Başkanı Doç. Şükrü Karatepe'nin sürpriz bir şekilde adaylıktan çekildiğini; CHP'den AKP'ye geçen Muharrem Eskiyapan'ın adaylık başvurusunda bulunmadığını... CHP'den eski Kayseri Belediye Başkanı (12 Eylül 198080 öncesinde iki, 1989-94 arasında bir kez) Niyazi Bahçecioğlu'nun, yine 1980 öncesi milletvekillerinden Av. Mehmet Gümüşcü'nün aday olduklarını, 1980 öncesi milletvekili Gani Aşık'ın adaylıktan çekildiğini... DYP'den eski İl Başkanı Mustafa Eraslan'ın; Demirel'in eski Koruma Müdürü Şükrü Çukurlu'nun;, MHP'den de eski MSB Sabahattin Çakmakoğlu ile Ecevit döneminde Başbakanlık Başmüsteşarlığına getirilen 'Demir Leydi' lakaplı Füsun Koruoğlu'nun aday olduklarını...
GÜNÜN SÖZÜ
"Silahlı Kuvvetlerimize ve Cumhurbaşkanımıza dil uzatanlara hitap ediyorum ; Bu tutum ve davranışlara devam ederlerse onları susturmasını da biliriz."
(Mersin bağımsız milletvekili Ersoy Bulut)
Partiler, 'şaibeli' kişileri listelerine koymamalıdır
TOPLUMSAL Saydamlık Hareketi Derneği Yönetim Kurulu'nun partilere çağrısı:
Seçim öncesi söz verilmiş olmasına ve toplumun ısrarla talep etmesine rağmen TBMM geçtiğimiz dönemde dokunulmazlıların kaldırılmasına yanaşmadı. Böylece geçtiğimiz 4 yıllık süreçte yolsuzluğum kurumsallaşmasını ve siyasetin daha da kirlenmesini önleyemedi.
Bu toplumsal yozlaşmanın durdurulması için secime girecek tüm siyasal partilerin aşağıdaki konularda dürüst bir davranış sergilemesini talep ediyoruz
1. Önümüzdeki dönemde dokunulmazlıkların kaldırılması için hiçbir mazerete sığınmadan caba harcayacaklarını açıkça kamuoyuna ilan etmelidirler.
2. Milletvekili adayları yasal değişiklik beklemeden haklarında yolsuzluk iddiası ile dava açılması halinde dokunulmazlık zırhından yararlanmayacaklarına ilişkin olarak taahhudde bulunmalıdırlar
3. SeÇime girecek siyasal partiler, haklarında yolsuzluk iddiası ile dava açılmış şaibeli isimlere aday listelerinde yer vermemelidirler.
Şurası unutulmamalıdır ki geçen dönemde haklarında açılmış davalar dokunulmazlık zırhı nedeniyle sürdürülememiş kişiler ileride bu davalardan beraat etseler bile kamu vicdanında aklanmış olmayacaklardır. Çünkü aradan geçen zaman surecinde delillerin karartılması, yok edilmesi, gerçek dişi deliller yaratılabilmiş olması gibi nedenlerle geç tecelli edecek bir adalete güven duyma olanağı yoktur.
Ülkemizin içine sürüklendiği yolsuzluk batağından kurtulabilmesi için bu önemli konuda siyasal partilerden ve kamu oyundan destek ve duyarlılık bekliyoruz.
Özel okullara %16 zam zam
ÖZEL okullar tatile girerken, zamlarını da açıklamaya başladılar. Bir okurumuz "Özel okullar zamda dur durak bilmiyorlar. Her yıl zam, zam... Kızım, Kadıköy yakasındaki bir okulda okuyor; zammı şimdiden bildirdiler. Altından kalkamayacağımı anlıyorum ve kızımı okulundan alacağım üzülerek. Bir aile bu yükün altından nasıl kalkabilir."
MSGSÜ, Şile'ye taşınıyor
ŞİLE Belediye Başkanı Can Tabakoğlu, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi (MSGSÜ) Senatosu'nun, üniversite yerleşkesinin Şile'ye taşınması kararı aldığını aldığını bildirdi.
Tabakoğlu yaptığı yazılı açıklamada, MSGSÜ Senatosu'nun kendisiyle görüşerek, Şile'ye taşınmak için resmi talepte bulunduğunu belirtti ve "Görüşmeler, ilçemiz adına tarihi bir kararla sona erdi. Yıllardır Beşiktaş Kabataş'ta tarihi bir binada eğitim veren üniversite, senatonun aldığı kararla tüm yerleşkesini ilçemize taşıma kararı aldı" dedi.
"Üniversiteler kenti olma yönünde ilerliyoruz" diyen Tabakoğlu şunları kaydetti:
" Ülkemizin sanat ve bilim adamlarını yetiştirme misyonunu üstlenmiş en prestijli üniversitelerinden biri olan Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nin yerleşkesini ilçemize taşıma kararı almasından son derece mutluyuz. Taşınma kararı, ilçemizin vizyonunu değiştirme sürecini olumlu etkileyecek önemli bir etkendir. Üniversitenin ilçemize taşınması, Şile'nin sosyo-ekonomik gelişimine de katkı sağlayacaktır."
Paylaş