Gazipaşa’da üretim var da tanıtım yok

TÜRKİYE’nin ‘tropikal’ bölgesi sayılan Gazipaşa’ya yaptığımız 24 saatlik gezi sonrası şunları gözlemledik:

“Müşteri yoksa pazar yok; pazar yoksa müşteri yok.”

Haberin Devamı

Gazipaşa’da bu yıl beşincisi düzenlenen Çekirdeksiz Nar Şenliği’nde yaptığımız tespit bu... (21 Ekim 1922 aynı zamanda Gazipaşa’ya, Atatürk’ün‚ ‘Gazi Paşa’ adını verdiği gün.) Gazipaşa, Türkiye’nin turfanda sebze ve meyvenin en önemli merkezi olduğundan sorun çok. Üretim koşulları ve piyasaların istikrarsızlığı yüzünden üzülen de vardı, sevinen de...
Gazipaşa Yaş Sebze ve Meyve Komisyonları Derneği Başkanı M. Şükrü Güneş’e göre iyi bir sezon geçirilmedi. “Üç-beş yıldır en çok yaralanan, hançer yiyen bizleriz. Üreticimiz bankacıların, nayloncuların, ilaççıların elinde mahsur... Yani borçlu olmadığımız kapı yok” diyor. Buna rağmen, üreticinin özeni giderek artmış ürünlerine bakımda... Bir de hava koşulları uygun olsa.
En önemlisi kaliteli ürün ve ambalaj... Ürün bir marka kimliğini taşımalı... Bir tarım dergisinde okuduk; Hasan Kozak şöyle diyor:
“Ürün, iyi bir fiyatla iyi bir şekilde dağıtılmalı ki, satış ve üretim miktarı artsın ve birim maliyet düşsün.”

Haberin Devamı

Çekirdeksiz narın dondurması yapıldı

NAR, özellikle de çekirdeksizi; çekirdeği çakıl taşı gibi olmayan... Aşılı dut ve kirazı... Şimdi de zeytini... Alternatif ürünler olarak öne çıkıyorlar. Üretici Zafer Tan, ilçede zeytinyağı sıkma tesislerinin beşe çıktığını ve Gazipaşa markasının birkaç yıl içinde dışarıya açılacağını söylüyor. ‘Paçal’ meyve ile sebze üretimi ile gelirler bir ölçüde dengelenmeye çalışılıyor. Kırsal kesimde son zamanlarda nar dikimi epeyce artmış. Ama pazarlama sıkıntısı var denilirken, son yıllarda Konyalıların en gözde meyvesi olmuş. Nitekim, Çekirdeksiz Nar Şenliği’nde Konyalı tüccarlar, pazarda en etkin alıcılar oldu. Torosların eteklerinde rakım yükseldikçe (1500 metreyi geçmeyecek) narın kırmızısı ve albenisi de yükseliyor.
İçi de kırmızı olan iyi kalitede çekirdeksiz narın toptan fiyatı 2.5-3 liraydı. Pazarda 5 liradan aşağı alınmaz.
“Narın üretimi fazla, tanıtımı az” diyor fide uzmanı, Ziraat Mühendisi Veli Çelik‚ ‘çekirdeksiz narlı ve kara dutlu’ dondurma ikram etti. Bulunabilirse tadılmasını öneririz. Dondurmacı Mustafa Kala “Bu dondurmayı bademcik ameliyatı sonrasında doktorlar da önermeye başladı” diyor.
Veli Çelik’in ikramları bitmez. Nar yetiştiriciliği ve ürün yarışmasında bizi de jüri üyesi göstermişler. O sırada standa gelen Filiz ve Fikret Otyam çiftine soyduğu ‘Pikan (Çin) cevizi’ni ikram etti. İç kısmı, normal cevizin iki katı yoğunlukta... Doymamış yağ oranı da yüksek; aynı zamanda antikolesterol ‘ilacı’ olabilirmiş.
TROPİKAL MEYVELER
Tropikal meyveler de ‘adam edilmeye’ çalışılıyor. Üretici Mustafa Kaya, 15 kök Pejoya (kaymak ağacı) yetiştirmiş; guatr için iyi geliyormuş. Muzkent’ten Mustafa Yüksel de ‘mango’cuymuş. Ancak büyük bir üretimi yok. “Çok yağmur ve nem istiyor, rüzgar istemiyor. Burada yetişenler, ithallerden daha lezzetli” diyor. Başbakan’ın tanıttığı ‘altın çilek’in (Pihtales) diğer adı da‚ ‘yer kirazı’ymış burada.
Muz hevenklerinin arasında ‘eşek muzu’nu da tanıdık. Ekşi olduğu için şeker hastaları tarafından tercih ediliyormuş. Diğerleri mi? Papaya (ağaç kavunu), Karambola, Çerimoya, Pitahaya, Kenkat (portakalın minyatürü, tümü yeniyor). Çekirdeksiz Nar Şenliği’ne gelen bu fidelerden alıyor ama her iklimde yetiştirmek zor.

Haberin Devamı

Domates fiyatı kasımda düşecek

DOMATESTE‚ ‘Tuta Absolut’ zararlısı nedeniyle üretimde %25 düşüş var bölgede. Daha önce yazdığımız gibi bu zararlıya karşı bütün seralar tül örtülerle kaplanmış. Çiftçi önlemini almaya çalışıyor da... Bu zararlıya karşı önlemlerin bir an önce alınması gerekiyor. İlk başta eğitim... Yoksa domatesi 20 liraya yeriz.
‘Tuta’dan kendisini kurtaran bazı domates üreticileri, altın yılını yaşıyor. Hale üç günden beri gelmeye başlayan ‘turfanda domates’in kilosu, toptan 3-3.5 liraydı. Ama kasım başından itibaren ürünün bollaşmasıyla fiyatın 1.5-2 lira seviyesine düşeceği iddia ediliyor. ‘Hal canavarları’nın işi belli olmaz gene de.
Geçen kış sezonunda Rusya, Ukrayna ve Moldova’ya 1000 TIR sebze gitmiş Gazipaşa’dan. 100 bin ton domatesten 50 bini Rusya’ya gönderilmiş. Gazipaşa, ‘Dikenli salata’nın merkezi sayılıyor. Diğer salatalara oranla daha susuz olan bu tür, votkanın mezesiymiş. İsrail ve Hollanda, sebzede Türkiye’ye nefes aldırmıyor. Keşke Gazipaşa bölgesi, İspanya’nın Almara bölgesi gibi ‘konutsuz’, sırf tarım bölgesi olsaymış...
50 bin ton muz üretimi var. Muz, üretim teknikleri daha da ilerlemiş. İstanbul’un uzaklığı nedeniyle çilekte‚ para kazanamıyoruz, diyorlar.
Gazipaşa’ya sebze ve meyveden yılda 250-300 milyon lira giriyormuş. Bunun %60-65’i girdi maliyeti; bunun da %30’unu işçilik.

Haberin Devamı

‘Sanki Afrika’dayım’

İNSANLARIMIZ piyasalardan ve yeni üretimlerden haberdar olsun diye Gazipaşa’daki bu şenliğe üç yıldır geliriz. Bizim Necdet Doğan ve Mustafa Ezici de ihmal etmez. Otyam Abi’yle sohbetlere doyum olmaz. Eski dostları, komşuları ona hasretle sarılıyorlar, o da bir yandan elindeki ‘meer’ türü limonu emip sonunda içini de yiyor. Ve diyor ki:
“Şu bizim Gazipaşa koyduğum yerde durmuyor. Mutlu oluyorum. Şimdi şu ikrama bakın, rüyamda görsem inanmam. Tropikal meyveler bir bardak içinde ufak ufak doğranmış, plastik bir çatalla yeniyor. Kendimi Afrika’da veya İspanya’da hissettim. Narlı dondurma bile yapılmış, onu da yedim, yetmedi.. Tropikal meyveler benim için bir rüya. 22 çeşit ne demek!”

Yazarın Tüm Yazıları