PAMUKOVA’daki kazadan sonra görevden alınan TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman (şimdi bakanlık müşaviri ve Telekom Yönetim Kurulu üyesi), İstanbul Barosu’nun hazırlattığı ve delillerin karartıldığı belirtilen kaza raporu ile ilgili ‘Bunlar fasa fiso... Vurun demiryollarına ve bana...’ diyor.
Karaman kendini savunamadığını belirterek şunları anlatıyor:
- Herkes benimle uğraşıyor, tamam tutuklu makinistin yanına konulayım da rahatlasınlar... Ama bazı haksızlıklar var. Benim yargılanmam için Danıştay görevsizlik kararı verdi, dosyayı İdare Mahkemesi’ne gönderdi. Bu olay benim görev alanıma girmez. Çünkü Türkiye’de demiryollarının bir kanunu yok ki; neye göre yargılanacağım? Adam 80 km. hızla gideceğine 132 ile gidiyorsa ben ne yapayım?
- Baro’nun raporu beni fazla bağlamıyor. Raporda, ‘Trenin personelinin verilen emri yerine getirmekten başka suç olmadığını, livre hızına uyulmamasının bir hata ve özensizlik değil, işletmenin yeni felsefesi doğrultusunda livre doğal süresine uymak istemelerindir’ diyor. Ne demek felsefe anlamadım.
- Yabancı ülkelerden gelen firmalar kendileri kazayı incelemek istediler, gelmeyin diyemezdik.
Hollandalı Delf Üniversitesi’nde demiryolcu profesörü de biz davet ettik. Kaç rapor mu hazırlandı? 8 üniversiteden 23 uzmanından oluşan Bağımsız Bilim Kurulu, tren 80 km ile gitmesi gereken yere 132 ile giderek hız aşımı yapmıştır; sendikanın raporu da aynı görüşte.. Savcının yaptırdığı İTÜ raporunda da, 80 yerine 132 ile gidilmiştir; iki makinist 8’de 4 hatalıdır, 4 de bilgisayar sistemi olmadığı için hatalıdır, görüşü var. Peki suçlu kim, bilgisayar sistemi yaptırmamak! Bilgisayar sistemi yaptırmak şartı yok ki... İspanya’nın, Almanya’nın ve Kore’nin raporları da var. TCDD’nin kendi raporunda 80 yerine 132 ile gidilmiş, hız aşımından olmuştur, deniyor. Rapor hazırlayanlara 400 bin dolar ödenmesi iddiası nereden çıkıyor? Ancak gelenlerin bir takım masrafları elbette karşılanmıştır.
- Kim delilleri karartmış, kazadan 20 dakika sonra jandarma da savcı da orada. Fren diskini gösteriyorlar; kazada çatlamış, 80 yerine 132 ile gidersen tabii çatlar. Raporda bu vagonların 2004 model olduğu yazılıyor. Bugün 300 tren çalışıyor Türkiye’de; bir şey çatlarsa genel müdür ne yapabilir?
- Karakutu denilen ‘hız diyagramı’nı arkadaşlar almışlar, sonra da gidip Savcılığa vermişler. Nereye vereceklerdi yani sonra bu değiştirilemez ki...
- Demiryollarının sahibi yok, kimse sahip çıkmıyor.Bugün yetkili değilim ama bir tek ben kaldım.Bu kadar yıpratmanın alemi yok. Bunun günahını basın verecektir.
Meteoroloji de basını suçluyor
METEOROLOJİ’nin kendilerine yönelik tahmin yapmaması üzerine özellikle Akdeniz bölgesindeki üreticilerin dona karşı uyarılmadıkları yolundaki şikayetini ta 28.11.2004’te ‘Meteoroloji bize yok mu’ başlığı ile gündeme getirmiştik.
Meteoroloji Genel Müdürü Adnan Ünal, köşemize (Kulakları çınlasın Yalçın Pekşen denmiş açıklamasında...) şöyle diyor:
‘Bünyemizde genel amacı tarımsal sektöre hizmet vermek olan ‘Zirai Meteoroloji ve İklim Rasatları Dairesi Başkanlığı’ adı altında bir ana hizmet birimi bulunmakta ve çiftçilerimizin uyarılmasına yönelik ‘Zirai Don Tahminleri’ yapılmaktadır. Uyarılar kurumumuzun web sitesinde ‘flaş’ olarak duyurulmakta, ulusal basın organları ve haber ajansları haberdar edilmekte; bölge müdürlüklerimiz vasıtasıyla yerel basın ve ilgili merciler uyarılarak çiftçilerimizin gerekli tedbirleri almaları önerilmektedir.
Yine bu birim tarafından her gün üç günlük ‘Zirai Tahmin Raporu’ hazırlanmakta, web sitemizde yayınlanmakta, talep eden basın kuruluşlarına ve çiftçilerimize gönderilmektedir.
Fakat basınımız meteorolojik uyarıları daha çok şehircilik, ulaşım ve turizme etkileri bakımından duyurmakta, ne yazık ki tarıma etkileri açısından aynı hassasiyeti göstermemekte, bu sebeple tarıma yönelik ihbarlar çiftçilerimize yeterince ulaşmamaktadır.
AB’den iyimserim
AB her şey değildir, ama siyasette hiçbir şey, her şey değildir. Kanaatimce AB sürecinin Türk demokrasisine, siyasi ve ekonomik istikrara çok büyük katkısi olacaktır/olmaktadır. Kaldı ki Türkiye her ne kadar kendine has ayrı bazı özellikler taşısa da coğrafi, kültürel, kişi başına gelirin düşüklüğü daha önce birliğe katılan gerek Güney Avrupa gerek de Orta Avrupa ülkeleri ile benzer problemleri yaşamakta ve aynı süreçte benzer değişimlere şahit olmaktadır. Kendimi, ülkemi seven, Amerika’da siyaset bilimi alanında doktora yapan bir öğrenci olarak, AB sürecinin genelde Türkiyemize ve Türk milletimizin genel yararına olduğunu düşünmekteyim. Kıbrıs konusunda elbette ‘ver kurtul’ mentalitesinde değilim. Hükümetin de böyle zihniyete sahip olduğunu düşünmemekteyim.
Öte yandan Türk halkınin %75’inden fazlası da AB üyeliğini desteklemektedir. Elbette kaygıları da vardır. Bunların özenle çözülmesi beraberinde şu ana kadar yapılan demokratikleşme, adli, idari ve anayasal reformlara devam edilmesi görüşündeyim.
Engin İ.ERDEM
Virginia-ABD
İthalat var hizmet yok
CITROEN’in distribütörü Baylas Otomotiv A.Ş’den 2003’te Citroen C5 aldım. 8.11.2004’te bir arıza nedeniyle Kozyatağı’ndaki ana servisine bırakıldı. Ne yazık ki hálá parça yokluğundan serviste. Firma bunu gayet olağan karşılıyor. Her ne kadar müşteri hizmetleri ve çeşitli departmanlarla konuşsam da olay çözülemiyor. Zaten Genel Müdürleri Sayın Nurkan Yurdakul telefona çıkmak zahmetine bile katlanmıyor. Bir otomotiv ithalatçısı, Sanayi Bakanlığı’na verdiği servis taahhütnamesinde 30 işgünü içerisinde aracı tamir etmeyi taahhüt ediyor. Aksi takdirde aracı bedeli üzerinden almak zorundalar... Ben de Baylas Otomotiv’den kanuni hakkım olan bunu talep ettim; 30 işgününü çok geçmiş olmasına rağmen aracı hálá teslim etmediler. Ne zaman da teslim edecekleri belli değil. Zaten araçtan da çok soğudum. AB üyeliği kapısındaki Türk halkının çeşitli otomobil firmaları karşısında mağdur olması karşısında Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun’un tüketici haklarını korumak için harekete geçmesi gerekmiyor mu?
M.Cem DEMİROĞLU Y.Kimya Mühendisi
Biz de din kardeşiyiz
TEKİRDAĞ’ın Hayrabolu ilçesinde partizanlık aldı yürüdü. Yerel seçim öncesi bol keseden vaatler dağıtan AKP örgütü üç ay içinde en az üç fabrika açma sözü verdi, ancak işsizlerin umudunu söndürdü. Şener Çelikayar, AKP’den başkan seçileli dokuz ay oldu, daha bir atölye bile göremedik! Ama Belediye Başkanı’nın kız kardeşine Devlet Hastanesi’nde, AKP ilçe yönetiminden Ruşen Dizman’ın kızına merkez sağlık ocağında iş ayarlandığını gördük. Gariban işsizler avucunu yaladı. Şimdi de hastanenin özel temizlik şirketindeki işçiler atıldı, atılacak. İlçe örgütünün birkaç yandaşı onların yerini alacak. Herkes perişan ve öfke içinde.
Adı saklı
Krom ocakları neden kapatıldı
KASTAMONU Daday ilçesi güneyi Sarıçam bölgesinde açılıp yıllarca çalıştırılan krom maden ocakları kapatıldı. Bir ucu Daday ilçemize diğer ucu Karabük ve Zonguldak illerine uzanan geniş alan bol rezerve sahip ocakların kapatılmasıyla 150 kamyoncu ve 1680 işçi işsiz kaldı. İnsanlar boşluğa itildi. Bölgemizde hiç vuku bulmamış orman katliamları, kaçakçılıkları başladı. Bu gidişle Afrika çöllerine benzeyecek bölgemiz toprakları...
Bölgemize canlılık kazandıracak, işsizliğe bir ekmek kapısı olacak maden ocaklarının yeniden faaliyete geçirilmesini bekliyoruz.
Ahmet DOĞRUYALÇIN- Sarıçam köyü muhtarı-DADAY
Mesaj panosu
BİR grup veliden: Moda İlköğretim Okulu’nda şimdiye kadar iki tane müdür gördük. İlk müdür okula idari ve mali olarak büyük zarar verdi. Daha sonra gelen Önder Arpacı ise okulu toparladı. Eski müdürün ayıplarını temizledi. İdareciliğin ne olduğunu alt kadrolarına gösterdi. Fakat birden başka bir okula gönderildi ve başka bir müdür atanmadı. Okulumuzu yeniden ‘okul’ yapan Önder Arpacı’yı geri istiyoruz.
ERİKLİ Su yetkililerine %8’e inen KDV’nin fiyatlara neden yansımadığını sordum. Bana nakliye fiyatları arttığı için yansıtmadık, dediler. Ancak diğer firmalar fiyatları yeni orana göre düşürdüler. Defterdarlık acaba bunlardan haberdar mıdır?
Mehmet AĞIRGÜN TARABYA
OKMEYDANI Talatpaşa Mahallesi tünel girişinde hepimizi ürperten ‘Ya tam susturacağız, ya kan kusturacağız!Türk İntikam Tugayı’ yazısı Emniyete bildirmemize rağmen neden silinmiyor. Yoksa kimse de silmeye cesaret edemiyor mu?
H.MISIRLI
Biliyor musunuz
CHP Diyarbakır Milletvekili Muhsin Koçyiğit’in çektiği faksla, ÇORLU Belediye Başkanı Altan Ersin de dün Atatürk Havaalanı’nda karşılamada töreninde bulunarak artık Mustafa Sarıgül’ün yanında yer alacaklarını açıkladıklarını...