Erdoğan rüşvet verirken otomobili var mıydı

BAYINDIRLIK Bakanı Faruk Özak tapudaki rüşvet iddiaları üzerine "rüşvetle bahşişi karıştırmayalım. Hukuki ve ahlaki olmayan herşeyin karşısındayız" demiş, ortalık karışmıştı. Kafalarda soru işaretleri doğmuştu.

Haberin Devamı

Okurumuz M. Işık "Beterin de beteri var" diyerek ekliyor: "Başbakan nereden aklına geldiyse ’Baykal bakanken rüşvetle akaryakıt alınıyordu, ben de verdim, ordan biliyorum’ dedi. Şahsen benim yüzüm kızardı. Başbakan demek ki, bu sistemin nasıl işlediğini biliyor."

Başbakan’ın sözünü ettiği dönem Demirel’in tabiriyle ’Türkiye’nin 70 cente muhtaç olduğu’ 1978-80 yıllarıydı. Ülke Kıbrıs savaşının etkisi ve MC hükümetlerinin (AP, MHP ve MSP) uygulamaları sonucu büyük bir ekonomik krize sürüklenmişti. Ecevit Başbakandı; Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Deniz Baykal, Mersin’deki ATAŞ’ı bir gecede devletleştirmişti.

Peki o zaman İETT’de çalışan ve MSP’nin ilk Gençlik Kolları Başkanı olan Erdoğan’ın otomobili var mıydı? Veya gençlik kollarının altına tahsis ettiği bir araç var mıydı?

(Başbakan, Kopuz’ların Elif suçuk firmasında muhasebeci olarak çalıştığı dönemle İETT dönemini karıştırıyor olmasın.)

Batı’nın ahlakını değil ahlaksızlığını aldık diyorlardı ya... Biz böyle bir ülke olduk.

DSP İstanbul Milletvekili Süleyman Yağız’ın sorusu Başbakan’a:

"Sözünü ettiğiniz dönemde ne kadar rüşvet verdiniz? Rüşvet almak kadar vermek de suç değil midir?"

Bari mısırda oynanan oyunlara engel olun

2 YKr olarak açıklanan 2007 mısır destekleme primi, mısır üreticilerinde şok yarattı. 2006 yılında 7 YKr olan destekleme priminin bu kadar düşürülmesine çiftçiler bir anlam veremedi.

Destekleme kapsamında olan bütün ürünlerde prim miktarı muhafaza edilmiş olup, bazı ürünlerde (buğday) yükseltilmiştir.

Kuraklık ve düşük fiyat nedeniyle ekim alanları ve rekoltesi düşen mısırda prim düşürülmesi çok manidar karşılanmıştır.

Türkiye’nin yıllık mısır ihtiyacı 4 milyon tondur.

2005 yılında uygulanan düşük taban fiyatı, 2005 yılında 4 milyon ton olan mısır üretimini, 2006 yılında 3.8 milyon tona, 2007 yılında da 3.6 milyon tona düşürülmüştür. Bu yıl Türkiye, 1 milyon ton mısır ithalatı yapacaktır.

Son yıllarda mısır, biyogaz üretiminde de kullanıldığından çok talep edilmektedir.

Destekleme priminin düşürülmesi, mısır ekim alanlarının daha da daralmasına yol açarak, ülkemize GDO’lu mısır ithalatını artıracak olup bu da insan ve hayvan sağlığına ve çevreye büyük bir darbe vuracaktır. Destekleme uygulaması nedeniyle mısır kayıt altına alınmış, devletin büyük miktarlarda vergi artışına sebep olmuştur. Önümüzdeki yıl belge alma düzeni bozulacağından devlet büyük bir vergi kaybına uğrayacaktır. Çiftçi stopaj ve KDV olarak kilogramda 1 YKr vergi ödemiştir. Yani çiftçinin desteklemeden eline geçecek para 1 YKr’den azdır. Komisyon müracaat parası da düşürülecektir.

Çiftçimiz mısır prim fiyatında bir artış olmazsa bu parayı almak istememektedir.

Ziraat odalarımıza yapılan başvurularda bu paranın Mehmetçik Vakfı’na bağışlanması önerilmektedir.

Başta Sayın Başbakanımız olmak üzere bütün yetkililere sesleniyoruz; mısırda son yıllarda oynanan bu oyunları durdurunuz.

Mısır destekleme primlerini en az 7 YKr olmak üzere yükseltiniz. Bu düzeltme yapılmazsa ülke ekonomisi çok büyük bir darbe alacaktır.Nuri KARACA

Karacabey Ziraat Odası Başkanı


Ataköy Konakları’nda kandırılıyoruz

OKURUMUZ Fatih İpek’in "Ataköy Konakları’ndan ’Florya müteahhitleri’ne karşı olmama rağmen TOKİ’nin güvencesi olduğu için bir daire aldım. Bize taahhüt ettikleri gibi tenis kortları ve yeşil alanlar bıraktılar sitede. Nitekim aldığımız bir haberle bu yeşil alanların ve kortların yol yapımı için gideceğini öğrendik. Ayrıca bu yol projesi en başından beri müteahhitler tarafından bilinmekteymiş. Lütfen bunu kamuoyuna yansıtır mısınız, daire alanlar öğrensin" şeklindeki şikayetinin ardından TOKİ ile ilgili CHP’li Fevzi Topuz (Muğla) ve Çetin Soysal’ın (İstanbul) soru önergeleri düştü önümüze... Kamuoyunda yankı uyandıran olay, "Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu’nun 8.1.2008 tarihli TOKİ raporuyla; TOKİ’nin kendi mülkiyetindeki arazilerini, yine kendine ait Emlak Konut GYO AŞ’ye satmak için Dikran Masis’e ait Eskidji Müzayedeciliğe 1.7 milyon YTL ödediğinin ortaya çıktığına ilişkin habere dayanıyor.

Başbakan’a yöneltilen sorular epeyce ayrıntılı... Özetlersek Çetin Soysal, "TOKİ’nin arsa reklam ve tanıtım faaliyetlerini yürütmek üzere 2003 yılında açılan ihaleye Eskidji Şirketi dışında başka hangi şirketler katılmıştır? Söz konusu ihale, hangi usulle yapılmıştır? Bu ihale ne kadar bedelle Eskidji Şirketi’ne verilmiştir?" diyor.

Fevzi Topuz’un sorularından bir bölüm ise şöyle:

"TOKİ’nin doğrudan kendisi tarafından sattığı arsa ve arazilerden; var mıdır? Varsa, bu satışlarda hangi yol izlenmiştir? Bu taşınmazlar hangi illerimizdedir ve metrekare olarak büyüklükleri nedir? Bu taşınmazlar ne kadar bedelle ve hangi şirketlere satılmışlardır? Bu taşınmazlar, satın alan şirketler tarafından hangi tür (konut, ticaret, otel, sosyal tesis vb.) kullanımlara konu edilmiştir? TOKİ bu satışlardan ne kadar gelir sağlamıştır? Bu gelirler nasıl ve hangi projelerde kullanılmıştır?"

Haberin Devamı

Mesaj Panosu

BÜYÜKŞEHİR Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın Florya Şenlikköy’de kardeşinin oturduğu villanın doğalgazı borcundan ötürü kesilmiş. Bunun üzerine taşaron şirketinin işçisi işten atılmış; İGDAŞ Müşteri Hizmetleri Müdürü Yusuf Aydınoğlu ve Tahakkuk Şefi Mehmet Ocak hakkında soruşturma açılmış. O işçi, Topbaş soyadını nereden bilecek; esas sorumlu liyakatsız taşoron firma değil mi?

Yazarın Tüm Yazıları