Dini yayınlar kontrolsüz

'MEVLİT ve Atatürk' (8.9.2006) başlıklı yazı üzerine bazı din adamları arayarak, bu programların kontrolsüz yürütüldüğünü belirtip "Yazdıklarınız tamamen doğrudur, mevlitlerde Diyanet'in izni olmadan bazı tarikat ve cemaat mensupları bu programlarda yer alıyorlar" dedi.

Haberin Devamı

Ramazan ayı başlarken, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın 2005 yılındaki genelgesini hatırlattılar.

Genelgede "... Mübarek gün ve gecelerde, bilhassa kandil gecelerinde ülke çapında yayın yapan resmi ve özel TV'ler tarafından hazırlanarak camilerde uygulanacak mevlit programlarında görevlendirilecek personelin icra edeceği görevler, programların disiplini ve önemi bakımından başkanlığımıza bildirilecek ve bu programlar için başkanlık onayı alınacaktır.

Bu sebeple kandil gecelerinde uygulanacak kandil programlarında görev alacak personelin yapacağı görevler belirtilmek suretiyle hazırlanacak programlar, onaylanmak üzere, Din Hizmetleri Dairesi Başkanlığı'na gönderilecek, 'konuşma ve son duanın' kimler tarafından yapılacağı başkanlık tarafından belirlendikten sonra makam onayı alınan program uygulamaya konulacaktır" deniyor.

Haberin Devamı

Mevlidin, duanın dakikaları dahi belli bu genelgede.

Özel kanalların yayınından Diyanet sorumlu... TRT'nin yayınları ise yine Diyanet ve TRT'deki ilgili dini yayınlar bölümü tarafından yapılıyor.

Eyüp veya Süleymaniye Camii'nde fotoğraf çekilirken bile izin gerekirken Diyanet'in ilgili dairesi bu tür yayınlara karşı ne ölçüde hassas davranıyor?

Hassas davranılıyor deniliyorsa Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Necmettin Nursaçan, Kanal 7'nin 'kadrolu' bir elemanı gibi her gün ekrana nasıl çıkabiliyor?

 

ATATÜRK VE SİLAH ARKADAŞLARI

 

Son zamanlarda dualarda Atatürk'ün adının kasıtlı olarak yer almadığı biliniyor. Diyanet'in, M. Nuri Yılmaz döneminde cami hocalarına gönderilen 'talimat' anlamında bir dua metni olduğu biliniyor. 'Metin'de, dua edilecekler arasında 'Atatürk ve silah arkadaşları' sözcüğü geçtiği bilinmiyor mu?

Bu metne uyulmazsa, ilgili din adamı hakkında disiplin cezası uygulanması gerekiyor.

Peki bu soruşturmayı kim yapıyor?

 

Günün Sözü

Haberin Devamı

 

"Türkiye halen 12 Eylül prangalarını taşıyor."

(A.Güryüz Ketenci)

  

Sosyal demokratlar artık düğünlerde bir araya geliyor
 
BİR hafta arayla CHP ve SHP’liler, CHP'nin eski il başkanları Yüksel Çengel ve Ali Özcan'ın çocuklarının düğünlerinde buluştular. Bir başka düğün de, SHP'nin eski Genel Sekreteri Fikri Sağlar ve eşi Serap Sağlar’ın kızlarının Bodrum’daki nikâhıydı. Bu mutlu günlerde, siyasetçiler, parlamenterler, işadamları ve sanatçılar aynı şeyi konuşuyordu: Ne olacak bu sosyal demokratların hali; bizler artık düğünlerde mi bir araya geleceğiz?
Deniz Baykal bu büyük aileyi ne zaman toplayacak?
Özcan ailesinin kızının nikâhının tanıklıklarını İlhan Selçuk, Hikmet Çetin, Murat Karayalçın, Altan Öymen, Prof. Nurettin Sözen ve Mehmet Özcan yaparken, sahne alan İbrahim Tatlıses Müjde Ar'a, Kastelli ve Yılmaz Güney ile ilgili hangi anılarını anlattı?
Çırağan Sarayı'ndaki düğün için çok kişi 'peri masalı gibi düğün' deyimini kullandı.
Bu hoş görüntüler arasında 'telef olmuş' çağdaş, laik, aydın bir nesil
birbirini sorguluyordu:
"Sol niye bölündü, bize ne oldu?"
Aslında manzara solun parçalanmışlığının tesciliydi.
Çırağan'da CHP eski Genel Başkanları Hikmet Çetin, Altan Öymen ve SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın aynı masada oturuyorlardı.
Üçü de bir dönemin ağır toplarıydılar.

 

Haberin Devamı

'BÜYÜĞÜMÜZ HİKMET ÇETİN'
 
Elazığ'lı müteahhit ve Bodrum'daki İssis Oteli'nin sahibi Ali Özcan'ın kızı Sezin ile Tulu'nun evlenme düğününde sahne alan İbrahim Tatlıses türküleriyle sanki bir aile ortamında konuklara keyifli anlar yaşattı.Her gördüğüne takıldı, anılarını tazeledi.
Hikmet Çetin'e "Afganistan fatihi, büyüğümüz" diye hitap etti; masasında otururken elini öpmek istedi, Çetin izin vermedi.
Çetin "Afganistan'da başta zorlandığını ama sonra çok rahat bir görev dönemi geçirdiğini" söyledi.
Bundan sonra ne yapacağı sorusunu da "Şimdilik dinlenmedeyim" diye yanıtladı.
Düğünde üç Kürtçe şarkı söyledi Tatlıses.
 
MÜJDE AR İLE SOHBET
 
Ercan Karakaş-Müjde Ar çiftçinin masasında, Ar'ı gören Tatlıses hoş sohbetler yaptı.
Masada Büyük Kulüp Başkanı Duran Akbulut da vardı.
Tatlıses ve Ar, geçmiş yıllarda 12-13 yıl aynı sahneyi paylaşmışlardı.
"Abla hatırladın mı?" dedi:
"Bir sıkıntım vardı, hani Kastelli'den 5 bin lira para almak istemiştim. Sizler yardımcı olmuştunuz. Kastelli'den 5 bin lira aldık ama faizini de keserek 4 bin 500 lira verdi. Abla bugün ne kadar eder bu para?"
Müjde Ar hemen hesap yaptı; "45 milyar gibi" dedi.
"Ancak o kadar mıydı?" diye küçümseyen Tatlıses devam etti:
"Eksik olmayın yardımcı olmuştunuz."
Ar, masadaki Duran Bey'i işaret etti:
"Asıl kendisi yardımcı olmuştu.
Akbulut da onaylıyordu bunu..
Sonra Tatlıses, ağzından düşürmediği klasik deyimini kullandı:
"Allah cezanı verecek.”

Haberin Devamı

 
YILMAZ GÜNEY'İN FİLMİ
 
Tatlıses, davetlilerden birinin uyarısıyla "Evet, bugün Yılmaz Güney'in 22. ölüm yıldönümü; bir daha Yılmaz Güney gelir mi?" dedi ve  epeyce alkış aldı.
Ardından devam etti:
"Bilir misiniz; Yılmaz Güney'ın ilk filmleri Beyoğlu'nda oynamamıştı. Bir filminde dolmuşa erkeği önden, kadını arkadan bindirmişti. Bir işletmeci de, kadına saygısızlık yüzünden bu filmin Lale Sineması’nda gösterime girmediğini anlatmıştı. Ancak ondan sonraki filmlerinde kadına saygı öne çıkarılınca filmleri Beyoğlu'nda vizyona girmişti."
Bu film İrfan Ünal'ın yönetmenliğini yaptığı 'Umutsuzlar'dı… Oyuncuları da Yılmaz Güney, Filiz Akın, Tuncer Necmioğlu, Hayati Hamzaoğlu ve Memduh Ün'dü.
Tatlıses'in, 'kadına saygı'yı öne çıkartması ve ayrıca önceki akşam da ATV'de Mahmut Tuncer ve eşinin, kocaya kaçan kızlarını damatla barıştırması çok ilginç bir gelişmeydi.
Tatlıses bir misyonu daha mı sırtlıyordu?
 
NE OLACAK CHP’NİN HALİ
 
CHP İstanbul eski İl Başkanı Ali Özcan, 12 Eylülde kapatılan CHP'nin mensuplarının bir araya toplanmasında etken olan isimlerden biriydi. SODEP'in kuruluşunda emeği geçtiği bilinir.  Hikmet Çetin'le dostluğu bu dönemlerde başlamıştır. Daha sonra İnönü ve Karayalçın'la politika yapmıştır. Kurultaylarda bu iki ismin yanında olmuştur.
Baykal'a lider olarak saygısını sürdürmektedir.
2004 yerel seçimlerinde İstanbul Belediye Başkan adaylığı için Baykal'a aday olmak istediğini söylemiş, “Ancak bir şartla” demiştir:
“Atama değil önseçim olursa mücadeleye girerim.”
Baykal, atama yoluyla Sefa Sirmen'i aday göstermiştir.
Özcan, geçen yılki CHP İstanbul İl Başkanlığı'na aday olan Altan Öymen'in yanında yeralmıştır.
Özcan bütün dostlarını ayırt etmeden düğününe çağırmış.
Elazığ'ın ünlü 'Çayda Çıra’ oyununu folklor ekibiyle birlikte oynadı.
Kızının nikah tanıklığı için herkesi bizzat yanına giderek sahneye çağırdı:
İlhan Selçuk, Hikmet Çetin, Altan Öymen, Murat Karayalçın, Prof. Nurettin Sözen ve Mehmet Özcan (Amcaoğlu)...
Gecenin en renkli anı nikah kıyılması sırasında yaşandı.
Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, gelin Sezin ile damat Tulu'nun adlarını karıştırdı; bu durum alkışlarla karşılandı.
 
SELÇUK, TATLISES'İ ALKIŞLADI
 
Cumhuriyet Gazetesi imtiyaz sahibi İlhan Selçuk, Çırağan Oteli Orkestrasının,
hoş Latin ve İspanyol parçalarını dinledikten sonra gitmek isterken, yanındaki gazeteci İdris Akyüz, İbrahim Tatlıses'in sahne alacağını söyledi.
"İbrahim'i dinleyeyim o zaman" dedi Selçuk ve programın sonuna kadar her parçasını sonunda keyifli şekilde alkışladı.
Dostlarının söylediğine göre, İbrahim Tatlıses, çok sevdiği oğlu İdo'dan öğrendiği İngilizcesini geliştirdiği anlaşılıyor. Çünkü, TV programında sık sık yinelediği 'Ladies and gentleman... Thank you..."dan sonra sanatçı dostu Mustafa Keser'in az sonra sahneye çıkacağını da  'After' diyerek duyurması dikkati çekti.
 
KİMLER VARDI
 
Düğündeki davetliler arasında tespit edilebilen isimler şunlar:
CHP Milletvekilleri Algan Hacaloğlu, Mehmet Ali Özpolat, Sırrı Özbek, Ahmet G. Ketenci (SHP Genel Sekreteri), Birol Özcan (DYP Genel İdare Kurulu üyesi), Rasim Küçükel,  Fehmi Işıklar, Yüksel Çengel, Doğan Taşdelen, Seyfi Oktay, Ethem Cankurtaran, Süleyman Çelebi, İsmail Hakkı Ali Celayir, Orhan Veli Yıldırım, Nihat Matkap, Şahin Ulusoy, Güven Aydoğmuş, Prof. İzzettin Doğan, Doğan Bermek, Şahin Ali, Haydar Özdemir, Necdet Ulucan, Şeref Özcengir, Mehmet Gül, Şefik Gül ve Osman Benzeş.
Mehmet Moğultay'ı gözler aradı, ancak yurdışında olduğu öğrenildi.
Özcan, "Çok istemesine rağmen rahatsızlığı nedeniyle Erdal İnönü'nün gelemediğini" söyledi. Baykal, çiçek göndermiş, ayrıca kendisini telefonla kutlamıştı.
Düğünde çok sayıda da eski ve yeni ilçe başkanı da vardı. Bunlardan Seyit Ali Güneş (Bağcılar), davetlilere bakarak "Yapacak bir şey yok, Deniz Baykal'ın etrafında toplanarak topyekun bir mücadele vereceğiz. Deniz Bey'i ister sevelim, ister sevmeyelim" diyerek, solun adresinin CHP olduğunu anlatmak istiyordu.
Elazığ'lı olan DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, hemşerilerinin düğününe, davetiyenin eline geç ulaşması nedeniyle gelemeyeceğini bildirmişti.
 
ÇENGEL'İN DÜĞÜNÜ
 
1960'ların gençlik lideri ve  daha sonra CHP'nin İstanbul İl Başkanlığını yapan Yüksel Çengel de geçen hafta oğlunu evlendirmişti.
Oradaki tanıklar da şöyleydi:
İlhan Selçuk, Önay Alpago, Güneş Gürseler, Mehmet Moğultay, Süleyman Çelebi, Murat Yalçıntaş (İTO Başkanı), Prof. Aydın Uğur (Bilgi Üniversitesi Rektörü), Prof. Necla Pür (Marmara Üniversitesi Rektörü,  Prof. Tunç Erem (Marmara Üniversitesi eski Rektörü), Prof. Ateş Vuran (Ticaret Üniversitesi Rektörü)
 
SAĞLAR'IN DÜĞÜNÜ
 
SHP/CHP'li eski Kültür Bakanı Fikri Sağlar ile Serap Sağlar'ın kızları
Gerçek Sağlar ile Alp Emre Kököz de cumartesi akşamı Bodrum Mavi Otel'de evlendiler. Aydın Doğan ve Gökhan Aksoy'un tanıklıklarını yaptığı düğünde siyaset, sanat ve ekonomi dünyasının ünlü isimleri bir araya geldi.
Bilindiği gibi Gerçek Sağlar, Kanal D'de dün akşam ikinci gösterimi yapılan 'Kod Adı'nda gazeteci; 'Hacı' dizisinde Alp Emre Kököz başkomiser rolünde oynuyorlar.
Genç çifti, TBMM Başkanı Arınç ile Baykal ve Mehmet Ağar hem telgrafla hem de çiçekle kutladı. Konuklar arasında, Sümer Oral, Aşkın Toktaş ile İsviçre'den gelen SPD Milletvekili Mustafa Atıcı da bulundu.
Dizinin senaryosunu gazeteci Emin Özgönül'le yazmış olan Fikri Sağlar, şimdilik siyaseti bir kenara bırakmış, diziyle uğraşıyor, bir de Birgün gazetesinde köşeyazıyor.
"Dizi çok iyi gidiyor. Karşımıza Hacı'yı koydular. Bu dizide Şemdinli olaylarına da yer vereceğiz. Bu şimdilik sürpriz….”

Haberin Devamı

 

Biliyor musunuz

 

- HASEKİ Hastanesi'nin, yatırımlardan sorumlu Başhekim Yardımcısı Adnan Hud'un son günlerde 34 JB 030 plakalı Honda marka ciple işine gidip geldiğini, aracını Haseki'nin otoparkı yerine daha ilerideki Haseki Kardiyoloji Enstitüsü'nün otoparkına bırakmasının dikkat çektiğini...

 

Diyarbakır’da 2. skandal

 

“BEN Ürgüp Belediye Başkanı Bekir Ödemiş'im... Diyarbakır Havaalanı'nda, bir kadının elini kolunu sallayarak uçağın kokpitine kadar girdiği bir güvenlik skandalı yaşanmış. Hürriyet'de okuduğumda olay 20 gün önce meydana gelmiş. Peki ben de size pazar günü yaşadığım bir başka skandalı anlatayım. Mardin'de tarihi kentler toplantısına katıldıktan sonra THY'nın 13.15 Ankara uçağına yetişmek üzere Diyarbakır Havaalanına geldim. Uçuş kartlarını aldıktan sonra uçağa alınmak için beklerken, bir ilgilinin 'buyrun' demesi üzerine uçağa doğru yürümeye başladık. Zaten uçak da yürünebilecek mesafedeydi. Biz neredeyse merdivenlere varmak üzereyken bir polis arkadaşına seslenerek "Yolcuların uçuş kartları kesilmemiş" deyince, havaalanında bir telaş başladı. Tavukların kümese kışkış edilmesi gibi biz yolcuları pistten çil yavrusu gibi 'toplanıp' bilet kesme yerine topladılar. Daha sonra uçuş biletlerimiz toplanarak kesildi ve ondan sonra da uçak alındık. Oturduğum koltuğun katlanan masa kırıntılarla doluydu. Hostesi çağırdım, temizliğe biz karışmıyoruz, dedi.

Havaalanlarımızın ne kadar sahipsiz olduğunu, Diyarbakır'da daha önce meydana gelen olayla daha iyi anladım."

THY yeni danışman kadroları ihdas ederken, Genel Müdür Temel Kotil "Sadece müşterilerimizi değil, yatırımcılarımızı da mutlu ediyoruz" derken, DHMİ ve TAV'a yönelik şikayetler kendi kurumunu hiç olumsuz etkilediğini düşünmüyor mu?

 

TAV'IN KAFELERİ 'REKOR' KIRIYOR

 

 

‘Bu rekor kırılmaz” başlıklı yazısında Selahattin Duman, “Paris’in Charles de Gaulle Havaalanında 1 EURO’ya satılan (1.80 krş) kahveyi bi 12 liradan satıyoruz. (Yaklaşık 8 Euro)… Bu hem dünya rekorudur hem de sivil havacılıkta ileri bir adımdır” diye dalgasınıgeçiyor .‘Bodrum’a giderken..” dediğine göre Atatürk Havalimanında yaşamış bu olayı. Aslında hepimizin başına gelen türden. Ama biz çoktandır bu yerlere uğramadığımız için işin bu boyutlara vardığını bilmiyorduk.

Havaalanındaki kafelerde 2 YTL’lik bir sandviçle çay 18.5 YTL’ye, 35 kuruşluk küçük pet şişe su 1.5 YTL’ye satılıyor. Beş yıldızlı otelden de pahalı. Bu durumlarda işletmeci ile tartışmanın anlamı yok. Duman’ın dediği gibi bu durumlarda “Ne yapalım kira o kadar yüksek ki” yanıtı ile karşılaşılabiliyor.Havaalanının işleticisi TAV belki de, sen bizim istediğimiz kirayı ver nasıl olsa bunu siz vatandaştan çıkartırsınız diye düşünüyordur.

‘Kazık’ sistemi böyle yürüyor. Duman sonunda “Bizim hava meydanlarında yemek yemek uçakla iç hatlardan uçmaktan pahalı. Bizdeki iki sandviç ile iki çay parasına özel şirketler yolcu uçuruyor.”

 

Düzeltme ve cevap

 

HÜRRİYET Gazetesinin 22.08.2206 tarihli sayısında Yalçın Bayer'in sütununda ve ybayer@hurriyet.com.tr adresli sitede 22.08.2006 tarihinde yer alan "Dr.ilhan Eğilmez 8. kez görevden alındı" başlıklı yazıda "Dr. İlhan Eğilmez... Ümraniyet Devlet Hastanesi Başhekimliği görevinden yine 'sudan' gerekçelerle 8. kez görevinden alındı", "Namus sözü verdiler", "Artık beyaz sayfa açtık, bundan sonra belden aşağı vurmak yok" şeklinde ifade edilen haberin gerçekten uzak ve çarpıtılmış olduğunu beyan ederiz. Op. Dr. İlhan Eğilmez'in ikinci görev olarak yürüttüğü Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimlik görevinin üzerinden alınması işlemi, Sağlık Bakanlığı'nın 19.07.2006 tarih 125752 sayılı onayı ile Teftiş Kurulu Başkanlığı'nın 19.07.2006 tarihli ve 6025 sayılı yazısına ekli 05.05.2006 tarihli ve 77/05,34/04 sayılı İdari Disiplin Raporu ile Bakanlık Makamının 19.07.2006 tarihli ve 5992 sayılı onayı üzerine gerçekleştirilmiş olup; görevden alınması Teftiş Kurulu'nun raporuna dayanmakta ve herhangi bir usulsüzlük içermemektedir.

Gazetenizde ve İnternet sitenizdeki haberde neredeyse bütün sağlık teşkilatı karalanmakta ve Dr. İlhan Eğilmez yanlı bir şekilde yüceltilmeye çalışılmaktadır. Bu haksız yayın derhal durdurulmalıdır. Dr. İlhan Eğilmez'in 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda düzenlenen disiplin hükümlerine aykırı davranışı nedeniyle hakkında idare tarafından tesis edilen disiplin işlemlerinin hukuka uygunluğu İstanbul 4.İdare Mahkemesinin 2004/2173E., 2006/233K sayılı kararında da kabul edilmiştir. Adı geçenin Ümraniye Devlet Hastanesi Başhekimi iken, 16.12.2003 tarihinde 26.06.2000 gün ve 31312 sayılı tamime uymadan, usulsüz izin kullanmak istemesi ve izninin onaylanmaması üzerine yine usulsüz olarak sevk kağıdı düzenleyerek, aslında il dışında olduğunu tespit edildiği zaman dilimi içinde Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden 1 günlük usulsüz rapor almış olması nedeniyle hakkında verilen Maaş Kesme Cezasının iptali için açtığı dava Mahkeme tarafından reddedilmiş ve Sağlık Müdürlüğü'nce tesis edilen işlem hukuka uygun bulunmuştur.

Cevap hakkımızı kullanarak, adı geçen hakkında yapılan tüm soruşturmaların dilekçe yasasına göre verilmiş somut iddiaları içeren şikayet dilekçeleri ve ihbarlar üzerine başlatılmış olduğunu, yine yasalar çerçevesinde tamamlandığını beyan ederiz. Devlet Memuru olarak görev yapan Dr. İlhan Eğilmez hakkında yasalar çerçevesinde gelen her şikayet elbette işleme konularak, yasal gereklilikleri yerine getirilecektir. Bu bağlamda adı geçene bir daha yerinin değiştirilmeyeceği hususunda kişisel sözler verilmesi mümkün değildir. Zira yasalara aykırı hareketinin yaptırımı adli ve idari süreçte neyi gerektiriyorsa idare bunu uygulamakla yükümlüdür.

Gazetenizin ve İnternet haber portalınızın amacının kamuoyunu doğru bilgilendirmek olduğu gerçeğinden hareketle açıklamamızın sitenizde yayınlanması hususunda gereken duyarlılığı göstereceğinize inanıyor ve idaremizi hedef alan bu taraflı ve çarpıtılmış haberin devam etmesi halinde yasal haklarımızı kullanacağımızı ihtar ediyoruz.

İstanbul Valiliği İl Sağlık Müdürlüğü

Uz. Dr. Mehmet Bakar, Sağlık Müdürü V.

 

(NOT: Dr. Bakar'a... ybayer@hurriyet.com.tr'nin bir internet sitesi adresi olmadığını ve olamayacağını; ...@hurriyet.com.trşeklinde devam eden adresin ise bir 'e-posta' adresi olduğunu hatırlatırız.)

Yazarın Tüm Yazıları