Yalçın Bayer: Devrim yasalarına ihanet






Yalçın BAYER
Haberin Devamı

ANAYASA'nın 174. maddesine göre, devrim yasalarının hükümleri Anayasa'ya aykırı olarak olarak anlaşılamaz ve yorumlanamaz.

Bunlar nedir?

Tevhidi Tedrisat Kanunu, Şapka İktisası Hakkındaki Kanun, Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Seddine ve Türbedarlıklar ile Birtakım Unvanların Men ve İlgasına Dair Kanun, Medeni Kanun'a dayalı evlenme akdinin evlendirme memuru önünde yapılacağına dair medeni nikáh esası, Türk Harf Kanunu, Efendi, Bey ve Paşa gibi lakap ve unvanların kaldırıldığına dair kanun ve bazı kisvelerin giyilemeyeceğine dair kanun...

Bunlar Cumhuriyet'in temel yasaları...

Peki siyasetçilerimizin, Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Seddine ve Türbedarlıklar ile Bir Takım Ünvanların Men ve İlgasına Dair Kanunu'ndan hiç haberleri yok mu?

Okuyalım:

TÜRBELER KALDIRILDI

‘‘Madde 1. TC dahilinde gerek vakıf suretiyle gerek mülk olarak şeyhinin tahtı tasarrufunda gerek suveri aharla tesis edilmiş bulunan bilumum tekkeler ve zaviyeler, sahiplerinin diğer şekilde hakkı temellük ve tasarrufları baki kalmak üzere, kamilen seddedilmiştir. Bunlardan usulü mevzuası dairesinde fihal cami veya mescit olarak istimal edilenler ipka edilir.

Alelumum tarikatlerle şeyhlik, dervişlik, müritlik, dervişlik, müritlik, dedelik, seyyitlik, çelebilik, babalık, emirlik, nakiplik, halifelik, falcılık, büyücülük, üfürükçülük ve gaipten haber vermek ve murada kavuşturmak nüshacılık gibi unvan ve sıfatların istimaliyle bu unvan ve sıfatalara ait hizmet ifa ve kisve iktisası memnudur. TC dahilinde salatine ait veya bir tarikata veyahut cerri menfaate müstenit olanlarla bilumum sair türbeler mesdut ve türbedarlıklar mülgadır. Seddedilmiş olan tekke ve zaviyeleri veya türbeleri açanlar veyahut bunları yeniden ihdas edenler veya ayini tarikat icrasına mahsus olarak velev muvakkaten olsa bile yer verenler ve yukarıdaki unvanları taşıyanlar veya bunlara mahsus hidematı ifa veya kıyafet iktisa eyliyen kimseler üç aydan eksik olmamak üzere hapis ve elli liradan aşağı olmamak üzere cezayi nakdi ile cezalandırılır.

(5438-10.6.1949) Şeyhlik, babalık ve halifelik gibi mensupları arasında başmevkiinde bulunanlar altı aydan az olmamak üzere hapis ve 500 liradan aşağı olmamak üzere ağır para cezasından başka bir yıldan aşağı olmamak üzere sürgün cezası ile cezalandırılırlar.

(5566-1.3.1950 ile ek) Türbelerden, Türk büyüklerine ait olanlarla büyük sanat değeri bulunanlar Milli Eğitim Bakanlığı'nca umuma açılabilir. Bunlara bakım için gerekli memur ve hizmetliler tayin edilir. Açılacak türbelerin listesi Milli Eğitim Bakanlığı'nca hazırlanır ve Bakanlar Kurulu'nca tasvip olunur.’’

EVREN YOL AÇTI

Yasa böyle diyor... Türbeler daha sonra Kültür Bakanlığı'na devredilerek tarihi eser statüsüne sokuldu.

Atatürk, hemen her kentte asri mezarlıklar kurmuştu.

Gömü işleri de belediyelere verilmişti.

Ne yazık ki Kenan Evren'in 12 Eylül yönetimi kutsal alanlara gömü iznini verdi. Bu sayede M. Zahid Kotku, Süleymaniye Camii'ne gömüldü.

Devrim yasalarına aykırı bir yol açtı.

Daha sonra ilgili başbakanlar da, genel mezarlıklar dışında özel yerlere de gömü işine izin verdiler. Gerekçeyi de ‘‘ülke için yararlı işler yapmış olmak' olarak gösterdiler.

Okurumuz Nurettin Kaptan tam burada soruyor:

‘‘Amaç oy için rahmetliler üzerinde politika yapmak değildir midir?

Tekke ve zaviyelerle ilgili yasayı göz ardı etmeye kimsenin hakkı yoktur. Haddi de değildir.

Suimisal emsal olmaz. Üç kez yapılan hata yinelenemez.’’

Sonunda bir tarikat şeyhi uğruna, Cumhuriyet'in çağdaş uygulamalarına bir darbe daha vuruldu. Hem de oy uğruna...

Ne yazık ki cumhuriyet savcıları suskun.

Veterinerleri hor görmeyin

BİR grup uzman veterinerden... 30-35 yılın üzerinde uzman veteriner hekim olarak 1. derecede çalışmaktayız. Çalıştığımız bunca süre içerisinde meslekler arasında, hatta aynı meslek grupları içinde dahi ücretler arasında bu kadar büyük uçurumlar olmamıştır. Yurtdışında Türkiye'yi temsil ettik, sayısız araştırmalarımızı bilimin hizmetine sunduk, buna rağmen aldığımız ücretler 300 küsur milyon lira. Utanıyoruz soranlara söylemeye inanın. En son Sayın Tarım ve Köyişleri Bakanımız milyarlar kazandırdığımız döner sermayeden pay verileceğine söz verirken, bir parça mutlu olduk. Ama o da gerçekleşmedi. Sağlık Bakanlığı personeli aldığı halde bizler de sağlık sınıfı olmamıza rağmen alamadık. Bu haksızlıklara emin olun bizler çok ama çok üzülmekteyiz. Bir çaycı, hademe bizlerin 2 katı ücret almaktadır. Utanıyoruz.

Ciner: Bor'un özelleştirmesine karşıyım

‘BOR madeni özelleştirilmesi askıya alınıyor’ (7.2.2001) yazısında adı geçen Turgay Ciner şu açıklamayı gönderdi:

‘‘ETİ Holding'e ait bor madenlerinin özelleştirilmesi ile ilgilenmiyorum. Dahası bu özelleştirmeye bir yurttaş olarak karşıyım.

Devlet Bakanı Sn. Şükrü Sina Gürel takdir ettiğim bir politikacı ve devlet adamıdır. (Orhan Birgit'in Cumhuriyet'teki köşesine atfen) Kendisi hakkında yayımlandığı belirtilen haberlerle ne ilgim ne de bilgim vardır.

Tarafı bulunmadığım bir takım çıkar çatışmalarında ismimin malzeme olarak kullanılmasına izin vermeyeceğimi de herkesin bilmesini isterim.’’

İçinize sindi mi?

LAİKLİK ilkesinden taviz vermediğini iddia eden, ilkelerinden biri laiklik olan bir partinin içinden yetişmiş bulunan Sayın Ecevit, Süleymaniye'nin bir tarikat kabristanına döndürülmesini acaba ‘içine sindirebiliyor mu?'

Erdal YETKİN-İSTANBUL

MESAJ

ANTALYA, Kaş İlçesi'nin Kılınçlar Köyü'nde, 1976 yılında 100 üyeli Likya-Kent Yapı Kooperatifi'ni kurduk. Ancak arsamızın bulunduğu yer, 1. derece doğal sit alanı ilan edildiğinden çivi çakamadık. 1990'da takas yönetmeliği çıkarıldı. İşlem için başvurduk. Milli Emlak, takas işlemini gerçekleştiremeyince işlemler durduruldu. Dolayısıyla yönetmelik hiçe sayılmış oldu. Bu yönetmelikle tam 9 yıl onaylandık. Nihayet Milli Emlak, tek taraflı tespitle arsaların değerlerini belirten birer sertifika verdiler. Alın bunları bizim yapacak bir şeyimiz yok, Hazine ihalelerine katılın dediler. Olur katılalım ama bu sertifikalar yalnız arsa ihalesini kazanırsanız geçerli; peki ihaleye katılmak için teminat yerine geçer mi? Hayır. Peki KDV ödemesinde kullanılır mı? Hayır. Yaşlarımız 60'a geldi, peki biz ne yapalım?

İSTANBUL Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Başkanı Yahya Arıkan'dan: ‘‘Vergideki ödeme kolaylığı, SSK ve Bağkur'a ödenecek prim borçları için de uygulanmalıdır.

NİŞANTAŞI'ndaki Topoğlu Otoparkı ile ilgili yakınmayı yanıtlayan Davut Topoğlu, bir bölümü kendilerinin tapulu, diğer bölümü de kiralık olarak çalıştırılan işyerinin 1997'den beri faaliyette olduğunu ve genişlemediğini belirterek, ‘‘S. Selek Sokağı'nın arkasındaki ağaçlık alan diye ifade edilen mülkümüzde ağaç kesmediğimiz gibi iki yıl önce de 80 fidan dikmişizdir. Söz konusu yerimiz, uzun yıllardır çok hissedarlı bir mülk olması nedeniyle boş olduğundan adeta sahipsiz bir mülk gibi algılanmıştır. Yine mahalle sakinlerimizin birçoğu bu yerimizde faaliyete geçmeden önce söz konusu parsellerin kimine göre Belediye'ye, kimine göre de Hazine'ye ait olduğu sanılmıştır. Mafya diye ifade edilen şirketimiz 15 yıldır 30'a yakın personeli ile devletine vergisini ödeyerek sicilinde en küçük bir leke bulunmayan bir firmadır.’’

Yazarın Tüm Yazıları