Paylaş
Konunun sadece bir ‘demokratik talepleri karşılama’ sorunu olmanın ötesinde boyutlar taşıması, açılım niyetinin kamuoyu ile paylaşılmasından bu yana yaratılan yüksek profilli beklentiler süreci zorlaştıracak gibi gözüküyor.Sayın Başbakan’ın, konu ile ilgili ana muhalefeti (CHP) sürece katmak istiyor. DTP bağınsız davranamadığı için sorunların tesbitine uygun bir vasatın hazırlanmasını engelliyor. CHP’nin katılmadığı bir süreç bırakın var olduğu iddia edilen sorunlara çözüm getirmeyi demokratik olarak dahi nitelendirilemez.Başbakan, geçmişteki yanlışları unutalım , yeni bir başlangıç yapalım demek istiyor.İKİ ANANIN AĞITIBir ananın askere gönderdiği oğlunun ardından yaktığı ağıt (...eledim eledim de asker eledim, gitti de dönmedi gayrı ne çare...) bir ananın mütevekkil feryadını bütün çağların ötesine taşıyacak güce sahip... Bu üzüntülerin yaşanmamasını istemek, siyaseten çözüm bulmak Türkiye’nin birinci sorunu, ama sorun sadece soyut demokratik açılımlar ile çözülecek kadar kolay değil.Erdoğan, “Doğu’daki ana ile Batıdaki ana aynı Fatiha’yı okuyor, aynı kıbleye dönüyor, burada yanlış var” diyerek önemli bir noktaya işaret ediyor. Bu çatışmanın durdurulmasına en fazla etki edebilecek olanlar analardır, ama gelinen noktada anaların feryadı bu nifak tohumunu atanların hainlikleri yanında sadece cenazelerde duyuluyor.Genelkurmay Başkanının, hakkında suç duyurusunda bulunulan beyanında da işaret ettiği gibi, sorun asasında ağalık düzeni ile ilgili... Ağalık düzeninin salt feodal bir yapı olarak medeniyet dışı oluşu değil, kendi içinde kokuşarak, siyaset ağalığına dönüşmesi giderek silah kaçalçılığı, insan kaçakçılığı, uyuşturucu kaçakçılığı yoluyla terör ağalığına dönüşmesi sorunu ve bu sorun sadece sınırlarımızın içini değil bütün bölgeyi zehirliyor..AKP lideri ve Başbakan, çözüme katkı olur amacı ile bir taviz olarak ve iyi niyetle, etnik kimliklerin alt kimlik olduğunu ve Anadolu’da sayıları bir hayli alt kimlik olduğunu ileri sürerek, hepsinin üstünde T.C vatandaşlığı üst kimliği bulunduğunu ifade etti.NASIL BİR KİMLİKBu yaklaşım, Kürt etnik kimliğini, kurucu kimlik yapmak ön şartı ile açılımı zorlayanları da tatmin etmez ve aynı zamanda gerçekler ile de örtüşmemekte...Etnik ve mezhepsel kimlikler bireysel ve kültüreldir, halbuki T.C. vatandaşlığı bir üst kimlik değildir, hukuki ve uluslararası bir kimliktir(statü),hukuki kişiliğin resmi tanımıdır.T.C. Devletinin, uluslararası hukuktaki resmi varoluşunun belgesi Lozan anlaşmasıdır. Bu anlaşmada, Türkiye, Türk, Türk tebeaası, Türk lisanı ile neyin kastedildiği gayet açık olarak yer almaktadır. Bu anlaşmadaki tanımlar, vatandaşlık bağı ile bağlı olmanın esas olduğunu ortaya koymakta olup etnik kökene dayalı bir imtiyaz söz konusu değildir.Sorunun sadece demokratik standartlar (Kophenag kriterleri) bakımından ele alınıp uzlaşma aranması yeterli olmayacak, diğer sorunların çözümü konusunda Başbakan ve ekibi yalnız kalacaktır. Bu nedenle öncelikli yapısal sorunlar toprak reformu v.d ile demokratikleşmeyi bir arada yürütebilmek için muhalefet desteği şarttır. ? S.ÖZKAN
‘2009 DTP yılı olacak’
BİR gün önce yapılan AKP Kongresi tam bir disiplin içindeydi; her şeyin bir düzeni vardı. Merkez bir partiye yaraşır biçimdeydi; içeriği hariç. Çünkü herşeye ‘tek lider’ hakimdi. DTP’nin ise daha farklı; çoşkulu bir kalabalık, halay çekmeler, her Öcalan ve PKK sözünde haykırışlar... Apo ve PKK bayrakları ile kongre salonunda korsan gösteriler ve bunlara karşı Divan üyelerinin ve düzeni sağlayanların etkisiz müdahalesi... Ve yaşanan arbede.Bunlar kongrelerin bir yerde ‘renkleri’, biz DTP Eşbaşkanı Ahmet Türk’ün 11 sayfalık konuşmasının satır aralarına bakalım.Başbakan’ın açılım konusundaki konuşması kadar ‘ne kadar bütünleştirici ve birlik’ içerikli sayılsa da Türk’ün söyledikleri daha sert ifadeler taşıyordu:“Temel kanunlardan başlamak üzere yeni bir anayasaya kadar, yasal mevzuatın tüm geri-antidemoratik ve otoriter özelliklerden arındırılması için güçlü bir muhalefeti sürdürmeye devam ederiz.Ancak şu da iyi bilinmelidir ki, eğer süreç Kürtleri oyalama ve sorunu öteleme gibi bir boyuta taşınırsa biz de çıkar, şimdiye kadar olduu gibi bu konudaki endişe ve kaygılarımızı halkımızla paylaşır, demokratik muhalefetimizi halkımızla birlikte sürdürürüz.”Genel Başkan Yardımcısı Emine Ayna’nın konuşması daha sert ifadeler taşıyordu. ‘Açılımın’ın bir özgürlük sınavı olduğunu ve çalışmalarındaki tüm ağırlıklarını metropolellerde göstereceklerini anlatırken şöyle dedi:“İstanbul en büyük Kürt kentidir. Bu potansiyelimizi öne çıkartacağız. Adana, İzmir, Antalya, Mersin’de... Önümüzdeki seçimlerde %10 baraj engel teşkil etmeyecektir. Tüm barajları yıkıp geleceğiz.”Başbakan “Herkes eşit ve 1. sınıf vatandaştır” demişti. Ayna ise “(İktidar) Tek dil, tek devlet yanlışından vazgeçmelidir. İçişleri Bakanı neler olacağını değil, neler olmayacağını söylemesi bir talihsizliktir” diyordu.‘Açılım’ çok zor bir süreçe giriyor; tehlikeleri de beraberinde getiriyor.
Solun bütün renkleri salondaydı
* Kongrenin sloganı “eşit ve özgür birey”di.* DTP’nİn 21 milletvekili ve 89 belediye başkanlığı olduğu açıklandı.* 1990’dan beri HEP, DEP, ÖZDEP, HADEP, DEHAP şimdi de Demoratik Toplum Partisi (DTP) adıyla mücadelenin sürdüğü belirtildi.KORSAN GÖSTERİLER* Apo posterli ve PKK’nın renklerini taşıyan bez parçaları ile sahneye çıkmak istemeleri parti görevlilerince engellendi.* Vedat Aydın, Mehmet Sincar, Musa Anter, Orhan Doğan’ın adları sık sık anıldı. Ahmet Türk, Yaşar Kemal’in adını anarken “Değer edebiyatçımızın dediği gibi bin çiçekli bahçenin birkültürünün tanınması ve gelişmesi sorunu varsa.. tüm imkanları onun için seferber etmek gerekir” diye konuştu.* Yurt dışından gelen çok sayıda konuk ile sol ve sosyalist partilerin genel başkanları veya temsilcileri büyük alkış aldı.
Korsan adası olduk
KKTC’deki Yeni Sol Parti’nin Genel Başanı Murat Kanatlı,“Mücadeleniz, mücadelemizdir. Biz Kıbrıs’ta Türkçü ve şeriatçı politikalara karşyıyız. Türkiye, Kıbrıs’ın Kuzeyine korsan adası muamelesi yapıyor. Ergenekon, bunun Kıbrıs kolu soruşturulmadıkça sonuçlanmayacaktır” dedi.
Paylaş