Yalçın Bayer: Demirel için artık dünyanın sonu değil...

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

SAYIN Demirel'in muhtemel olabilecek adaylığının ortadan kalkmasıyla ortaya çıkan durum, ülke ve kişiler için dünyanın sonu değildir. Zira, bundan böyle Sayın Demirel'in hizmetlerinden ülkemiz ve dünya da yararlanabilecektir. Şöyle ki:

1- Bugün dünyanın çeşitli yerlerinde BM'nin müdahaleleri ya da aracılığı ile onlarca ihtilaf devam etmektedir. Dünyada ismi pek fazla duyulmamış birçok politik şahsiyet, bu konularda BM Genel Sekreteri'nin özel temsilcisi veya elçisi (Special Envey) olarak ihtilafları çözmede hizmet ifa etmektedirler. Ülkelerine de önemli puan kazandırmaktadırlar.

Sayın Demirel'in engin deneyimi ve kişisel ilişkileriyle BM'nin barış yapıcı (Peace making) ve barış koruyucu (Peace keeping) faaliyetleri için ender bir devlet ve siyaset adamı olarak aracılık görevi üstlenebileceği, bunun ülkemize puan kazandırabileceği düşünülmelidir. Bu konuda hükümetin de çaba harcayacağını ümit ediyorum.

2- Sayın Demirel'in bürokrat-teknokrat, parti lideri, başbakan ve cumhurbaşkanı olarak ülkemizde, bölgede ve dünyada 50 yıldır farklı hizmetlerde bulunuşu her faniye nasip olmaz. Bu engin tecrübe ve birikimin hatırat olarak genç kuşaklara aktarılmasında zaruret vardır. Bu sebeple; bu yarım asırlık hatıratın ülkemiz ve dünyada basım kuruluşlarınca bastırılmak isteneceği ve geniş kitlelere mal edilebileceğini tahmin ve ümit ediyorum.

Kemal CİVELEK-İSTANBUL

Gönüller seninle

GALATASARAYIMIZ... Sen bu turu hak ettin. Bu akşam bize güzellikler yaşatacaksın.

Başımızı eğdirmeyecek, İngilizler'e sportmenlik nedir göstereceksin.

Sevgi değil saygı uyandıracaksın onlarda...

Bizler de buradan kalpten kalbe haykıracağız:

‘‘Haydi Cimbom...’’

Sanat ve spor, ulusların yükselişinin göstergesidir.

Elenirsen bile şerefinle ayrılacaksın sahadan.

Tarih yazacaksın Galatasaray'ım...

Bir söz vardır: ‘‘Yılanın başını, rakibinin eliyle ez...’’

Zaferler, büyük takımlar içindir.

Baba unutma bizi

GERGER'den Ramazan Topdemir yazıyor: Bizler Adıyamanlı sivil toplum kuruluşları temsilcileri olarak ocak 1999'da 35 kişilik bir heyetle cumhurbaşkanımızı ziyaret edip Adıyman'a üniversite kurulmasını talep ettik. Demirel bizlere aynen şu sözü verdi: ‘‘Adıyaman, üniversiteyi çoktan hak etmiştir. Adıyaman'a üniversite kurulması için elimden geleni yapacağım.’’ Sayın Cumhurbaşkanımızın görev süresi dolmadan Adıyaman'a üniversite kurulması vaadini tutmasını ümitle bekliyoruz.

TBMM'den olmasın

CUMHURBAŞKANI adayı, TBMM'de ettiği şeref, namus andını çiğneyen milletvekillerimizden gösterilemez. Gününü gün eden, kişisel çıkarları için yasalarla, milletle aday eden -bazıları siyasi yalan talanla meşgul- TBMM'nin üyeleri bu göreve getirilemez. Çankaya'ya gidecek aday, onursal geçmişi, bilgi-beceri-kültür-vatan sevgisiyle dolu, çalışkan ve aktif kriterleri özümseyen biri olmalıdır. Bu kişinin, Meclis dışında ilim adamı, diplomat, başarılı işadamı, saygınlığını korumuş, Türk ulusunun güvenini kazanmış kişilerden olması zorunludur. Milletvekilleri, cumhurbaşkanı seçiminde gerçek yurtseverliklerini, onurlu davranarak kanıtlamalıdırlar.

Hayriye GÖMEÇ-E.

Öğretmen-Bostancı-KADIKÖY

Guraba kime veriliyor?

DEVLET Bakanı Yüksel Yalova'ya, Vakıf Guraba Hastanesi'nin tüm varlığıyla kime ve neden devredildiğini sormuştuk...

Öğrendik; İstanbul Üniversitesi'ne devriyle ilgili protokol imzalanmış. Şimdi Bakanlar Kurulu üyelerinin imzalarına açılmış.

Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne bağlı, 225'i doktor 1000 kişinin görev yaptığı hastane bir ölçüde 'dini çevreler'in hastanesi sayılıyor.

Vakıflar'ın iddiasına göre, hastane % 15 kapasiteyle çalışıyor. Bir doktora ‘‘Doğru mu?’’ diye soruyoruz:

‘‘Vakıflar Bölge Müdürü Nurettin Yardımcı, daha hastaneyi görmeyen Bakan Yalova'yı yanlış bilgilendiriyor. Doluluk oranı hiçbir zaman % 80'in altına düşmüyor. Geçmiş yıllarda iki kez devredilmek istendi, ancak yargıdan geri döndü. Káğıt üzerinde verdim demekle yasadışı bir iş yapıyorlar.’’

- Peki devrin arkasında ne var?

- Özel bir üniversitenin tıp fakültesine verilmek isteniyor.

- Hastanede fareler cirit atıyormuş...

- Yalan efendim, her yer pırıl pırıl, gelip görülsün. Çapa Tıp Fakültesi kendi binasını tamir etmekten aciz, bir de buna nasıl bakacak?

- Türbanlı personel...

- Bir önceki yönetimler hastaneyi o hale getirmişti... Türbanlı iki doktor açığa alındı. Şu anda hiç yok, dışarda türban takarsa bilinmez...

KÜÇÜKÇEKMECE Esnaf Kefalet Kooperatifi üyelerinden bir grup diyor ki: ‘‘Bizlerin sağlık hizmetleri için alınan ambulans, yöneticilerin servis ve eşya taşımada kullanılan 'yük aracı' oldu. Başkan Mustafa Yorulmaz'ın koltuk takımlarını bile taşıdığını görüyoruz. Sanayi ve Ticaret Bakanı Kenan Tanrıkulu, bu gibi 'esnaf ağaları'nı müfettişlerine kontrol ettirmeli. Gerekirse bu gibi özel hizmetlerde kullanılan araçlara el konularak deprem bölgesine gönderilmelidir.’’

Yazarın Tüm Yazıları