CHP'de delege hesapları

Kendisini CHP’nin Trakya’daki örgütleri karşıladı; aralarında milletvekilleri, belediye başkanları, il ve ilçe başkanları ve delegeler vardı, Mustafa Sarıgül’ün de geziye katılması dikkat çekti. Adabalık’ın önünde saat 22.00’deki karşılama sırasında 200 kişi vardı. Yemeğe davetli oldukları halde gelmeyenler kimdi?

Kırklareli Belediye Başkanı Mehmet Kesimoğlu, başından beri Muharrem İnce ile hareket ediyordu; Edirne milletvekili Erdin Bircan, Tekirdağ’da 4. sırada yer aldığı için seçilemeyen Emre Köprülü de. Bircan yemeğe katılırken, Köprülü’nün, İnce adına Anadolu’da turda olduğu belirtildi.

Trakya’daki dört ilde toplam 30 delege var, Kırklareli’nde 5, Edirne’de 3, Tekirdağ’da da bir delegenin kurultay için imza verdiği açıklandı.
İnce’nin kurultay talebinin pek karşılanmayacağı izlenimini edindik. Genel Başkan Yardımcısı Engin Altay’a “Kurultay toplanabilir mi?” diye sorduk; gayet açık şekilde “Topladıkları imza 400 civarında olur, 500’ü bulamazlar diye düşünüyorum” dedi.

Ama genel görüş “partide bir değişimin olması gerektiği, ama zamanın şimdi olmadığı” şeklinde düğümleniyor; bazılarının da “Muharrem İnce ile bu işin yürümeyeceği”ni öne sürmeleri dikkat çekiyor. Sarılar Doğayı Koruma Derneği 2. Başkanı Erhan Yarar, “Partimizde kavga ve ayrıştırma yerine birlik ve beraberlik içinde niye olamıyoruz? Sağdan oy alma kaygısı ile içine düştüğümüz siyasetsizlik ve ideolojik kafa karışıklığı acilen giderilmelidir” derken, Sayek, Cihaner, Sağlar, Dr. Şeker gibi isimlerin oluşturduğu ‘Devrimci Demokratlar’ grubunun ‘Gelecek İçin Biz’ adlı deklarasyonun dikkatle okunmasını istedi.

Soru şu: Delegeler baskı mı görüyorlar; “evet” demek gerekiyor. Çünkü önlerinde yerel seçim fırtınası var; bazılarının endişesi de Külliye’nin yerel yönetimlerde bir sistem değişikliğine gitmesi, örneğin Trakya’nın tek bir büyükşehir yapılması...


TRAKYA ÇIKARMASI VE YAŞANAN ACILAR

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu dün milletvekilleri Faik Öztrak, Candan Yücer, İlhami Özcan Aygün, Okan Gaytancıoğlu, Erdin Bircan, Turabi Kayan, Vecdi Gündoğdu, Muharrem Erkek, Gamze Akkuş İlgezdi, Engin Altay, Fatma Hürriyet Kaplan’la birlikte 8 Temmuz’daki tren kazasında hayatını kaybedenlerin yakınlarına taziye ziyaretinde bulundu, hastanelerdeki yaralılara geçmiş olsun dedi. Tren kazasının olduğu yere 3.5 km uzaklıktaki 180 haneli Sarılar mahallesini (köyünü) ziyaret etti Kılıçdaroğlu. Afet sırasında yaptığı yardımlardan dolayı çiftlik sahibi Yavuz Akın’a teşekkür etti. Akın, bütün çalışanlarını ve ekipmanlarını seferber etmiş; Çorlu Belediyesi, TBB, itfaiye, polis, jandarma, sağlık, UMKE, AFAT ambulans ve cenaze araçlarının sevk ve idare merkezi olmuştu.

Sarılar Muhtarı Fuat Döner ile konuştuk, acı anları anlattı. Kazayı, yolculardan Samet Ergenekon’un telefonu ile öğrenmişler; 15 dakika içinde olay yerinde olmuşlar, önce Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt’a, Kaymakam Levent Kılıç’a, 112, 155 ve 156 ekiplerine kaza yerine nasıl ulaşacaklarını anlatmış. Köy imamını arayarak camiden anons yaptırmış; köy halkı traktör ve romörkleriyle birlikte yardıma koşmuş. “Ortalık mahşer yeri gibiydi, çamurda hiç bir aracın hareket etme imkânı yoktu. Devrilen vagonlardan hafif yaralıların çıkarılmasını sağladık. Ağır yaralılara hayati tehlike vermemek için, sağlık ekipleri gelene kadar refakat ettik. Bu esnada bazı traktörlerle sağlık ekiplerini olay yerine taşıdık. Sarılar ve dört çiftlikten 37 traktörün müdahalesi olmasaydı, ölüm sayısı çok daha fazla olabilirdi” dedi.

46 SAYFALIK RAPOR

Kılıçdaroğlu, köydeki basın toplantısına milletvekili Öztrak ve muhtar Döner’i aldı. 46 sayfalık tren kazasının inceleme raporunu açıkladı; kamunun ihmallerini ve özensizliklerini anlattı.

TCDD 1. Bölge Müdürlüğü’nün bir açıklamasına değinerek şöyle konuştu: “Önümüzdeki dönemde bölgenizde aşırı yağışlar olabilir. Hasar ve zararlara sebep olabilir. Hava durumunu takip edin, kontrol altında tutun, kritik hava durumlarında nöbetçi bırakın, doğal afet olursa kazaya sebebiyet vermeden önleyin, gerekli yerlerde yaya kontrolünü yapın; afet geleceği ve nasıl önlemlerin alınacağı burada belirtilmiş. Bunun gereği yapıldı mı? Bunun yapılmadığını kaza sonucu görüyoruz. Kim görevini yaptı, kim yapmadı? TCDD yazılı uyarıya rağmen menfezlerin bakılmaması, açıkça itiraf edilmesi, bütün bunların tamamı tek adam rejimine bağlı düzende bu tür olayların kaçınılmaz olduğunu bize gösteriyor.”

Kılıçdaroğlu, “Görevini kim yaptı?” diye sorduktan sonra şöyle dedi:

“Sarılar, Balabanlı ve Kırkkepenekli mahalleleri (köyleri) sakinleri yaptı. (Köylülerden yoğun alkış.) Belediye ekiplerimiz yaptı, sağlık çalışanlarımız yaptı. Suudi Kralı öldü, yas ilan ettiler. 24 vatandaşımız öldüğünde yas ilan etmediler, çünkü o gün onun bayramı vardı.”

OKUYUNUZ

Hacca gidecek doktorlar mağdur ediliyor

YARI zamanlı (SAHU) eğitimi alan pratisyen aile hekimleri olarak, Hac’da görevlendirilmek üzere, Diyanet İşleri Başkanlığı’na başvurumuz başvurumuz uygun bulunarak; gidiş işlemlerimiz yapılmaya başlandı. Bizler de iş yerlerimizdeki çalışma planlamamızı buna göre düzenledik. Ancak Sağlık Bakanlığı ‘muvafakat’ vermeyince mağdur olduk. Geçen yıl SAHU eğitimi alan doktorlara ‘hac muvafakatı’ verilmişti. Sağlık Bakanı, Çocuk Sağlığı Uzmanı Dr. Fahrettin Koca’dan meslektaşları olarak Hacca gidiş muvafakat engelimizin ortadan kaldırmasını bekliyoruz.

Bir Grup Aile Hekimi-Pratisyen Hekim

İşte bu olmadı!..

“GÖKOVA’da halk arasında İngiliz Limanı diye bilinen koy, halka ve turizme kapatıldı. Okluk’ta yapılan Cumhurbaşkanlığı yerleşkesi yüzünden hem turizme büyük zarar verildi, hem de deniz tutkunlarına ve yat sahiplerine inanılmaz zorluklar çıkarıldı. Artık Karacasöğüt köyündeki evime gitmek istemiyorum. 15 Temmuzda yapılan kapatma işlemi sırasında, Okluk’a girişi engellemek için liman girişine bir muhrip konulmuş, ayrıca bir sahil güvenlik botu ile bir deniz polisi botu da devriye gezdirilmiş ve civarda adeta kuş uçurulmamıştır.”

Bu bilgileri, bölgede yaşayan Özal’ın basın müşaviri Can Pulak yazıyor ve “İşte bu olmadı, hem de hiç olmadı” diyor ve ekliyor:

“Okluk koyu o günden bu yana kapalıdır. Ayın 25’ine kadar da kapalı kalacağı söylenmektedir.”