YALÇIN Bey, sizin yazdığınız gibi birçok gazetede yer aldı, TV’lerde yayınlandı anlatacağım olay....
Haberin Devamı
Yine unutulmaya yüz tuttu. Aslında bu İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde ortaya çıkartılan önemli bir skandaldı.
Adına da ‘hasılat paylaşımı’ deniliyordu.
Hatırlar mısınız? Beyoğlu Belediyesi’nde imar müdürü olarak çalışırken Topbaş tarafından Boğaziçi İmar Müdür Yardımcılığı’na getirilen Mehmet Kahveci’nin, belediye kulislerindeki ifadesiyle toplanan ‘boğaz bahşişleri’, Fethi Turgut’a gidiyordu.
İDO
Yönetim Kurulu üyeliğinde bulunan Fethi Turgut, Kadir Topbaş’ın imar danışmanlığını yapıyordu. Yenikapı’daki İDO Genel Müdürlüğü’nde makam odası vardı. Kahveci de kendisini sık sık ziyaret ederdi.
Geçen yıl bağışların toplandığı ‘kasa öyküsü’nü unutmuş olamazsınız.
CHP
İstanbul Milletvekili Çetin Soysal’ın basın toplantısı ile gündeme getirdiği ve savcılığa suç duyurusunda bulunduğu olayda, Fethi Turgut’un Maltepe Cevizli’deki evi geçen yılın ağustos ayında soyulmuş, kasa içindeki 950 bin dolar, 280 bin Euro ve 200 bin TL, 2 kilo altın yürütülmüştü.
Diyarbakırlı
olan hırsızların, bu soygununu duyan ve Bodrum’da yaşayan bir yakınları, olayı ihbar edince geçen mart ayında 12 kişi yakalanmış, bunlardan bazıları tutuklanmıştı. (Yakalama ve tutuklama olmadan önce olay Kadir Topbaş ve eski Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah’a ihbar edilmişti.)
Bu ilginç hırsızlık olayı, muhalefet tarafından yerel seçimler öncesinde sık sık gündeme getirilmiş, bu olay iktidar partisinin il örgütünde ve belediyelerde dillerden düşmemişti.
Kadir Topbaş ikinci kez seçilince, Fethi Turgut ‘geriye çektirilerek’ olay ‘soğumaya’ bırakılmıştı. Geçen gün belediyede önemli bir görevli anlatıyordu.
Turgut, Yalova taraflarında ‘arsa toplama’ işi yapıyormuş.
Mehmet Kahveci ise seçimden hemen sonra Büyükşehir’de, yeni oluşturulan ‘Bina İnceleme Müdürlüğü’ne getirildi. Bu bakımdan Kahveci’nin işi zor; hem deprem işlerini, hem de Boğaz’daki imar işlerini ‘kovalamak’ herkesin yapabileceği kolay bir iş olmasa gerek.
Bir başka özelliği de... Kahveci, sık sık hac ve umreye gider. Bu yüzden kendisine imrenilir. Bir yıl içinde hem hacca gitmek ayrıca üçer ayda bir de yılda dört kez umre yapmak her Müslümana nasip olmaz. Büyükşehir’deki arkadaşlar hesap yapmışlar, bu geziler en az 20 bin Euro tutar, diyorlar.
Zor görevlerin sevabını almak veya günahlarını affettirmek için acaba bu yıl hac ve umreye vakit ayırabilecek mi Kahveci Bey?
Ben gene de bunları anlatanların günahı boynuna diyorum. Hasetlik var ya!.. Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Sayın Prof. Adem Baştürk bu işlerin gerisinde nelerin yattığını bilir mi bilemem. Ama kurcalamasında yarar olabileceğini düşünürüm.”
Haberin Devamı
Bunları anlatan ‘belediyeci’ okurumuza “Belediye’de işler nasıl?” diye soruyoruz. “İşler felç” diyor. Büyükşehir büyük mali kriz içindeymiş... İstanbul’a yapılacağı açıklanan yedi tünelden dördü iptal edilmiş. (Bu projenin toplamı neredeyse 1 milyar dolardı.) Şimdilik en önemli faaliyet çiçek dikmek ve sulamak.
GÜNÜN SEVİNCİ “Burda doğmuş bir çiftçi, vatandaş ve yönetmenim. Ormanlar yanmaz durup dururken. Bir el vardır yakan. Görmemiz gereken bu elin ne kadar karanlık olduğu ve o elin arkasında görünmeyen hangi ellerin olduğu. Yanmış yerlerde birkaç sene sonra oteller yükseliyor. Ormanların özelleştirmeye açılması sözlerini duymak bile istemiyorum.”
(Yönetmen Çağan Irmak’ın, 10 Ağustos’ta bin 90 hektar orman alanın yanmasından sonra Seferhisar Belediye Başkanı Tunç Soyer’in öncülüğünde yürütülen ‘Biz yandık, siz yanmayın’ kampanyasındaki konuşmasından...)
Haberin Devamı
Balkanlar’da yeni ufuk
BEŞ yıl önce Bulgaristan Balkan’ında diktiğimiz çınar, ‘Balkan University’ ilk mezunlarını verdi. İngiliz dilinde lisans eğitimi yaptırarak mezun ettiğimiz başarılı gençlerimiz; bugün Avrupa’nın aranan iş ve oturma müsaadeli ve de iyi maaşlı mühendisleri haline gelmiştir. Kaleminizle destek olduğunuz Küresel Eğitim Projemiz (KEP), sayısını ve muhtevasını katlayarak büyüyor. Mutluluğumuzu da siz gönül destekçilerimizle paylaşıyoruz.
Laf değil, iş ürettik! Okuttuk ve iş sahibi ettik! Şimdi Rusça dilinde Kırım’ı hedefledik. İkinci üniversite eğitimimiz bu yıl Kırım’da başlayacak. Müjdeliyoruz. Rusya’daki firmalarımıza bölgenin eğitim ve kültürünü almış elemanlar sunacak. Türk-Rus ticaret makasının lehimize kapanmasına katkı koyacak.
İşsiz üniversite mezunları değil, daha okurken işi hazır dünya standardında elemanlar yetiştirmek, minimum fiyatlardan aile bütçelerini sarsmadan, ulusal ekonomiye geri dönüş hızını da hesap ederek; (Vakıf üniversitelerimizin yapması, bakması gereken ancak göz ardı edilen gerçekleri baz alarak) hazırlanan Küresel Eğitim Projesi ile aziz milletimize hizmet vermeye, geleceği kurmaya devam ediyoruz. Destek verenleri utandırmadık. Yalçın KOÇAK www.balkanuniversity.eu
Saf olmayın, kan açılımla durmazdaha fazla akar
VURA vura masaya getirdiler. Böyle biteceğini sanan saftır. İki-üç yıl terör yaparlar, sonra sözde ‘ateşkes ilan ettik’ derler. Sonra sen masaya oturursun. “Kan duracak, bu sefer olacak” diye saf saf naralar atarsın. Bölünme değil az bir şey istiyoruz derler. Verirsin, sonra iki-üç yıllık bir terör süreci daha başlatırlar. Sen yine masaya oturursun. Onlar sözde ‘ateşkes’ derler. Bir-iki şey daha verirsin. İradesizi, kararsızı buldular mı, alırlar ha alırlar. Peki millet bu pilavı yıllarca yer mi? Merak etmeyin, pazarlık masasını başınıza çalar bu millet.
Türk milleti emin olsun, yedirmezler, gülüm yedirmezler.
Saf olmayın, kan açılımla durmaz, daha fazla akar! AKP’nin oluşturduğu olgu “PKK vura-vura masaya oturttu” algısıdır. Bu noktadan sonra AKP başta oldukça her eylemlerinden sonra “Hadi bakalım durmamızı istiyorsanız yeni açılım yapın” diyeceklerdir.
AKP’li arkadaşlar eserinizle övünebilirsiniz. Hasan Bugrahan Yılmaz