Bulgarlar kendi Allianoi’sini nasıl kurtardı

“2006 Mayıs’ında Sofya’da Dünya Mimarlık Trienali yapıldı. 22 ülkeden 152 mimar projeleriyle yarışmaya katıldı. Pierre Andre Dufetel (Fransa), Manfredi Nicoletti (İtalya), Yury Platonov (Rusya), Georgi Stoilov (Bulgaristan), Kiyonori Kikutake (Japonya), Jan Hoogstad (Hollanda) ve Ahmet Vefik Alp’ten (Türkiye) oluşan uluslararası jüri, Fransa, Malta ve Bulgaristan’dan gelen 3 projeye ‘büyük ödül’ verdi.
Dikkatimi çeken Bulgar Prof. Mimar Jeco Tilev’in UNESCO Büyük Ödülü’nü kazanan ‘Seuthopolis’ projesi oldu. Bu projeyi öneren bendenizdim.
Türkiye’mizin yöneticileri, bilim adamları, düşünenleri, bizler günlük menfaatler, kavgalar, dedikodularla uğraşıp Bergama’da Allianoi, Dicle’de Hasankeyf, Fırat’ta Zeugma antik kentlerinin baraj inşaatları nedeniyle sular altında kalış sürecini çaresiz seyrederken, komşu Bulgaristan’ın aynı kadere mahkûm olmuş bir antik kenti kurtarmak için hazırladığı proje jürinin oybirliği ile hiç tartışmasız büyük ödüllerden birine layık görüldü.�
Seuthopolis projesiyle Mimar Jeco Tilev, 1950’li yıllarda baraj gölü nedeniyle sular altında kalan kültürü hem kurtarıyor, hem de turistik bir tesis yaratarak gelir elde ediyor. Antik Odrissia devletinin başkenti, Kral III. Seuthes’in şehrinin geçmişi MÖ 4. yy’de dayanıyor. Filibe’nin kuzeyinde Koprinka Barajı’nın su toplamasıyla suni göl altında kalan antik kent 420 metre çaplı bir dairesel duvar içine alınıyor. Dairesel bir dalgakıranın ortasında kalan sular boşaltıldıktan sonra tarih temizlenip dünya kültürüne geri verilirken çevredeki dairesel yapı oteller, lokantalar, müzeler ile zengin bir kültürel ve turistik tesis oluşturuyor. Seuthopolis’e tekneler, yatlarla geliniyor.
Projenin gerçekleşmesi bulunacak finansman fonlarına bağlı. AB yolundaki Bulgaristan bu konuda zorlanmayacaktır umarım. Ancak düşüncesi bile yeterli. Mesele, örümcek kafaların yerini berrak beyinlerin alması.
Özetle, proje gerçekleşebilirse komşu kısmetse bir taşla üç kuş vuracak. Hem kültürüne sahip çıkacak, hem barajı yapılacak, hem turizm yapacak.”
Evet geçmişini unutan millet hafızasını kaybetmiş insan gibidir.

Bizi yok edecekler

KARADENİZ Ereğli’de belediye ‘Hayırlı ramazanlar’, ‘Hava kirliliğine hayır’ ‘Doğa harikası Kireçlik’e yapılacak termik santrala hayır’ ve ‘Karadeniz Ereğli halkına ve işçisine tepeden bakan OYAK yönetimine hayır’ biçimindeki afişleri, referandumu etkilediği gerekçesiyle toplatıyor. CHP’li Belediye Başkanı Halil Posbıyık’ın, savcılık tarafından 6 ay ile 1 yıl arasında yargılanmak üzere ifadesi alınıyor.
Ancak AKP’nin ‘Evet’ afişlerinin kentin dört bir yanını süslediğini söyleyen Posbıyık “Bu kentte STÖ’ler hiç konuşamazlar; ödleri kopar. Partiler konuşamaz. Bir tek ben konuşuyorum. Eğer bu anayasa kabul edilirse Ereğli’de ilk diskalifiye edilecek adamlardan biri benim. Savcılıkta köprülerin üzerine koyduğum afişlerden dolayı ifade verdim. Amaçları bizi yok etmek. Sizin hakkınızı savunmayalım diye yargıyı ele geçirmeye çalışıyorlar.”

Mahkeme kararı

“İSTAN-BUL’da ve tüm Türkiye’de devlet eli ile yapılan ‘Evet’ kampanyasını kimse durduramıyor. Bunun bir örneği de önceki gün Tuzla’da yaşandı” diyor CHP PM üyesi Korkmaz Karaca... CHP Tuzla İlçe Başkanı Cemil Ekşi, Tuzla İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı’na başvurarak imzasız ‘Evet’ pankartlarının toplatılması kararını aldırmış. İlçe Seçim Kurulu Başkanı Hâkim Kemal Gündüz ve Seçim Kurulu Müdürü, 2010/32 No’lu karar ile bunu ilan etmiş. Ekşi “Karar, Tuzla Kaymakamlığı’na tebliğ edildi ve pankartların toplanması istendi. Ne yazık ki, bu pankartlar hâlâ yerinde duruyor. Çünkü Tuzla Kaymakamı Mümin Heybet, devletin kaymakamı gibi değil, hükümetin ve AKP’nin kaymakamı gibi çalışıyor” diyor. Şile’de de ramazan yardımlarının kaymakam ve AKP İlçe Başkanı’nın denetiminde dağıtılmasına karşı yaptıkları girişimlerin dikkate alınmadığını söylüyor.

Biliyor musunuz

- CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun İstanbul’dan sonra ikinci büyük çıkarmasını bugün Adapazarı’na (12.00) ve İzmit’e (17.00’de) yapacağını, buna karşılık belediyelerin Kılıçdaroğlu imzalı duyuru afişlerin üzerini başka afişlerle kapattıklarının dikkat çektiğini...
- 68’liler Birliği Vakfı Başkanı Sönmez Targan, adları kullanılan sanatçı, kültür adamı, yazar, ressam ve sinemacı üyeleri adına bir açıklama yaparak referandumda kimlerin hayır vereceklerinin listesini açıklayacaklarını söylediğini...
- 10 Aralık Hareketi’nin referandumda hayır kampanyası çerçevesinde bugün 14.30’da Dedeman Oteli’ndeki panelde Prof. Burhan Şenatalar (yönetici), Prof. İbrahim Kaboğlu, Süleyman Çelebi, Altan Öymen, Nuray Mert ve Kadri Gürsel’in konuşacaklarını...

İstinye Tersanesi Gülhane gibi olsun

SARIYER Belediye Başkanı Şükrü Genç “Biz artık barış ve kültür şehriyiz” dedi. İnşaat mühendisi Genç, İstanbul’da CHP’li belediyeler arasında öne çıkan bir isim... CHP’li belediyeler arasında ‘çağdaş’ anlamda ramazan etkinliklerinde önde yer alıyor. Bu gösteriler, Boğaz’ın kıyısındaki eski İstinye Tersanesi’nin bulunduğu 23 dönümlük alanda yapıyor. Denizcilik İşletmeleri’nden Özelleştirme İdaresi’ne geçen, ulu çınar ağaçları altında, nefes alıyorlar Sarıyerliler...
İftar yapıyorlar, çay içiyorlar, çocukları oyun oynuyor. Osmanlı döneminden kalan son yer...
Gülhane, Yıldız ve Emirgan parkları gibi burası mutlaka park alanı ilan edilip Karayolları, Galata, İETT ve Ali Sami Yen arsası gibi ranta kurban edilmemeli... Almanya Başbakanı Merkel’in bastırması sonucu, Beykoz’daki tarihi parkın, Alman üniversitesi için tahsis edilmesi gibi bir modelden uzak durulmalıdır. Kadir Topbaş ne düşünür acaba? Nurettin Sözen’in başkanlığı döneminde Boğaz’ın en güzel görüntüsünün bulunduğu arsanın imara açılmasını engelleyip yarattığı (Etiler) Ulus’ta, daha önce Bedrettin Dalan’ın Boğaz sahilinde İstanbullulara kazandırdığı Ortaköy’deki parklar gibi..