Yalçın Bayer: Bu ülke kimseye kalmaz

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

Eyvahlar olsun! Sayın vatandaşlarım, bu memleketi bu zihniyet sahipleri düzeltemez. Siz Hz. Ömer felsefesini bilir misiniz?

Hani bir gün Hz. Ömer, Kudüs sokaklarında tebdili kıyafetle dolaşırken, evin birinden canhıraş ağlayan çocuğun sesini duyar. İçeri girer ve görür ki tandırın üstünde bir güveç ve içinde bir taş, su ile kaynatılmaktadır. ‘‘Hanım sen ne yapıyorsun’’ der? ‘‘Ne yapacağım, Allah bu halife Ömer'in belasını versin, çocuğum kaç gündür aç ve açlıktan ölecek’’ diye karşılık verir. Hz. Ömer oradan sessizce ayrılır ve bir süre sonra sırtında bir çuval ve birtakım zaruri yiyecek maddeleriyle eve geri döner. Hanım çok sevinmiştir, iyilik meleği adamın neredeyse ayaklarını öpecek, ‘‘Sen kimsin’’ der, adamın cevabı ‘‘Ben Hz. Ömer'im’’ demek olur. ‘‘Hanım, haklısın. Nerede benim ümmetim bir sıkıntıya düşmüş ve benim haberim olmamış ve ona yardım edememişsem, Allah benim belamı versin’’ der ve ayrılır.

Ey vatandaşlarım! İşte milletin vekili, idarecisi olma felsefesi budur. Siz Mustafa Kemal Atatürk'ün, ölmeden önce tüm varlığını devlete bağışladığını biliyor musunuz? Millete, insana, insanlığa hizmet etmek bir şereftir. Ama bugün biz ne yazık ki sahip olduğumuz yozlaşmış siyaset girdabında bunları göremiyoruz.

Bunu lütfen bilin ve zannetmeyin ki dünya tamamen bu egoist ve düzenbazlar tarafından yönetiliyor.

Size ABD'den bir örnek vereceğim. Örneğin, New York'ta belediye meclisine layık olan insanlar, sadece bir defa ve iki yıl için seçilirler. Seçilenlerin maaşları çok cüzidir. İki yıl sonra herkes kendi asıl mesleğine geri döner. Çünkü belediye meclisinde görev almak bir şereftir. Kimse de kıyak emekli olamaz. İşte onun içindir ki, bildiğiniz Amerika, Amerika'dır.

Bu memleket, kimseye kalmaz. Herkes bir gün bu dünyadan göçüp gidecektir. Tabii ki buna herkes dahildir. Türkiye'de devletin sisteminde bozukluk vardır. Kendilerini vazgeçilmez zannedenler, bu bozuklukları düzelteceği yerde, kendi menfaatleri yönünde devletin mevcut olan sistemine de çomak sokmaya devam ediyorlar.

İnsan kalitesi nedir bilir misiniz? Kültürdür, nezakettir, iffettir, şereftir. Kim arkasından küfür edilmesini ister?

Ama ne yazık ki tarih, yağcıların ve etek öpücülerin bedbaht olduklarını bir gün yazacaktır.

Yazıklar olsun onlara!

Mecit DURSUN-ANKARA

Susma hakkı

HUKUKÇU bir dostumuz, Alaattin Çakıcı'nın ‘‘Susma hakkını kullanıyorum’’ demesi üzerine, Yargıtay'ın son emsal içtihadında şöyle dendiğini anımsatıyor:

‘‘Susma hakkı inkár demek değildir. Kesin kanıtlarla sanık ya mahkûm edilir, ya da beraat ettirilir.’’

Bu kadar beleş turizm olamaz

TURİZM Bakanı Erkan Mumcu'ya... Yeni turizm kampanyası başlarken, şu sıra beni rahatsız eden konu Türkiye'nin burada inanılmaz ucuz fiyatlara satılması oluyor. Şöyleki; 5 yıldızlı bir otelde yarım pansiyon uçak dahil 299 marka bir hafta tatil yapabilirsiniz. Gerçi bu mevsimde her yer fiyatlarını düşürüyor ancak bu rakamı başka hiçbir ülke için bulamazsınız.

Bu durumda Türkiye, Avrupa'nın parasız turistlerinin cenneti oluyor. Cebinde parası olan turiste Türkiye teklif edildiği zaman ‘‘Ben Türkiye'ye gidecek kadar fakir değilim’’ diyor. Fabrika ve iş sahipleri, yanındaki odada işçisini görünce bir daha gelmiyor.

Belki sosyal ayrımcılık gibi algılayıp ‘‘Patronu gelmezse gelmesin, ben işçiden de memnunum’’ derseniz çarşıdaki esnafa kulak vermenizi salık veririm. Çünkü gelen bu turist tek kuruş bırakmadan dönüyor. Bu bakımdan en azından 5 yıldızlı otellerimizin kalitesinin korunmasını sağlamak amacıyla önlem almanızı diliyorum.

Gül TEN-ALMANYA

Ali Müfit Bey'e

‘‘ÇELİKTEPE'de yaşayan bir grup anneyiz’’ diyor Huriye Beyazkılıç, Şükran Doğan, Bahire Üstal, Fikriye Dolgun, Sevgi Yılmaz, Naciye Aydınlı, Hatice Aslan ve Saffet Kaya... Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna'dan bir istekleri var:

‘‘Her anne gibi biz de çocuklarımızı bilgili, kararlı, dinamik ve bütün kötülüklerden uzak sağlıklı bir ortamda yetiştirmek istiyoruz. Fakat ne acıdır ki, yaşadığımız çevre buna izin vermiyor. Hemen her sokakta kahvehane, birahane ve ganyan bayisi var. Yeni moda da İnternet Cafe'ler. Biz anne olarak çocuklarımızın geleceğinden endişe duymaktayız. Okula markete giden çocuklarımızın başına gelebilecek olaylar bize korku veriyor.

Çeliktepe Sosyal Yardımlaşma Derneği'nin başlattığı eski İETT garaj yeri ile ilgili bir kampanya var. Bu kampanya gerçekten bir fırsat. Bir proje hazırlanmış; burası yeşil alan, eğitim, dinlenme ve oyun alanları ve de deprem sonrasında barınabilecek mekan olarak düzenlenmek isteniyor.

Bu ihtiyaçlara cevap verebilmek her belediye başkanına nasip olmayacak bir imkan. Bize bu imkanları sağlayın. Çeliktepe'den yükselen sese kulak verin.’’

Gürtuna, her şeyin rant olmadığını biliyor, dileriz sizleri bir gün dinler.

Deneyin

AMERİKA'dan Erol Ayvaz, İstanbullular'a öneriyor: Patatesli ekmek Avrupa ve ABD'de çok yenilen, ucuz ve popüler bir ekmek türüdür. Nedense Türkiye'deki yerini bulamadı. Unuttuğunuz bir nokta var; patatesli ekmeği bir naylon torba içinde buzluğunuza koyun ve bir hafta içinde kullanacağınız gün sabahtan çıkarıp taze taze yiyiniz. Biz burada haftada bir gün ekmek alırız, böyle tüketiriz.

Nasıl olmalı?

PARLAMENTO niçin bu kadar halkın gözünde değer ve itibar yitirdi? Bunu sayın milletvekillerinin kendileri sorgulamalıdır.

TBMM, dünyanın en kalabalık parlamentolarından biri, acaba gerçekten Türkiye için 550 milletvekiline ihtiyaç var mı? 1995 seçimlerinde hiç gereği yokken 100 daha eklediler. İstanbul'un çıkardığı milletvekili sayısı 69'dur. Çevrenize bir sorun, acaba bu kadar milletvekilini kaç kişi tanıyor.

Bu fakir ülkeye TBMM'nin maliyeti çok yüksektir.

Yeni parlamento bana göre şöyle olmalı:

Milletvekili sayısı 300 olmalı. 100 kişilik bir senato grubu oluşturulmalı. Milletvekilleri yüksekokul mezunu ve seçilme yaşı 30 ile 60 arasında olmalı. Tecimsel bir faaliyet içinde bulunmamalı. Dokunulmazlık, sadece kürsü dokunulmazlığıyla sınırlandırılmalı. Aşırı sağlık harcamaları, genel giderler kısıtlanmalı, TBMM'de idari kadro gözden geçirilmeli, gerekirse azaltma yapılmalı, en az personelle bu hizmetler sağlanmalı. Seçmen ve ziyaretçi kısıtlaması getirilmeli. Çalışma saatleri uzatılmalı. Yeni bir seçim sistemi getirilmeli.

İşte bu şartlar konulursa TBMM'nin de, milletvekillerinin de halkın gözünde eski saygısını kazanacağına inanıyorum.

ÊSedat AYDEMİR-İSTANBUL

YALOVA'da bugün saat 11.00'de ceza davalarının süreceğini bildiren Ceylankent Platformu'ndan açıklama: Ceylan İnşaat yetkilileri, kendi yapmış oldukları siteye sahip çıkmıyorlar, siteleri baba Ağa Ceylan'ın yaptığını söylüyorlar. 15 yıl sonra sorumluluğu kabul etmeyeceklerini bilseydik bu evleri zaten almazdık.

GÖRELE'nin düşman işgalinden kurtuluşunun 82. yıldönümü yarın Zeytinburnu Kapalı Spor Salonu'nda; 19.00'da. ( Ahmet Torun 0542-242 56 29)

MALTEPE 'Pet City' için bir çift Bengal kaplanı, Lama, Kangru, mini Pony, Tavuskuşu, sülünlerden oluşan onlarca yavru bugün saat 0.50'de Atatürk Hava Limanı C Terminali'ne geliyor.

GENÇ Sanatçıların oluşturduğu Çekirdek Sanat Topluluğu, 'www.cekirdeksanat.com' adını taşıyan internet adresinde Türkçe ve İngilizce hizmet veren yaklaşık 500 sayfalık bir kültür-sanat sitesi kurdu. 'Kültür var içinde, sanat farklı biçimde' sloganıyla yola çıkan Genç Sanatçılar müziğe, sanata, şiire, resime susamış insanları sitelerine bekliyorlar.

Yazarın Tüm Yazıları