Paylaş
“PEN Türkiye olarak, 19 Mayıs 2020 101 pare top atışıyla, âdet yerini bulsun diye kutlanacağına, keşke 101 pare özgürlükle, demokrasiyle, tam bağımsızlık anlayışıyla, sosyal hukuk devletiyle ve asla vazgeçmeyeceğimiz, varlığımızın en temel güvencesi olan laiklik içinde kutlansaydı diyoruz!”
İKKB koordinatörü Nazan Moroğlu diyor ki: “İçinden geçmekte olduğumuz bu zor günlerde el ele verdiğimizde Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi mirası olarak bıraktığı ‘aklın’ ve ‘bilimin’ yol göstericiliğinde, Cumhuriyetimizin kuruluş değerlerine kararlılıkla sahip çıkacağız.”
ATATÜRK’Ü ANMA GENÇLİK VE SPOR BAYRAMI KUTLU OLSUN
“19 Mayıs 1919, yenilmiş, zedelenmiş, yorgun ve fakir düşmüş bir halkın vatanını sahiplenerek geleceğini yeniden kurmaya giriştiği gündür.”
‘BANDIRMA’ SAMSUN’DA
İBB’nin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı için hazırlatmış olduğu ‘Yüzyılın Rotası’ isimli sanal Bandırma Vapuru, önceki gün İstanbul’dan hareketinden sonra dün Samsun’a vardı. Projede baştan Cide olmasına karşın İnebolu yer almamıştı. Bu durumun köşemizde yer almasından sonra CHP harekete geçti. Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, rotada İnebolu’nun da yer alması için AKP’li İnebolu Belediyesi’nden yeterli bilgi sağlayamayınca kendisi İnebolu’ya giderek video çekimi yaptı ve İnebolu’nun tarihi ve Kurtuluş Savaşı’ndaki önemi projede yer aldı.
Kuleli Lisesi öğrencilerinin 1963 yılında Dolmabahçe statındaki (Vodafone) gösterilerinden bir an. Dursun Gürler
BU HOCANIN TORPİLİ KİMDİR
Kız çocukları için kullandığı skandal ifadelerden sonra Aydın Üniversitesi sahibi Mustafa Aydın tarafından üniversiteden ‘kovulan’ Prof. Muttalip Kutluk Özgüven’in son 8 yılda hiçbir makalesi olmadığı ortaya çıktı. Prof. Dr. Erhan Öztürk Gazete Pencere’ye diyor ki:
“Akademik kariyerine bakıldığında doçent ve profesör olduğu yıllarda Özgüven’in üniversitelerarası kurulun koyduğu şartları da karşılamadığı, buna karşın hızla yükseldiği ortaya çıkıyor. Yani Özgüven, Türkiye’de hiçbir üniversitede doçent bile olmamalı idi.”
Sorarsak, bu kişinin siyasette ve YÖK’te ‘torpili’ kimdir acaba?
BİLİYOR MUSUNUZ?
BÜYÜKŞEHİR belediyesinin İstanbul’da en büyük ‘askıda fatura’ ödemesini Esenyurt’ta yaptığını, bunu Sancaktepe, Bahçelievler, Sultangazi ve Bağcılar’ın izlediğini...
MESAJ PANOSU
AZERBAYCAN TÜRKÇESİ
Azerbaycan Türkçesini neden severiz? Çünkü bizim dilimizin gençliğidir. Herkes gençliğini sever. İlber ORTAYLI
Türk cumhuriyetleri içinde en kolay anlaşabileceğimiz Oğuz soyundan Azerbaycan Türkleridir. Berkay TANRIVER
Bazen insan olmak yeterlidir. Dr. Gürbüz ÇAPAN
Parayı bulabilirsin ama bazı şeyleri bulman mümkün değil. Rıza ÇALIMBAY
BÖYLE SEÇİM OLUR MU? REKTÖR ENFLASYONU
REKTÖRLERİ YÖK öncesi, üniversite kendisi seçiyordu. Sonra, YÖK önerdi, Cumhurbaşkanları atadı. Daha sonra seçimde ilk 6’ya giren adaylar YÖK’e gönderildi o da 3’e indirerek Cumhurbaşkanı’na gönderdi, o da onlardan birincisi atadı.
Şimdi ise hangi üniversitede rektör açığı varsa, adaylar başvuruyor, YÖK ön elemeyi yapıyor, Cumhurbaşkanı direkt atıyor... Dün de şikâyetçi olan çoktu, bugün de. Görünen o ki bu şikâyetler hiç bitmeyecek. Dünyada ise farklı sistemler var ve rektör olma meraklısı da bizdeki kadar çok değil. Hangi üniversitenin rektör ihtiyacı varsa önemli kriterler koyuyorlar, onları yerine getirenler başvuruyor, üniversitenin ya da üniversiteye kaynak sağlayan kurumlar, örneğin vakıflar, hükümet, yerel yönetimler de son kararı veriyor. Oradaki kriterler, örneğin bilimsel üretkenlik, kaynak yaratma, üniversiteyi dünya sıralamasında iyi bir yere getirme, daha önce bu görevi hak edecek ve yapabilecek yetkinliklere sahip olma gibi, üniversiteden üniversiteye değişen kriterler var.
Bizde eksik olan bu! Hiçbir donanımı olmayan isimler, o koltuğa dün de bugün de çok kolay getiriliyor ve çok kolay görevden alınabiliyor!
Örneğin Anadolu Üniversitesi Rektörü’nün istifası! Bakın bu konuda Milliyet’ten Abbas Güçlü ne yazdı:
“‘Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şafak Ertan Çomaklı, 07.05.2020 tarihinde, sağlık sorunları nedeniyle rektörlük görevinden istifa etmiş bulunmaktadır.’ Ne bir geçmiş olsun var, ne de bugüne kadarki hizmetlerine teşekkür ve sonraki hayatına yönelik başarı dilekleri! Bir akademisyen bu kadar kolay profesör ve rektör olmamalı, bu kadar kolay da kapı önüne konulmamalı. Üniversiteler, hele ki Anadolu Üniversitesi, bu kadarını hak etmiyor!”
Paylaş